|
|
|
|
|
Atlar devlet için koşuyor
|
|
Türkiye Jokey Kulübü (TJK) yüzde 60'a varan devlet kesintileri yüzünden kapanmanın eşiğine geldi. Kulüp Başkanı Umur Tamer, yasadışı bahislerin kulübün cirosunu erittiğini iddia ediyor ve ekliyor; "Acil önlem alınmazsa gelecek sene kapıya kilit vurmak zorunda kalacağız ve bu işten ekmek yiyen 200 bin kişi aç kalacak."
Atlar devlet için koşmaktan yoruldu
Vergiler, fonlar ve paylarla yüzde 60'a varan devlet kesintileri yüzünden TJK kapanma noktasına geldi. TJK Başkanı Umur Tamer 'Mevcut şartlar değişmezse gelecek yıl 200 bin kişi aç kalacak' diyor.
Yarım asırdan beri at yarışları düzenleyen Türkiye Jokey Kulübü (TJK), kapanma noktasına geldi. Nedeni devletin yüzde 60'ı bulan kesintileri. Kesintiler bu biçimde giderse yılda 1.3 katrilyon lira ciro ve 200 bin kişinin geçimini sağlayan TJK kapısına kilit vuracak. TJK Başkanı Umur Tamer, "Devlet aldığı payları düşürmezse 2006 başında TJK'yı kapatmak zorunda kalacağız" diyor. Çocuk Esirgeme Kurumu'na yüzde 1 pay vermek istemediği için şimşekleri üzerine çeken TJK Başkanı Umur Tamer, "Ben burada 200 bin kişinin aç kalmaması için mücadele ediyorum" diyor. TJK Başkanı Umur Tamer, at yarışlarının sorunlarını, çözüm bulunmazsa nelere yol açacağını en ince detaylarıyla anlattı.
* TJK niye kapanma noktasına geldi, sorunlarınız neler? 30 bin ailede yaklaşık 200 bin kişi bu sektörden geçimini sağlar. TJK, 7 hipodroma bakıyor, 2 bin çalışanı var. Bizim bütün sorunumuz yüksek kesintilerden kaynaklanıyor. Kesintiler yüzünden yüzde 60'ı devlete verir hale geldik. 1.3 katrilyon yıllık ciromuz var. Bu kesintilerden sonra kulüp olarak yüzde 15 müessese hissesi alıyoruz. Bunun içinden 50 trilyon Belediye Eğlence Vergisi olarak kesiliyor. Sonunda bir yol ayrımına geldik. Eğer bu kesintiler belli oranlara çekilmezse 2006 başında kapıya kilidi vururuz.
* Her yıl zararda mısınız? Bu sene 5 bin yarış atı start alacak ve atçının bu yıl zararı 122 trilyon civarında hesap ediyoruz. 2004 yılı faaliyet zararımız 54 trilyon lira. 2005 yılında 60 trilyon civarında zarar öngördük. 2003'te 41, 2004'te 54, bu yıl da 60 trilyon zararla kapatacağız.
* Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) ile sorununuz ne? 2001 yılında bir kanun çıktı. Kanunla kurulmuş şans oyunu oynatan kuruluşların hasılatların yüzde 1 verilecek diye. Biz özel kanunla kurulmuş bir müessese değiliz. Bizden kesintilerinin dışında bir de hiç kanuni dayanağı olmadan Kurumlar Vergisi alınıyor, mevduatlarımızdan da stopaj veriyoruz. Maliye Bakanlığı'na sorduk. 'Siz kanunla kurulmuş şans oyunları değilsiniz, siz kurumlar vergisine tabisiniz, mevduat faizlerinden stopaj vereceksiniz' dedi. Bunun üzerine SHÇEK'e pay vermemek için itirazda bulunduk. Bütün hukukçular bunun Anayasa'ya aykırı olduğu görüşünde birleşti. Ben bunu bir sektörü kurtarmak için, 200 bin kişiyi kurtarmak için yapıyorum. Tabii ki SHÇEK'teki 15 bin çocuk benim evladım, tabi ki seve seve yardım ederim, ama beni de biraz düşünün, lüzumsuz yerlere fon aktarmayın. Oradaki 15 bin çocuğa bu yüzde 1'ler onlar, üçler giderken burada 200 bin kişi işsiz kalacak. Yargı süreci tamamlandı. Faizleriyle birlikte yaklaşık 10 trilyon lira ödeyeceğiz.
* Peki şimdi ne yapacaksınız? Sorunlarımızı herkese anlatmaya çalışıyoruz. Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'e konuyu anlattık. Şu anda bir kanun tasarısı hazırlanıyor, önümüzdeki günlerde meclise gelecek. Yasalaşırsa yüzde 60'lardan yüzde 45'lere inecek. Bu bizi bir nebze kurtaracak. Dünyada kesintiler çok düşük. Yüzde 25-30'u geçmiyor. Ekim sonuna kadar bu kanunu meclise götürmemiz gerekiyor. Yoksa önümüzdeki yıla kalır ve biz de 'Buyurun anahtarı, biz kulübü kapatıyoruz, atlarımızı çiftliğe götüreceğiz, orada seveceğiz' diyeceğiz. Çok açık ve net söylüyorum; ben bu sıkıntılarımı çözmek için Papa'ya kadar giderim. Türkiye'de güçlü insanları yanınıza almazsanız, başaramıyorsunuz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|