|
|
|
|
|
|
Çoğul gebelikler anne adayı ve bebekler açısından risk taşıyor
Amerika, Almanya, Avusturya'nın yanı sıra İngiltere ve Kuzey İskandinav ülkelerinde tüp bebek tedavilerinde üçten fazla embriyo transferi yasaklanmış durumda. Uzmanlar, ülkemizde böyle bir yasal düzenleme olmamasının anne ve bebeklerin sağlığını tehdit eden uygulamalara yol açtığını söylüyor
Ege Üniversitesi Tüp Bebek Merkezi, Aile Planlaması İnfertilite Araştırma Uygulama Merkezi Başkanı, Ege Üniversitesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Tavmergen, çoğul gebeliklerle ilgili sorularımızı yanıtladı...
* Neden tüp bebek tedavisinden sonra ikiz, üçüz bebeklere daha sık rastlıyoruz? Çünkü tüp bebek uygulamalarında birden fazla yumurta elde etmek için gerçekleştirilen yumurtlatma tedavileri sonucunda genellikle bol miktarda yumurta hücresi elde ediliyor. Bunların gerek tüp bebek yöntemiyle, gerekse mikroenjeksiyon yöntemiyle döllenmesi sonucu birçok embriyo laboratuvar şartlarında elde ediliyor. Genellikle gebelik elde etmek üzere en az üç adet embriyo yerleştirildiği için üçüz olma riski ortaya çıkıyor. Bu yöntemle üçüz, ikiz bazen de tek gebelik elde ediliyor. Prensip olarak birden fazla embriyo elde edildiği için çoğul gebelik riski doğal gebeliklere göre yüzde 40 oranında çoğalıyor. Tüp bebek uygulaması sonucu gebe kalan her yüz çiftten 40'ının birden fazla çocukları oluyor. Bu oranın mümkün olduğu kadar yüzde 15'lerde tutulması gerekiyor. Ve yine mümkün olduğunca ikizden fazla olmamasını istiyoruz.
SINIRLAMA GETİRİLMELİ
* Çoğul gebelik sorunu Türkiye'de daha mı çok yaşanıyor? Türkiye ya da ülkemizdeki gibi anne rahmine embriyo nakletmede yasal olarak belli bir kısıtlama olmayan ülkelerde çoğul gebelikler daha sık yaşanıyor. Anne rahmine nakledilecek embriyo sayısına Türkiye'de bir yasal engel getirilmediği için çoğul gebelik oranı artıyor. Bazı ülkeler ise, yaşa göre embriyo transferine kısıtlamalar getiriyor.
* Hangi ülkelerde kısıtlamalar var? Amerika, İngiltere, Almanya, Avusturya ve Kuzey İskandinav ülkelerinde ama özellikle Avrupa ülkelerinde bu konuda çok ciddi kısıtlamalar var. Genellikle üçten fazla embriyo transferini tek seferde yasaklıyorlar.
* Türkiye'de bir kısıtlama olmadığı için mi tüp bebek başarı oranları Avrupa'dan fazla? Fazla embriyo nakletmek, global anlamda gebe kalma oranını bir miktar artırıyor ama sonuca baktığınız zaman önemli olan canlı bir çocuğu kucağa alma oranıdır. Bu çoğul gebeliklerin, gerek gebelik döneminde gerek doğum sürecinde gerekse de doğum sonrasında çocukların sağlıklı yaşamı anlamında bazı tehlikeleri var.
* Sizce doktorlar çoğul gebeliğin yaratacağı sorunları hastalarına açık açık anlatıyor mu? Ben anlatıldığını düşünüyorum. Ancak, hastaların çoğu uzun seneler çocuk sahibi olma arzusundaki çiftler olduğu için onlar 'beşiz de olsa biz bakarız' gibi bir düşünce içinde oluyor. 'Büyürken fedakarlık yaparız' diye düşünüyorlar ama mühim olan sağlıklı bir çocuk elde edip onu yetiştirmektir. Çoğul gebelikte bu, çok basit değildir. Üçüz ve üstündeki gebeliklerin sağlıklı olmadığını anlamak istemiyorlar. Belki biz hekimlerin bunu daha fazla vurgulaması gerekli.
