30 yıl önce neredeydiniz?
Bahçe-Şehir Uğur Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Enver Yücel 'ses eşiği' farklı bir girişimcidir... Türkiye'de işe dershaneden başlayıp, üniversiteye uzanmakla yetinmeyip, ABD'de öğrencileri Amerikan üniversitelerine hazırlayacak kurslar düzenlemesi, orada da durmayıp Çin'e sıçraması onun hiçbir sınırda duraklamayan girişimciliğinin ilginç parçalarıdır. Siyasal milliyetçiliği kendine bayrak yapan bir siyasetçiye de, Çin Komünist Partisi Heyeti'ne de onun yanında rastlamak mümkündür... Geçen gün de beni, bu kez "hidrojen" için düzenlediği bir toplantıya davet etti.
*** Türkiye günü yaşar, dünü ve yarını düşünmez... Şayet düşünse, insan ömrünü aşan uzun vadeli planları olan ciddi bir toplum ve devlet olurduk... Gelişmeler bizi yormaz, aksine biz yarına yönelik birikimli bir hazırlık içinde beklerdik... Bugün kanlı bir vahşetin dehşet verici görüntüsü içindeki Ortadoğu bir yandan yarını doğurmaya çalışıyor, bir yandan da mevcut petrol üzerinden birbirinin gırtlağını sıkıyor... Petrol, doğalgaz gibi, kömür gibi fosil yakıtlardan biri... Sanayi Çağı odun ile başlamış, kömüre geçmiş, sonra petrol sıraya girmiş... Ama petrol de ilelebet kalıcı değil... Üstelik, bu fosil yakıtlar iklimi değiştiriyor, ozon tabakasını deliyor, asit yağmurlarına neden oluyor, hava kirliliğini kadere dönüştürüyor, oksijeni azaltıyor...
*** Enver Yücel, hidrojen konusunda dünya otoritelerinden sayılan Dünya Hidrojen Enerjisi Derneği Başkanı Nejat Veziroğlu'nu da davet etmiş. Amacı, birincisi 1992 yılında Brezilya'da Rio kentinde yapılan Dünya Çevre Konferansı'nın ikincisini, yeryüzünün hidrojen enerjisine geçişini sağlamak üzere 2008 yılında İstanbul'da toplamak. Bunun için hükümetin kararlılığı ve 20 milyon Avro gerekiyormuş...
*** 30-40 yıl içinde tükenmesi beklenen petrol rezervlerinin yerini muhtemelen hidrojen alacak... Hidrojen, başta ABD olmak üzere birçok devletin gelecekle ilgili planlarının içinde yer alıyor. Hidrojen, iklimi negatif etkilemeyecek, hava temiz olacak, asit yağmuru duracak, ozon tabakası delinmeyecek, petrol gibi ülkelerin birbirlerinin kanlı kavgalarına yol açmayacak... Ancak petrol tekelleri, hem rantlarının sürmesini hem de petrol bittiğinde hidrojene geçen ilk öncüler olmayı istiyorlar. Türkiye çok farkında değil ama hidrojene geçiş için dünyada çok ciddi bir ön hazırlık var... Eğer 2008 yılında Dünya Çevre İkinci Konferansı'nı İstanbul'da toplayarak, hidrojenin dünya yol haritasını çizecek bir toplantı yaparsak, bu gelişme daha da hızlanacak... Prof. Dr. Nejat Veziroğlu, UNIDO Başkanı Kandeh Yumkella'nın da bu girişime sıcak baktığını söylemekte...
*** Birincil ihtiyaçlarını henüz karşılamamış, yarınını çıkartıp çıkartmayacağına kuşkulu bakan, kaderci bir gelenekselliğe hapsolanlar için hidrojen enerjisine geçmek de, 30 yıllık bir sürenin şimdiden hazırlığına başlamak da ultra modern bir non figüratif resimden farksız... Bunun bilincindeyim... Zaten bugün Ortadoğu'da inisiyatif alamıyorsak, bunun da sebebi, böyle bir öngörülü hazırlıktan yoksun oluşumuz... Ama gene de Nejat Veziroğlu gibi dünyaca ünlü bir uzmana sahip olmamız, bu konuda bizi avantajlı kılıyor... Hidrojen için şimdiden kolları sıvayabiliriz... Yarının çok uzakta olduğunu düşünenler, kendinize bir sorun, 30 yıl önce neredeydiniz? 30 yıl nasıl da gelip geçiverdi. Önümüzdeki zaman da öyle geçecek. Dün enerji kaynağı odundu, bugün petrol... Çok yakında hidrojen olacak... Dünya bunu duyuyor, biz de sağır kalmayabiliriz... Üstelik kulağımızın dibinde bağıran biri var.
|