|
|
|
|
Kadınlar zirveye bayrak açacak
Burçak Özoğlu ve Eylem Elif Koç Türkiye'nin 8 bin metrenin üzerine tırmanan ilk kadın dağcıları olacak.
Tür dağcılığının yüksek irtifa macerası 1980 yılında Abdülmecit Doğru'nun 7134 metrelik Lenin dağına yaptığı tırmanışla başladı. O günden beri Türk dağcılar dünyanın en zorlu zirvelerine başarılı tırmanışlar gerçekleştiriyor. Bu başarılara bir yenisini katmak için yedi kişiden oluşan Ankaralı bir dağcı ekibi, Himalayalar'ın 8 bin 35 metre yüksekliğindeki dünyanın en yüksek 13. dağı Gasherbrum II'ye tırmanmaya çalışacak. Haziran sonunda gerçekleşecek tırmanış öncesi takım üyeleri Serhan Poçan, Bora Maviş, Tunç Fındık, Serkan Girgin, Soner Büyükatalay, Burçak Özoğlu ve Elif Eylem Koç hazırlıklarını sürdürüyor. Ekip 20 Haziran'da Pakistan'ın başkenti İslamabad'da hareket edecek ve iki ay sürecek zorlu tırmanış başlamış olacak. Tırmanışın en önemli özelliği, Türkiye'nin ünlü kadın dağcıları Burçak Özoğlu ve Eylem Elif Koç'un 8 bin metreye çıkacak ilk kadın Türk dağcı ünvanını alacak olmaları. Ayrıca Burçak Özoğlu ve Eylem Elif Koç'un dağcı eşleri Serhan Poçan ve Bora Maviş'te birlikte bu zorlu tırmanışta yer alacaklar. Gasherbrum II tırmanışı, ayrıca bireysel yapılmayan ilk takım tırmanışı olarak Türkiye dağcılık tarihine geçecek.
KADINLAR BAŞARILI Burçak Özoğlu dağcılığa başladığı 1989 yılından beri kendine zorlu tırmanışları hedef seçiyor. ODTÜ'de 4 yıllık bir dağcılık eğitimi alan Özoğlu, eğitimi sırasında Türkiye'de teknik zorluk içerin dağlara başarılı tırmanışlar yaptı. 1996 yılında Dağcılık Federasyonu faaliyetleri kapsamında 1996 Avrupa'nın en yüksek dağı Elbrus'a tırmandı. Aynı yıl Tien Shan dağlarının ünlü dağı 7010 metrelik Khan Tengri dağına başarıyla tırmanarak en yükseğe çıkan kadın dağcı ünvanını aldı. Bu tırmanışıyla Milli Olimpiyat komitesi ödülünün sahibi oldu. Sonraki yıl İran'ın en yüksek dağı Demavend Dağı'na bir çıkış gerçekleştiren Özoğlu, yüksek irtifaya kadın dağcıların daha yatkın olduklarını savunuyor. "Yüksek irtifa tek düze bir iş. Bunun için bu tek düzeliğe uyabilecek bir sabır gerekiyor. Kadınlarda da aynı işi uzun süre yapabilme yetisi var. Kadınların erkeklere göre daha sabırlı olması bizleri sonuca ulaştıracak büyük bir silah." Takım tırmanışını bireysel tırmanışa tercih ettiğini söyleyen Özoğlu, takımla tırmanmanın kendisine güven ve sorumluluk verdiğini belirtiyor. "Bireysel tırmanışta insan sadece kendi hırsı ve performansından sorumlu. Takım tırmanışında hem kendinden hem de takım arkadaşının başarısından sorumlu. Bu da işi kat be kat zorlaştırıyor." Son zamanlarda yaptığı tırmanışlarla adından bahsettiren Eylem Elif Koç, çevre mühendisi ve ekibin diğer kadın üyesi. Himalayalar'ın uzun yıllardır hayalini süslediğini söyleyen Koç, fiziksel ve psikolojik açıdan kendini dağa hazırlamaya çalıştığını belirtiyor, "Hazırlıkları iki aşamada gerçekleştirdim. Fiziksel hazırlığımı sıkı bir antrenman programı uygulayarak geliştirdim. Ama asıl zor olan psikolojik hazırlık süreci. Himalayalar teknik ve psikolojik açılardan çok zorlu dağlar. Orada iki ay geçirmek için her şeye hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bunun için bol bol kitap okuyorum. Özellikle Polonyalı kadın dağcıların tırmanış hikayeleri bana çok şey öğretiyor."
İLK TAKIM TIRMANIŞI Gasherbrum II tırmanışının lideri Serhan Poçan, iki yıl önce Kırgızistan'ın Ala Archa Dağları'nda hayatını kaybeden Uğur Uluocak'ın bu tırmanış tarzının temellerini attığını belirtiyor, "Takım tırmanışının bireysel tırmanışlara göre çok zorluklar içerdiğini, Uğur'la birlikte K2 tırmanışında öğrendik. Bireysel tırmanışlarda bir birim enerji harcanıyorsa, takım tırmanışında 10 birim enerji harcanıyor. Takım tırmanışının artısı ise bir şeyi bir arada başarmanın mutluluğunu yaşamak. Geçinemediğimiz, kavga ettiğimiz zamanlar oluyor. Ancak tırmanış sırasında açtığınız izden yürüyen birinin olması ya da ayağınız takılınca sizi dengeleyecek birinin olduğunu bilmek, insana güven veriyor".
BAŞARI HERKESİN Poçan, Türkiye'de bugüne kadar bireysel başarılara dayalı dağcılık şeklinin yaygın olduğunu, kendilerinin Gasherbrum tırmanışıyla takım tırmanışı modeline örnek olmak istediklerini söylüyor. Ayrıca ekibin her üyesinin belli bir performans düzeyini yakalamak zorunda olduğunu da sözlerine ekliyor: "Bireysel dağcılık Türkiye'nin tek bildiği dağcılık şekli. Uzun zaman Avrupa da dağcılığı bu şekliyle biliyordu. Ama Rus ve Japonların uyguladığı dağcılık modeli de var. Bu modele göre takım tırmanır ve takım üyelerinden bazılarının devam edemeyeceği yerde, ekipten seçilenler zirveyi dener ve sonuçtaki başarı da başarısızlık da ekibin tamamına aittir. Ekip sadece birbirinin eksiğini tamamlamak üzerine kurulmadı. Herkes performansını maksimum düzeyde tutmak zorunda."
Cenk Ertekin - HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|