PKK'ya karşı psikolojik savaşta büyük üstünlük sağladık. Uluslararası camiadan göstermelik açıklamalar dışında, çatlak ses çıkmıyor. PKK, terörist temininde güçlük çekiyor. Çok sayıda örgüt elemanı da silâh bırakmak istiyor. İşte bu noktada, siyasi tedbirlerin alınması çok önemli. Bu bağlamda, Tayyip Erdoğan'ın TRT'nin bir kanalının ağırlıklı olarak Kürtçe yayın yapacağını açıklamasını olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz. Irak Devlet Başkanı Celâl Talabani'nin Abdullah Gül tarafından davet edilmesi de, Türkiye'nin
"hamaset edebiyatı"nı bırakmasının bir işareti.
Talabani ve Barzani'yi dışlayarak, Kuzey Irak'ı bir tehdit unsuru gibi görerek, sürekli Sevr korkusunu yaşayarak bir yere varamayız. Evet Barzani bizim içimizi karıştırmaya çalışıyor ve Türkiye'ye de pek dostane davranmıyor. Ama ABD ve Talabani sayesinde,
"kabul edilebilir" çizgiye çekilmesi pekâlâ mümkün. Ayrıca, Demokratik Toplum Partisi'ni kapatmayı aklımızın ucundan bile geçirmemiz lazım. PKK'ya vurulan askeri darbe, siyasetin ilişkileri normalleştirmesiyle birlikte daha kalıcı bir hale gelecektir.
Yayın tarihi: 23 Şubat 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/23//haber,94D464278BBA416E80CFAFC948393457.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.