|
|
Türkiye'de 150 bin çiftin tüp bebek tedavisine ihtiyacı var
Türkiye'de yaklaşık 1.5 milyon çiftin kısırlık problemi yaşadığı ve yaklaşık olarak bu çiftlerin 150 bin kadarının tüp bebek tedavisine ihtiyaç duyduğu düşünülüyor. Tüp bebekteki başarıyı artırmak ve tedavi maliyetlerini düşürmek için artık 'çiftlere özel tedavi' uygulanıyor. Uzmanlar, tedavinin yüzde kaç başarı sağlayacağının daha ilk görüşmede yapılan tetkiklerle açıklanabileceğini söylüyor
Bebek sahibi olmak isteyen çiftler için tüp bebek konusunda dünyadaki son teknikleri araştırdık. Yalnızca Türkiye'nin değil, dünyanın tüp bebek uzmanları anne baba olmanın yollarını gösterdi. Ne zaman tüp bebek yapmaya karar vermeli? Tüp bebek merkezini seçerken nelere dikkat etmeli? Tüp bebekte anomali riski var mı? Kanserli kadın çocuk doğurabilir mi? Menopozdan sonra çocuk sahibi olunabilir mi? Geç yaştaki anneliğin sırlarını tüp bebek konusunda otorite sayılan uzmanlar açıkladı... Erkek kısırlığı nesilden nesile geçiyor mu? Hiç spermi bulunmayan bir erkeğin baba olması mümkün mü? Tüp bebek kısırlığa tamamen çözüm getirir mi? Bu soruların yanıtlarını merak ediyorsanız, yazı dizimizi kaçırmayın.
Hacettepe Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Timur Gürgan, tüp bebekteki son gelişmeleri anlattı...
* Sizce tüp bebek yöntemindeki en büyük bilimsel yenilik nedir? Embriyo laboratuvarlarında artık kök hücrelerin üretilmesine başlandı. Bu hücre gruplarının, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılması olasılığı doğdu. Özellikle genetik hastalıklara son verebilecek 'gen transfer teknikleri' mümkün oldu. 2004 yılında Koreli Woo Suk Hwang ve grubu tarafından Science Dergisi'nde yayınlanan ilk veriler, insanların farklılığa uğramış cilt ve meme hücresi gibi hücrelerinden, bir cins kopyalama tekniği ile embriyo üretilebileceğini gösterdi. Yeni bir insan oluşturabilecek embriyo, tıp dünyasını şaşırtmıştı. 19 Mayıs 2005 tarihinde ise, yine aynı grup Science Dergisi'nde dünyaya yaptığı açıklama ile bu araştırmayı daha da ileriye götürdüğünü duyurdu. Kadın ve erkeklerin cilt hücrelerinden alınan hücre çekirdeğinin, çekirdeği çıkartılmış başka bir yumurta hücresine konulmasıyla, insanın hücrelerinin kopyalanabileceği gösterildi.
* Kadınlar erkeğe hiç ihtiyaç olmadan çocuk sahibi olabilecekler mi? Kadınlar da erkekler de birbirlerine ihtiyaç duymadan, kendi kendilerini tek bir hücrelerinden kopyalatma şansına sahip olabilecek. Erkeklerin kendilerini kopyalatmak için taşıyıcı bir yumurtaya ve taşıyıcı bir anneye ihtiyaçları var. Ancak, kadınlar kendi kopyalarını kendileri taşıyabilecek. İnsan kopyalanması şimdilik laboratuvarda mümkün gibi görünüyor. Ama bilim dünyası bunu kabul etmiyor.
* İnsan kopyalanmayacağına göre, bu çalışma ne işe yaracak? Bu çalışmayı yapan grubun da belirttiği üzere, bu bilimsel veriler insan kopyalama için kullanılmamalı. Dolly cinsi koyunlar başta olmak üzere, hayvan çalışmaları gösterdi ki; bu tip bir kopyalama insanlar için çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Çeşitli anomaliler, hayati önemdeki hastalıklar ve kanserin yanı sıra, erken ölümler, genetik problemler gibi sıkıntılara yol açabilir.
