Yüksek Mahkeme'nin önünde dört yol var

CHP'nin, Cumhurbaşkanlığı oylamasının iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı başvuru dosyası, "hastalık veya başka bir mazeret nedeniyle üyelerden biri veya birkaçının heyete katılamayacak olması" ihtimali üzerine yedek üyelerinin evlerine de gönderildi. Üyelerden çoğunluğu dün dosyayı evlerinde incelerken, çalışmaların bölünmemesi için telefonlarının fişlerini çektiler. Anayasa Mahkemesi'nin önünde şu seçenekler bulunuyor.

* 2 MAYIS ÖNCESİ İPTAL, SEÇİM DEMEK: Anayasa Mahkemesi'nin, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 2. turun yapılacağı 2 Mayıs'tan önce, 1'inci tur oylamayı iptal etmesi veya yürütmeyi durdurma kararı vermesi halinde seçim kaçınılmaz hale gelecek. Çünkü Anayasa'da, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, görev başındaki cumhurbaşkanının görev süresinin dolmasından 30 gün önce veya ölüm gibi nedenlerle boşalmasından 10 gün sonra seçime başlanacağı belirtiliyor. Yine Anayasa'da, Cumhurbaşkanı seçilemediği halde milletvekilliği seçimine gidileceği kaydediliyor.

* SONRASINDAKİ İPTAL, KÖŞK'E GÖLGE: Bir başka seçenek de süreci uzatması. Son tur oylamanın yapılacağı 15 Mayıs'tan sonra verilecek bir iptal kararı, belirsizlik oluşturacak. Çünkü Cumhurbaşkanı bu tarihte seçilmiş olacak. Anayasa Mahkemesi iptal kararı verir ve bu karar 15 Mayıs'tan sonra çıkarsa Gül, "Mahkeme kararına rağmen Cumhurbaşkanı" sıfatını taşıyacak.

* EN SORUNSUZ KARAR, 2 MAYIS ÖNCESİ RET: Mahkeme'nin en somut sonuç doğuracak kararı, 2 Mayıs'tan önce çıkacak ret kararı. Yüksek Mahkeme, başvuruyu 2 Mayıs'tan önce reddederse 2'nci tur oylamada 367 çoğunluğun aranmasına da gerek kalmayacak.

* BİR İHTİMAL DAHA VAR: Yüksek Mahkeme'nin önünde, hukuki sonucu ret kararı ile aynı olan ancak siyaseten Gül'ü rahatlatacak olan bir yöntem daha bulunuyor: Anayasa Mahkemesi, "bu başvuruyu bakmaya yetkili değilim" derse seçimler sorunsuz yapılacak.