|
|
Şakalaştığım insanlar bir anda yok oldu
- Eşiniz atlatabildi mi travmayı? - Tabii erkek yapısı, daha gerçekçi. - Olanları hatırlıyor ve tolere etti. Ben demek ki bu konuda çok zayıfmışım. Ama ikimiz de çok acılı, yoğun bir süreçten geçtik. Ölü derilerimiz yüzüldü, deri nakli yapıldı bize. Üç ameliyat geçirdik, onlar bir şey değil ama bu deri yüzme olayı çok korkunçtu. Hastaneden çıktıktan sonra bir yazar arkadaşım halimi görünce "Tek çaren var, okuma yazmayı öğreneceksin ve tekrar yazacaksın, seni yazmak kurtarır" dedi. Gerçekten beni yazmak kurtardı.
- Geçmişe dönüp baktığınızda sizi en çok acıtan ne oluyor? - En vahimi ne biliyor musunuz; tamam insanlar yanıyor, ölüyor ama düşünün bir, iki saat önce birlikte olduğunuz, şakalaştığınız insanlar birden bire grup halinde yok oluyor. Bir fotoğraf hatırlıyorum mesela; masanın başında ben, Asım Bezirci ve üç genç kız oturuyoruz. O fotoğraftan yaşayan bir ben kalmışım. Bu çok ağır geliyor insana. Asım Abi gitmiş, gencecik kızlar gitmiş. İnsan yaşadığından utanıyor. Hayatımın eksenine lanet olsun ki oturdu bu olay. Ben gülmeyi, eğlenmeyi çok seven bir insanım ama eskisi gibi olmuyor hiçbir zaman. Yüreğimin bir tarafı hep yıkık.
- Sivas'ta yaşadıklarınız Hollandalı bir yönetmen tarafından belgesel olarak çekiliyor, değil mi? - İnsan yanı başındakini görmezmiş. Birçok insan bizim bu süreçte neler yaşadığımızı hiç düşünmedi. Ama Hollanda'dan birisi "Ölenler öldü ama kurtulanlar ne yapıyor?" diye merak etmiş ve kalktı geldi. Olayı yaşayanları buldular ve ağırlıklı olarak eşim ve benim üzerimde durdular. Çekimleri kasım ayında, benim imza günümle tamamlayacaklar. Belgesel üç Avrupa ülkesinde gösterilecek, Türkiye'de de galası yapılacakmış.
|