'Parayı nakit ödeyeceğiz tek şartımız çağrı olmasın'
Dün İstanbul'a özel uçağıyla gelen TeliaSonera'nın CEO'su Anders Igel, Turkcell hisseleri için nakit 3.1 milyar dolar vermeye hazır olduklarını söyledi.
Turkcell'in çoğunluk hisselerini satın almak için Çukurova Grubu ile anlaşma imzalayan TeliaSonera CEO'su Anders Igel, satış bedeli olan 3.1 milyar doları nakit olarak ödeyeceklerini belirtti. Igel kendileri için en önemli koşulun Sermaye Piyasası Kurulu'nın (SPK) çağrı yükümlülüğünden muaf tutulmak olduğunu kaydetti. "Turkcell'den daha fazla hisse almak istemiyoruz" diyen Igel şöyle devam etti:
ÇAĞRI MUAFİYETİ İSTİYORUZ "Anlaşmanın resmi bir onay sürecinden geçmesi ve bu onayların alınması gerekiyor. Ama bizim açımızdan en önemli koşul aslında SPK'nın bizi çağrıda bulunma konusundaki yükümlülükten muaf tutması. Turkcell ile yerel bir şirket olarak ortaklığımızı sürdürmek istiyoruz. Borsa'da kote durumunu sürdürmesini istiyoruz.''
HÜKÜMET İLE GÖRÜŞTÜK TeliaSonera CEO'su "Bazı hükümet organlarıyla ve hükümetten yetkili kişilerle görüştük. En azından bu işlemin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği konusunda onlardan bilgi aldık" diyerek görüşmelerine açıklık getirdi. Igel, satış işlemi gerçekleştiği takdirde paranın kamu kurumlarına ödenip ödenmeyeceği konusunda muhatabın Çukurova Grubu olduğunu
belirtti.
YÖNETİM DEĞİŞMEYECEK Igel, "Yönetimde herhangi bir değişiklik yapmayı düşünmüyoruz. Bu girişimle birlikte rekabet Türkiye'de daha da artacak. Türkiye'nin büyüme potansiyeli var, telekom piyasasında önemli fırsatlar var" diye konuştu.
UYGUN FIRSAT BEKLEDİK Anders Igel, daha önce, Turkcell'in çoğunluk hisselerini alma yönünde açıklamalarının bulunduğunun anımsatılması üzerine, şunları söyledi: "Çukurova Grubu ile görüşmelerimizi sürekli devam ettiriyorduk ama bunun için uygun ortamın ve fırsatların oluşmasını bekliyorduk. Daha sonra ise hisselerimizi artırmak için bir fırsat doğdu ve bu fırsatı değerlendirdik. Bizim açımızdan da olumlu gelişme oldu.''
TÜRKİYE FIRSATLAR ÜLKESİ Igel, Türkiye'nin, ekonominin modernizasyonunda hem mali hem siyasi istikrar açısından çok doğru bir yolda olduğunu kaydederek şöyle devam etti: "Olumlu gelişmelerin devam edeceğini ve Türkiye'nin hem ülke olarak hem yeni iş geliştirmek isteyen şirketler için çok cazip ülke haline geleceğini düşünüyorum. Aynı zamanda yatırımlar için de çok büyük fırsat ülkesi.''