* Hücre kopyalamayı bilim dünyası hangi amaçla kullanabilir? Bu çalışmaların amacı çok sayıda kök hücre elde etmeye yöneliktir. Böylece, başta sinir hücreleri, göz hücreleri, pankreas hücreleri, beyin, kemik, kas, mide ve akciğer sistemini ilgilendiren hücreler elde edilebilecek ve tedavide insanların kullanılması sağlanacak. İnsan kopyalamak yerine, laboratuvarda insanların gerekli olan hücre ve oradan da organlarının geliştirilmesi sağlanacak ve bu hücreler hastalıkların tedavisi için kullanılabilecek.
* Bütün bu çalışmaların ardından, sizce artık 'kısırlık tarihe karıştı' diyebilir miyiz ? Türkiye'de yaklaşık olarak 1.5 milyon çiftin kısırlık problemi yaşadığı ve yaklaşık olarak bu çiftlerin 150 bin kadarının tüp bebek tedavisine ihtiyaç duyabileceği hesaplanmaktadır. Tüp bebek tedavisine ihtiyaç duymadan, iyi bir değerlendirme sonucu çeşitli tedaviler sayesinde kısırlık sorunu yaşayan çiftlerin oldukça büyük bölümü gebe kalabiliyor. Ancak burada belirleyici faktörler vardır. Kadının yaşı çok önemlidir. Kadınların mümkün olduğunca yaşlarının ilerlemeden uygun tedaviyi seçmelerini öneriyoruz. Yaş 40'a yaklaştıkça, tüp bebek tedavisi de olsa başarı oranı düşüyor. Kısırlık süresi uzadıkça gebelik oranı düşer. Ayrıca, kişiye özel kısırlık problemlerinin ve tedavi sonuçlarının da iyi değerlendirilmesi gerekir.
KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ
* En yeni tüp bebek tedavisi nedir? Hâlâ tıp dünyasının çözmeye çalıştığı iki önemli sorun var. Birincisi, tedavi oranlarının en iyi şartlarda bile yüzde 50-60'ların üzerine çıkamaması. Yani, her tüp bebek tedavisinin gebelikle sonuçlanmaması. Bunun için çalışmalar değişik açılardan devam ediyor. Tıp dünyası bizim de uzun süredir uyguladığımız yeni bir kavrama doğru gidiyor. Artık konfeksiyon usulü tedaviden daha çok, çiftlere özel tedavi uygulama yolu seçiliyor. Çiftlerin ilaçlara cevaplarını, onlar için hangi ilaçların kullanılacağını, yumurtaların hangi sıvılar içinde geliştirilmesinin daha iyi sonuç vereceğini ilk tetkiklerle anlayabiliyoruz. Tüp bebek merkezleri artık çiftlere tedavinin yüzde kaç başarı sağlayacağını daha ilk görüşmede yapılan tetkiklerle söyleyebilir. Deneme yanılma yöntemi yerine, değerlendirmenin iyi yapılması gerekir. Tüp bebek merkezlerinin yüzdeleri yanıltıcı olabilir. Bir çiftin tedavi sonucu gebe kalma oranı ancak embriyo transferi sonrasında doktor tarafından söylenebilir.
* Hangi çiftler tüp bebek yöntemlerine rağmen çocuk sahibi olamıyor? 'Çocuk sahibi olma şansları çok düşük olanlar var' diyelim. Genetik olarak spermleri gelişmemiş olanlar çocuk sahibi olamıyor. Yani, yumurtayı dölleyebilecek kadar spermi olmayan erkekler, çocuk sahibi olamıyor. Kök hücreden henüz sperm üretilemiyor. Bu, erkek kısırlığının yüzde beş ile 10'unu kapsıyor. Testislerde gelişmiş tek bir sperm bile bulunsa, bu sayede erkekler baba olabiliyor. Yumurta rezervi çok azalmış kadınlar da anne olmanın peşinde koşmasın. Çünkü bunlar maalesef çok zor bir grup, gebelik oranları yüzde beşin altında. Doktorun, bunların hepsini kişiye özel tetkiklerle anlayıp, aile ile paylaşması gerekir. Aksi taktirde, tüp bebek tedavileri ekonomik ve psikolojik olarak çiftlerin yıpranmasına neden olur. Tıbbın görevi, çiftlere nerede 'dur' diyeceğini bilmektir.
|