2008 Pekin Olimpiyatları tüm hızıyla sürüyor. Her ne kadar
Türkiye 'olaya' pek dahil olamasa da dört yılda bir yapılan dünyanın en önemli spor olayını izlemek çok keyifli. Günün konusu madalya sahipleri ve bu kişilerin performansları olsa da, sporcuların kostümleri de pek bir ilgi çekiyor. Belirteyim, benim favorim metalik gri ve beyaz renkli Freddy markalı formaları ile İtalya
Milli Takımı. Ama genel görüş en şık takımın, formaları moda devi Ralph Lauren tarafından hazırlanan Amerika olduğu yönünde. Modaevinin kırmızı, lacivert ve beyaz renklerden oluşan yıldızlı, çizgili formalarının satışından sponsorluk giderini şimdiden çıkardığı, ilgilenenler için yeni bir haber sayılmaz. Fakat Pekin'den moda haberleri bununla bitmiyor. Heyecanla beklediğim, her zaman görsel bir şölene dönüşen yüzme yarışlarındaki mayolar da bu yıl olimpiyatlara damgasını vuruyor.
TEKNOLOJİ BULUNDU Nedeni belli! Teknoloji. Her zaman söylemişimdir teknoloji ve moda yan yana geldiğinde ortaya hiç de estetik olmayan sonuçlar çıkar. Ancak Hüseyin Çağlayan'ın 2008-2009 kış sezonunda onlarca kablo ve led ışıkları ile süslediği koleksiyonunu bu genellememin dışında tutuyorum. Neyse konuyu dağıtmayalım. Olimpiyatların en seksi' spor dallarından olan yüzme de teknolojiden nasibini aldı. Belki görmüşsünüzdür erkekler de kadınlar da artık bacaklarını da kapayan tek parçalık kostümler giyiyor. Speedo tarafından
NASA laboratuvarlarında üretilen 'lazer' adı verilen kıyafetler, denildiğine göre suyun içinde sürtünmeyi azaltarak yüzücüye ciddi hız kazandırıyor. Dünya rekorlarını birbiri ardına kıran Amerikalı sporcu Michael Phelps bu kostümle suya daldığında kendini roket gibi hissettiğini anlatıyor. Halbuki Annie Leibovitz'in Disney karakterlerinden esinlenerek fotoğrafladığı
Vanity Fair çekimlerinde 'roket' Phelps, 'merman' yani deniz adamını canlandırmış ve kadınsı görünmekle eleştirilmişti ya neyse... Birçokları tarafından doping etkisi yaptığı ve rakiplere karşı haksız üstünlük sağladığı iddiasıyla eleştirilen 'lazer'in yüzücüye estetik olarak bir şey katmadığı kesin. Geçmiş yıllarda slip mayo ile yüzen erkeklerin tüm hatlarını kapatan bu kostüm özellikle kadınlarda bir felakete dönüşüyor. Yaptıkları spor nedeniyle kadınsı hatlarını büyük ölçüde kaybeden yüzücülere, erkeksi mayolar da hiç ama hiç yardımcı olmuyor. Sporcuların eskiden giydiği mayolar her ne kadar mayokinili Eda Taşpınar kadar 'seksi' olmasa da belli bir çekiciliği vardı. Şimdi ise suyun içinde yüzenin erkek mi yoksa kadın mı olduğu hiç ama hiç anlaşılmıyor. İnanın suç sporcularda değil. Bu mayoların estetik rezaletine
Playboy güzelleri bile yardımcı olamadı. En seksi sarışınları bu mayolarla görüntüleyen
Playboy kanlı canlı çekim görüntülerini de internet sitesinden yayınladı. Ama ne çare!
Playboy güzelleri bile bilimkurgu filminden çıkmış gibiydi. Bu güzeller bile seksi görünmediğine göre, kimsenin bu kıyafetler içinde herhangi bir çekiciliğe sahip olamadığı kanıtlanmış oldu. Tabii yüzücülerin "Estetik görünmüyoruz iyisi mi biz bikini giyelim," diyecek hali yok. Sadece yeterli bütçe bulamayan ikinci sınıf takımların kullandığı 'eski moda' mayolar, yarışların istenmeyen aksesuarı. Öyle ki sporcular sponsorluk anlaşmalarını iptal edip dünyanın en ince kumaşından üretilen Speedo'larla yüzmeyi bile göze alıyor. Ne de olsa saniyeler hayati önem taşıyor. Durum böyle olunca bu mayoların şıklaşması için son yıllarda Adidas gibi spor firmalarının Stella McCartney gibi ünlü modacılarla yaptığı işbirliği, tek kurtuluş gibi görünüyor. Kim bilir, bir dört yıl daha bekleyip göreceğiz. Bu arada 'robotik' mayolar plajlarımıza inmesin yeter. Olimpiyat yüzme yarışları, perşembe gününe kadar devam ediyor.