|
|
'Moda kâfiri' İstanbul'da
Sıradışı tasarımcı Otto Von Busch, hazırladığı koleksiyonlar için modellik yaparken, dikkati modele çekmek için yüzünü örtüyor.
Haute couture kâfiri
İTÜ'de konuk öğretim görevlisi olarak ders veren sıradışı tasarımcı Otto Von Busch, eylülde İstanbul'da bir sergi açacak. Kendisini 'haute couture kâfiri' olarak gören Busch'un işi; giysileri, 'geri dönüşüm' yöntemiyle baştan yaratmak.
Bir modacı "Moda kâfiriyim," diye bağırınca ister istemez dikkati çekiyor. Otto Von Busch, İsveçli bir moda tasarımcısı ve İstanbul Teknik Üniversitesi'nde zaman zaman konuk öğretim görevlisi olarak tasarım dersleri veriyor. Ama o, bildiğimiz modacılardan çok farklı. Chanel, Lagerfeld, Fendi gibi isimler onun lugatında yer almıyor. Modayı, din ve bilgisayar korsanlığıyla birleştirerek, var olanları bozmayı ve geri dönüşüm yöntemiyle baştan yaratmayı seviyor. Şu sıralar 4 Eylül-10 Ekim tarihleri arasında Taksim Garanti Galerisi'nde gerçekleştireceği çok ilginç bir sergi için çalışıyor. Serginin adı 'Hackers and Haute Couture Heretics', yani 'Korsanlar ve Haute Couture Kâfirleri'. Sergide, dünyanın farklı yerlerindeki moda kâfirlerini buluşturmayı planlayan Otto Von Busch ile, aykırı ama ekolojik moda anlayışını konuştuk.
- Serginizden biraz bahsedebilir misiniz? Ne demek 'moda kâfiri'? - Bu sergide bilgisayar korsanlarını, dini ve modayı bir araya getireceğim. Moda kafiri, aslında sisteme karşı gelenleri anlatmak için kullandığımız bir terim. Günümüzde moda, tıpkı bir ibadet haline geldi. İnsanlar Lagerfeld'i, Chanel'i bir dini simge gibi takip ediyor. Onların ayakkabılarına, kıyafetlerine adeta tapıyorlar. İşte biz 'moda kâfirleri' de tıpkı Papa'ya karşı gelenler gibi onlara karşı geliyoruz. Sevmediğimiz kıyafetleri, çantaları değiştiriyoruz.
- Tüm bunların bilgisayar korsanlığı ile ne ilgisi var? - Bir bilgisayar korsanı gibi, var olan sistemi parçalıyoruz. Diyelim ki Vatikan Hıristiyan dünyası için neyse, Paris de moda dünyası için o. Papa da mesela Lagerfeld. İşte biz de modanın kâfirleriyiz, modanın liderlerini takip etmiyoruz. Örneğin, Linux'u kuranlar, bilgisayarı sevmeyenler değil ama Windows kullanmaya karşı olanlardı. İşte biz de onlar gibiyiz. Chanel sevmiyor değiliz ama giymiyoruz.
- Kimler olacak sergide? - Tıpkı benim gibi moda kâfirleri olacak. Çok farklı ülkelerden gelenler var. Mesela San Francisco'dan Giana Gonzales diye bir tasarımcı gelecek. Gonzales, çok yaratıcı biri. Elinizdeki eski bir çanta, nasıl bu sezonun Fendi ya da Chanel çantası haline dönüşür, onu göreceksiniz.
- Eski çantamızdan imitasyon Chanel mi yaratacağız? - Tam olarak kopya ve imitasyon sayılmaz. Sizin çantanız Chanel olsaydı nasıl görünürdü, işte Gonzales onu gösteriyor.
- Siz israfa da "Hayır," diyorsunuz.. - Bakın bugün tasarım okullarında, öğrencilere sürekli olarak bir şey üretmeleri öğretiliyor. Halbuki bunun yerine, zaten olan bir şeyi tekrar kullanmak öğretilmeli. Çünkü bu, ekonomik olmadığı gibi, ekolojik de değil.
Burcu ALDİNÇ
|