Unutanlar için Nasrettin Hoca'nın klasikleşmiş fıkrasını bir kez daha hatırlatıyorum. Çünkü
Türkiye'nin içinde bulunduğu sosyopolitik ruh halini bu fıkradan daha iyi tarif etmek mümkün değildir.
Nasrettin Hoca cenaze alayının başında ve tabutun yanında yürümekteymiş. Birden tabutun kapağı aralanmış, defnedilecek kişi başını kaldırıp, Hoca'ya yalvarmaya başlamış,
- Hoca ben ölmedim, bir baygınlık geçirdim... Ama beni öldüm sandılar, yıkadılar, duamı ettiler, namazımı kıldılar, şimdi beni diri diri gömecekler. Durudur şu cemaati, beni kurtar! Nasrettin Hoca şöyle bir etrafa bakmış. Sonra tabuttan başını kaldırıp, kendisine yalvaran adama dönmüş,
- Kardeşim, bu kadar kalabalık cemaate benim laf anlatmam mümkün değil, sana Allah rahmet eylesin, demiş.
Siyasal kamplaşmanın taraflarının öfkelerinin boyu akıllarının boyundan uzun olduğu böyle dönemlerde, ne yazarsanız yazın, taraflar algılamak istedikleri anlamları çıkartırlar sizin yazdıklarınızdan.
Çıkış mı, suçlu arayışı mı? Böyle dönemlerde demokrasi de, hukuk da, uzlaşma da, akılcı ve faydacı çözüm önerileri de, karşılık bulmaz. Kimse
"Bunalımdan nasıl çıkabiliriz" sorusuna cevap aramaz. Herkes kendince bir
"Suçlu" arar.
Bu gerçeğin ışığında bugün ben, 79 yaşındaki bir Katolik rahip olan Pat Connor'un International Herald Tribune'de yayınlanan
"İdeal koca nasıl seçilmeli" içerikli öğütlerini siz sayın okurlarıma aktarmayı düşündüm. Pat Connor Hindistan dahil çeşitli ülkelerde görev yapıp, evlenenler ve boşanmaya çalışanlarla konuşarak edindiği bilgileri, 40 yıldır konferanslarda topluma sunuyormuş.
Öğütlerinden bazıları özetle şöyle:
- Aşık olmadan önce kime aşık olduğunuzu bilin. Aşk başarısız evliliği kurtarmaz. - Dostu, arkadaşı olmayan bir adamla sakın evlenmeyin.Demir demire, arkadaş arkadaşa şekil verir. Arkadaşı olmayan insanlar, evliliğin gerektirdiği yakın birlikteliği de taşıyamazlar.
- Ana kuzularından sakının. Örneğin balayında nereye gideceğinizi size değil annelerine soranlarla sakın evlenmeyin. - Hayatını sizin yönlendirmenizi bekleyen ama sizin hayatınıza yön vermeyi hiç düşünmeyen erkekler iyi koca olamaz.
- Olaylara gülerek bakmayı bilen, mizah duygusu olan erkeklerle evlenin. - Çoğu evliliği şiddet değil sessizlik bitirir. Güçlü, sessiz erkek caziptir ama yıkıcıdır da.
- Kötü alışkanlıkları olan erkekleri evliliğin değiştireceğini sakın beklemeyin. İnsanlar bekarken neyseler, evlendikleri zaman da aynıdırlar. - Evlenmeyi düşündüğünüz erkeğin ailesinin yapısını, geleneklerini, inançlarını, önyargılarını duygularınızdan arınıp inceleyin. Ailenin geçmişinde boşanmaların olup olmadığını öğrenin. Müstakbel kocanızın derin inançları ve amaçları sizinkilerle uyumlu mu, sorusuna cevap arayın.
İdeali arayış Pat Connor'un listesi böyle ve ayrıntılı uyarılarla sürüp gidiyor.
Aslında bu tür listeleri seçim günü sandık başına gittiğinizde
"Nasıl ideal bir iktidar seçebilirim" diye, siyasete de uyarlamak herhalde mümkündür.
- Hem demokrasiye, hem insan haklarına, hem inançlara, hem de laikliğe saygılı olsun. - Kavga değil çözüm üretsin. Hiçbir kesime önyargılarla ve nefretle yaklaşmasın.
- İş yapsın, icraatı olsun. Demokrasinin hizmet yarışı olduğunu kanıtlasın. - Seçildiği zaman sade kendisine oy verenlerin değil tüm toplumun iktidarı olacağını bilsin.
- Dar kadroculuk, partizanlık yapmasın. İktidarı kendi yandaşlarına pastadan pay dağıtımı gibi görmesin. Evet... Bunun gibi
"İdeal yargıç" arayışına da liste yapabilirsiniz.
- Sade bağımsız değil, tarafsız da olsun. Konuştuğu zaman herkes
"İşte adalet budur" desin. İyi bir doktora güvenildiği gibi, hukuk ve adalet konusunda da ona güvenilsin. v.b.
Yayın tarihi: 8 Temmuz 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/08//barlas.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.