Meclis'in geleceği

Meclis'te bu hafta milletvekillerinin sergileyeceği performans, yakın geleceğe ilişkin tespitte bulunmak için önemli ipuçlarının elde edilmesini sağlayacak.
Yani, yakın gelecekte parlamentonun bir erken genel seçime gidip gidemeyeceği; milletvekillerinin partilerinde sağlam durup duramayacaklarına ilişkin öngörüde bulunulmasına katkı yapacak.
Nedenlerini sıralarsak...
İktidar partisi Anayasa Mahkemesi'nde devam eden kapatma davası sonuçlanana kadar Meclis'in açık kalmasını istiyor.
Ortaya çıkacak duruma göre, "ara; bir seçim çevresinin boşaltılmasıyla bölge veya genel seçim" seçeneklerinden birini hemen uygulamaya koymak istiyor.
Milletvekillerini hiç değilse bu ayın sonuna kadar Meclis'te çalıştırmayı hedefliyor.

Muhalefetin kararı
Ancak, geçen hafta yaşananlardan yola çıkılırsa iktidar partisinin milletvekillerini daha uzun vadede Ankara'da tutması zor görülüyor.
Çünkü MHP lideri Devlet Bahçeli geçen hafta partisinin grup toplantısını, "Meclis'in yeni yasama dönemi başlayıncaya kadar" tatil etti.
Anlaşılıyor ki MHP Meclis'te de sadece "nöbetçi" milletvekili tutacak.
Bahçeli'nin de geçen haftaki talebinde olduğu gibi diğer milletvekilleri siyasi çalışmalarda bulunmak üzere bölgelerine gidecek.
CHP ise bu hafta da grup toplantısını gerçekleştirecek.
Gelecek haftadan itibaren nasıl bir tutum göstereceğini gelişmeler belirleyecek olsa da CHP'nin Meclis'te milletvekillerinin tam kadro bulunması için çaba göstermeyeceğini söyleyebiliriz.
Anayasa Mahkemesi'nde kapatma davası süren DTP ise bu hafta sonu Büyük Kongresi olduğu için, doğal olarak Meclis çalışmalarından uzaklaşacak.
Geriye tek başına AK Parti milletvekilleri kalacak.
İktidar bunu, muhalefet engeline ve süresine takılmadan Meclis'te bekleyen yasaları süratle geçirmek için bir fırsat olarak değerlendirmek isteyebilir.
Hatta, geçmişte de dile getirdiği "Muhalefet Meclis'ten kaçıyor" iddiasına tekrar zemin de yaratmak isteyebilir; çıkardığı yasalar için de "Ne yapalım gelip onlar da katkı sağlasaydı" gerekçesine de sığınabilir.
Ancak muhalefetten bir milletvekili dahi bulunmadan çıkan yasalar da iktidar açısından sıkıntı olur.

Şener'in grubu
Meclis'in açık kalması durumunda AK Parti açısından bir diğer sorunun da yeni kurulacak parti olacağı görülüyor.
Çünkü, eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, kurucusu olduğu AK Parti ile en geç gelecek aybaşından itibaren bağını koparacak.
Şener, aslında kendisi ayrılmak istemiyor; kapanma davası sonucuyla birlikte her şeyin kendi mecrasında sonuçlanmasını istiyor.
Bu arada seçime girebilmek için de Meclis'te parti grubu oluşturmak gerektiğinin farkında. Bunun için de önümüzdeki ay sonuna yönelik hazırlığını yürütüyor.
Bir partinin grubunu oluşturup seçime katılabilmesi için, seçim kararı alınmadan önce Meclis'te en az 20 milletvekiline sahip olması gerekiyor.
Şener, partisine eski arkadaşlarından bu sayının üzerinde katılım bekliyor.
Bunun parti içinde yeni bir gerilim yaratacağı da bugünden görülüyor.
Dolayısıyla, Meclis'in açık kalmasının gerilimi artırmasının ötesinde bir sonuç getirmeyeceği görülüyor.