- A.İ: Türkiye'de kişi diktatörlüğüne, kişiye yönelik bir iktidar mekanizması yok. Kurumsal bir mekanizma var; kişiler geliyor, darbe yapıyor, emekli oluyor. Onlardan bağımsız olarak kurum kendini üreterek sürekli iktidar oluyor.
Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı'dan devraldığı bir gelenek bu. Padişah gelir gider ama padişahtan bağımsız olan saray denilen kurum, Yeniçeri Ocağı'yla kendini üretmeye devam eder. Kurumlaşmış bir devlet geleneğini Osmanlı'dan miras aldık. Kurumların içinde de sürekli olarak üretilen bir ideoloji var. Burada özne kişi değildir, kurumdur. Kişiden bağımsız olduğu için kurum darbeyi yapıyor, ondan sonra 'nerede kalmıştık' diyerek kadim kurumsal dinamiğine geri dönüyor. İktidara el koyunca da ilk söylediği laf: 'Gitmek üzere geldik,' oluyor.
Yayın tarihi: 17 Ağustos 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/17/pz/haber,3309D3E5755240C2AA5C2947C426AAF6.html
Tüm hakları saklıdır.