Hayrunnisa Gül siyasetçi eşleri arasında en çok sempati duyduğum isim. Bugün size ona dair birçok özel detay sayabilirim. Kıyafetlerini çizmekten hoşlandığını, kocasını Çocuklar Duymasın'daki Haluk tiplemesine benzettiğini, korumalı dolaşmaktan bıkıp ara sıra kayıplara karıştığını ve ne kadar iyi bir anne olduğunu...
En önemli özelliği ise taviz vermediği duruşudur. Diğer lider eşlerinin tersine lafı evirip çevirmeden, düşündüğünü dümdüz söyleyen bir isimdir. Türbanına gelince...
Gül'
e olan sevgim bir yana, çoğu modern kadın gibi ben de, özellikle yurtdışına verdiğimiz imaj açısından başı kapalı eş görüntüsünden rahatsızlık duyuyorum. İstiyorum ki benim de bakış açımı, görünüşümü temsil eden birileri de yukarılarda bir yerlerde olsun. Türk kadını denince akla türban gelmesin! Hayrunnisa Gül ile eşi başbakan olduğunda, Aralık 2002'de uzun bir röportaj yapmıştım. Bazı sorularıma verdiği cevapların, onu anlamak ve nasıl davranacağını görmek adına, bugün hâlâ ilginizi çekeceğini düşünüyorum.
- Türban konusunda ne düşünüyorsunuz? - Türban bir simge, bir sembol değildir. Kafamın içi önemli, dışı değil. Bir kere başörtüsü takmak kolay değildir. Hiç kimse sembol olsun diye inanmadan yazın o sıcakta başını örtmez. Ben başımı kendi irademle örttüm. Kızım bizden gizli örttü. Biz eğitimini sürdürsün diye başı açık kalsın istiyorduk. O da yanımızda başını açıp dışarıda örtüyormuş. Başı bağlı bir anne olarak kızıma sansür uyguladım yani. Çok üzüldüm. Şimdi okulda peruk takıyor. Türbanın modernleşme olduğunu düşünüyorum. Anadolu'daki aileler türbandan önce kızlarını okula bile göndermiyordu.
- Eşinizin gezilerine katılacak mısınız? - Toplumda bence kopukluk yok, eşim bakanken her yere gittim, yine gideceğim. Medya hafızasını kaybetti herhalde. İlk defa politika yapmıyoruz ki!
- Politikada başarının yolu nedir? - Sen iyi ol, mükemmel ol, herkes sana oy versin. Oy istemene gerek kalmasın. İtiraf edeyim ilk günlerde zor geliyordu. Ülke açısından siyasette olmak önemli. Ama belirli bir noktada bırakmak gerektiğini düşünüyorum. Eşim siyaseti tadında bırakacaktır.
- Eşiniz Başbakan olunca ne hissettiniz? - Ateşten bir gömlek diye düşündüm.
- Emine Erdoğan Başbakan eşi olacaktı, önce siz oldunuz, garip bir durum. - Abdullah Bey Başbakan olduktan sonra, Emine Hanım'ı ilk gördüğümde "Hiç içime sinmiyor" dedim. O da bana "O nasıl söz, böyle şey söyleme biz inanan insanlarız" dedi.
Yayın tarihi: 27 Nisan 2007, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/27//pamir.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.