|
|
Solunum egzersizi yapan hastanın yüksek tansiyonu 8 haftada düşüyor
Özel bir cihaz eşliğinde yapılan egzersiz, sekiz hafta içinde büyük tansiyonda 14mmHg, küçük tansiyonda ise 9mmHg düşme sağlıyor. ABD, İtalya ve İsrail'de kullanımı hızla yaygınlaşan bu cihaz, evde ve işyerinde rahatlıkla kullanılabiliyor. Araştırmalar ise, küçük tansiyonda 5-6 mmHg'lık düşme sağlanmasının, inme olasılığını yüzde 42, koroner kalp hastalığı görülme riskini de yüzde 20-25 oranında azalttığını ortaya koydu
etropolitan Florence Nightingale İç Hastalıkları Bölümü doktorlarından Yrd. Doç. Dr. Elif Akün, hipertansiyon teşhis ve tedavisindeki son gelişmeleri anlattı...
* Tansiyonun tanımını yapar mısınız, büyük ve küçük tansiyon nedir? Tansiyon kalbin vücuda kanı dağıtmak için kullandığı güçtür. Bu gücün ölçüm birimi mmHg'dır. Sol kalbin, kanı vücuda atarken kullandığı güce 'birinci' veya 'büyük tansiyon' denir. Kalbin kan akımı bittikten sonra damarlarda oluşan durgun basınca da 'ikinci' veya 'küçük tansiyon' denir. Kan basıncının normalden yüksek olması ise, 'hipertansiyon' olarak adlandırılıyor. Normal kan basıncı artık 120/80'in altı olarak kabul edilmektedir. 140/90'ın üstü 'hipertansiyon', aradaki değerler 'yükseknormal' olarak tanımlanır ve izlenmesi, bazı durumlarda da tedavisi gereken değerlerdir.
* Tansiyon görülme sıklığı yaşla birlikte artar mı? Tansiyonun yaşla birlikte görülme sıklığı artar. Hipertansiyon çoğu kez oynak (labil hipertansiyon) olarak başlar. Hastanın tansiyonu ara ara yükselir, takip eden dönemde de yerleşir. Başlangıç aşamasında tanının konulması, önlemlerin alınması ve gerekiyorsa ilaç tedavisi uygulanması, hastanın kalp damar sağlığını korumada çok önemlidir. Kalp damar hastalıklarının, felce bağlı hastalıkların ve ölümlerin azalmasında kilit nokta, toplumun bu konuda bilinçlendirilmesinde yatar.
* Hipertansiyon tanısı nasıl konur? Hemen her yaşta, herkes kendini normal hissettiği zamanlarda bile fırsat buldukça tansiyonunu ölçtürdüğünde kendi normal kan basıncını öğrenme şansına sahip olur. Bu da, herhangi bir şikâyet karşısında hissettiği anormalliğin tansiyon değişikliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunda yol gösterir.
* Hipertansiyon tanısını nasıl koyuyorsunuz? Ense kökenli dolgunluk şeklindeki baş ağrısı, kulaklarda dolgunluk hissi, uğultu, bulantı, burun kanaması şikâyetleri ile bakılan tansiyon ölçümlerinde yükseklik tespit edildiğinde, kişi doktora başvurur. Bu tür hastalar azınlıktadır, çünkü yüksek tansiyon çoğu zaman belirti vermez. Bu nedenle, özellikle ailesinde hipertansiyon hikâyesi olanların, 40 yaşın üstündekilerin, şişmanların, özellikle 'abdominal obezite' dediğimiz karında belirgin yağlanması olanların, şeker hastalarının, kronik bronşit hastalarının, uyku apne sendromu olanların sık tansiyon kontrolü yaptırmaları önerilir. Bu kontrollerde kan basıncının 120/80 altında olması optimaldir. 130/85'in altı normaldir, 130-139/85-89 yüksek normal gruba girer. Bu ve bunun üstünde kan basıncı saptananlar, doktora başvurmalıdır. Hipertansif hastada ilk bulgu, efor testinde tansiyon yanıtının yüksekliğidir. Efor testi, hem hipertansiyon varlığını araştırmak hem de diğer risk faktörleri varsa, koroner kalp hastalığının araştırılması amacıyla yapılır. Ekokardiyografi dediğimiz cihaz ise, kalbin ultrason yöntemiyle incelenmesi sonucu, kalp kasını göstererek, kalbin yüksek basınca karşı çalışıp çalışmadığı, dolayısıyla hipertansiyonun mevcut olup olmadığı hakkında bilgi verir. Göz dibi incelemesi, göz damarlarında hipertansiyona ait belirti olup olmadığı konusunda bilgi verir. Bunlardan daha değerlisi, 24 hatta 48 saate kadar hastanın üstünde kalabilen, kişinin 15 dakika aralarla tansiyon ölçümünü yaparak, günlük yaşamı içinde tansiyonunu belirlememizi sağlayan 'tansiyon holteri'dir.
* Her vakada tansiyon holteri kullanmak gerekli mi? Özellikle tansiyonu yüksek normal grupta olan herkese holter cihazı takmayı öneriyoruz. Holter ile kişinin uyanık olduğunda 140/90'ın üstündeki değerlerinin, uykuda 120/85'in üstündeki değerlerinin oranı tespit ediliyor. Bu oranın yüzde 30'un üstünde olduğu vakalar anormal kabul ediliyor. Holterle ilaç seçimi daha başarılı oluyor.
* Hipertansiyona sebep olan hastalıklar neler? Böbrek hastalıkları; nefritler, polikistik böbrek, böbrek yetmezliği, böbrek atar damarında tıkanıklık, hormon ve metabolizma hastalıkları; şeker hastalığı, tiroit hastalığı, böbreküstü bezi hastalığı, kalp hastalıkları; kalp kapak hastalıkları, romatizmal ağrı kesiciler, kortizon, soğuk algınlığı, grip ilaçları, hormon ilaçları, östrojen, antidepresanlar ve iştah kesiciler hipertansiyona sebep olabilir.
* Hipertansiyon nasıl tedavi edilir? Tedavide amaç, hedef organ hasarını yani, kalp-damar, beyin ve böbrek hastalıklarına bağlı ölüm ve hastalıkları engellemektir. Küçük tansiyondaki 5-6 mmHg'lık düşme sağlanmasının, inme olasılığını yüzde 42 oranında azalttığı, koroner kalp hastalığı görülme olasılığını yüzde 20-25 azalttığı, geniş bir araştırmayla ortaya konuldu. Bu yüzden toplumumuzun gerek hipertansiyon, gerekse yüksek kolesterol için daha duyarlı olması gerektiğini önemle vurgulamak isterim. Tedavide temel prensipler; diyetle kişinin ideal vücut ağırlığına getirilmesi, haftada üç gün 45 dakikalık aerobik egzersizler, tuz kısıtlaması, diyetteki potasyum, kalsiyum ve magnezyum düzeylerinin yüksek tutulması, stresten uzaklaşma ve ilaç tedavileridir. Son yıllarda tek ilaçla tedavi yerine, değişik mekanizmalarla etkili olan ilaçların düşük dozda birlikte kullanımı daha ön plana çıkmıştır.
|