* Çoğul gebelik riski nedir? Çoğul gebelikler anne açısından mı bebek açısından mı daha riskli? İkiz gebelikte bile, erken doğum riski yaklaşık tekil gebeliğe nazaran beş - altı kere artmış durumdadır. Çok erken doğum gerçekleşirse, özellikle 32. haftadan erken olacak doğumlarda bu çocukların genelde kiloları düşük olduğundan sıklıkla iç organ gelişimleri de yeterince olmamıştır. Bu çocukların hayatlarının ilk birkaç haftasında yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde çok ciddi tedavi görmeleri gerekiyor. Dolaşımsal bazı problemler olabilir, çocuk yeteri kadar beslenmeyebilir. Bu da çocuğun iç organ gelişimine olumsuz yansıyacağı gibi, beyin dolaşımını da olumsuz yönde etkileyebilir. Gözlerde sorun olabilir, doğar doğmaz kontrol edilmesi gerekir. İskelet kas sisteminde sorun olabilir. Narin bir çocukluk geçirebilir...
* Anne açısından riskleri nelerdir? Yüksek tansiyon, gebelikte şeker hastalığının ortaya çıkması, kanama ve de doğum sonrası rahmin kasılamaması, buna bağlı olarak aşırı kan kaybetme, hatta rahmi kaybetmeye kadar gidebilecek problemler yaşayabilir.
* Doğal doğum teknikleriyle bir kadın en fazla kaç çocuğa sahip olabilir? Tüp bebekte bu sayı kaça kadar çıkar? 88 doğumdan biri ikiz olabilir. Üçüz olma ihtimali 88'in karesi kadardır, yani 7 bin 744 doğumdan biri üçüz olur, 681 bin doğumdan birinde de dördüz olma ihtimali vardır. Tüp bebek uygulamalarında bu rakamlar yüzdeler seviyesindedir. Yüzde beş - altı gibi üçüz olma ihtimali vardır. Yüzde 20-25 gibi ikiz olma ihtimali vardır. Çoğul gebelik ihtimali, tüp bebek tedavilerinde normal şartlara göre çok çok artmış durumda.
EN FAZLA 6 KEZ DENENMELİ
* Tüp bebek tedavisi sonucu çoğul gebelik oluştuğunda, fazla olan bebek sayısını tekiz veya ikize indirgemek annenin sağlığını tehlikeye atıyor mu? Kadınların bu duruma yaklaşımı nasıl oluyor, bu kararı nasıl veriyorlar? Fötal redüksiyon (anne karnındaki bebek sayısının azaltılması) kararını aileye bırakıyoruz. Ama bunun niye yapılması gerektiğini ve risklerini kendisine açıklıyoruz. Bu işlem genellikle gebeliğin 10.-12. haftalarında yapılıyor. Ultrason rehberliğinde, genellikle karından yapılıyor. Bu uygulamanın aile için psikolojik bir sıkıntısı var. Ama "Bunu yapmazsak geri kalan çocukların yaşam şansı da olmayacak" düşüncesiyle, onları kurtarmak için böyle bir girişimi kabul ediyorlar.
* Sizce Türkiye'de, anne rahmine yerleştirilecek embriyo konusunda kısıtlama getirilmeli mi? Mutlaka bütün uygulamalarda bazı kurallar getirilmeli. Yasak olmasa bile, meslektaşlar arasında uyulması gereken kurallar konulmalı. Genellikle üçten fazla embriyo yerleştirilmemeli. Çift 30 yaş civarında ise, embriyo kaliteleri de çok çok iyiyse, çoğul gebelik arzuları yoksa, ikiden fazla embriyo yerleştirilmemesi gerekir. Embriyo sayısında azalmaya gitmek, gebe kalma şansını yüzde 5 kadar etkiliyor.
* Ailelere kaç tüp bebek denemesi öneriyorsunuz? Başarısızlığın nedeni bulunabiliyorsa, düzeltilebilecek bir durumsa, en az dört en fazla altı tüp bebek denemesi öneriyoruz. Dört-beş uygulamadan sonra ise, gebe kalma oranı artmıyor, azalmaya başlıyor. Kadının bu aşamadan sonra tedaviye devam etmesinin büyük bir anlamı yoktur.
|
|
|
|
|
|
|
|
|