kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 26 Nisan 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
YILMAZ ÖZDİL

Gelen ağam giden paşam

"Erdoğan aday olacak..."
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
"Erdoğan aday olmayacak..."
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
"Galiba Nimet Çubukçu..."
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
"İbre, Vecdi Gönül'e dönüyor..."
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
"Abdullah Gül aday oldu..."
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
Başbakan, çıkıp dese ki, "cumhurbaşkanı mumhurbaşkanı yok kardeşim, Çankaya'yı lağvettik..."
Eminim şu başlığı atarlar:
Borsa moral buldu.
Piyasa rahatladı.
Allah sizi inandırsın...
Başbakan henüz kürsüdeyken, "adayım Abdull" der demez... Bizim Ankara Bürosu, Abdullah Gül'ün sevdiği yemeklerin listesini bile geçmişti İstanbul'a... Jet hızıyla.
Kuru fasulye.
Pilav.
Mantı.
Bir yeşil salata yaparmış...
Parmaklarınızı yermişsiniz...
O derece.
Kimi, ne alakası varsa, Beşiktaş'ın ilk 11'ini bir nefeste sayabildiğini anlatıyor... Kimi, burcunun özelliklerinin altını çiziyor... Sezgili, tutkulu, kararlıymış akrepler... Uğurlu rengi kırmızı, uğurlu kokusu misk... Peki ya ünlü akrepler? Alain Delon, Alfred Nobel, Nadia Comaneci, Maradona, Abdullah Gül.
"Gül döktüm yollarına" diyen de var... "Güllerin içinden bir Gül'ü seçti" diyen de...
"Çankaya'da Gül'eceğiz..."
"Çankaya'nın Gül'ü..."
"Milletin yüzü Gül'dü..."
"Göbek adı Cumhur."
"Duygu seli..."
"Ağlamak istiyorum..."

Ne ararsan var.
Romantizm fırtınası bir nevi.
Şöyle demiş bir yazar mesela...
"Anadolu'nun bağrından çıkan, mütevazı bir aileye mensup evladımız, cumhurbaşkanı oluyorsa, bundan gurur duymalıyız."
Sezer, Saksonyalı çünkü.
Babası da Dük'tü.
Ama en güzeli şu...
"George Clooney'e benziyor."
Yani arkadaşlar, gözünüzü seveyim, yalakalığın da bir sınırı var yahu... George Clooney'e benzemiyor ki birader.
Brad Pitt deseniz, hadi neyse.
Uzun lafın kısası...
Ne Gül'dür sorun, ne başkası.
Türkiye'de anormal işler oluyorsa, hadiseler normal mecrasında akmıyorsa, basit itirazlar nefretlere dönüşüyorsa, millet kamplara bölünüyorsa, hoşgörünün yerini tahammülsüzlük alıyorsa, bilin ki... Bunun en büyük sebeplerinden biri, bu şakşakçılık, bu yağcılıktır.
Özde değil, sözde gazeteciliktir.