İnsanlık Suçu
Legion D'honneur nişanı bile Maurice Papon'u, insanlığa karşı suç işlediği iddiasıyla yargılanmaktan koruyamadı.
94 yaşındaki Maurice Papon'un Le Point Dergisi'nde yayınlanan fotoğrafında, üzerinde Legion D'honneur nişanı görünüyordu. Bu nişanı takması artık yasak olduğu için 2500 euro para cezasına mahkum edildi. Nasıl mı? Devletler, işledikleri suçu gün gelip itiraf ettiklerinde de hapis yatmazlar. Sayfayı çevirmek icap ettiğinde, hapis yatırılacak biri daima bulunur, onu dünyanın en ağır suçuyla itham edip, mahkum ederken kendisi temizlenir! Maurice Papon, radikal-sosyalist görüşten noter bir babanın çocuğuydu. III. Cumhuriyet'te doğdu. Hukuk ve ekonomi eğitimi aldı, ama edebiyata da tutkulu bir gençti. O da babası gibi radikal-sosyalistti, partinin gençler için çıkardığı Jakobin adlı gazetenin yazı işlerinde çalışıyordu. Bir süre sonra Dışişleri Bakanlığı müsteşarlığına baba dostu biri atanınca, o da onun kabinesinde çalışmaya başladı. Aynı dönemde Almanya'da nazizm yükselişe geçmişti. Derken Fransa işgal edildi, Papon gelişmelere çabuk uyum sağladı, Vichy hükümetinde önce İçişleri Bakanlığı'nda çalıştı sonra Bordeaux valiliği genel sekreteri oldu. Böyle bir hükümette görev almakta tereddüt etmek şöyle dursun, Yahudiler toplama kamplarına gönderilirken, o da bin altı yüz kişilik bir konvoy için emir verdi. Rüzgarın tersine esmeye başladığını hissettiğinde, bir direnişçiyi evinde saklamaya başladı. Nitekim Roger Samuel Balch, Papon'un kendisini birkaç defa evinde sakladığına şahitlik edecekti yıllar sonra. Almanlar Fransa'yı terk ettikten sonra o da Korsika Valisi oldu. 1948'de Fransa'nın en büyük nişanıyla, Legion D'honneur ile ödüllendirildi. De Gaulle'un Fransası'nda dördüncü cumhuriyet yıkılıp, beşincisi kurulmadan iki ay önce Paris Emniyet Müdürü oldu. Cezayir Savaşı sırasında "Bir kurşuna karşı 10 kurşun atılacak'' diye özetlediği formülünü de aştı, Paris'te Cezayir Savaşı'na karşı sadece gösteri yapan ve aralarında Cezayirliler'in de bulunduğu yüzden fazla kişinin taranması için polise emir verdi. 1968'de milletvekili seçildi, Pompidou döneminde, Saint Amond Montrand'da belediye başkanı ve De Gaulle'cu partinin hazinesinden sorumlu kişiydi. Valery Giscard döneminde o da Giscard'ciydi, 1978'de Raymon Barre döneminde artık bakandı. Maurice Papon ve Fransa açısından da 1981'e kadar olaylar hiç sıkıntı teşkil etmeyecek şekilde gelişti. O yıl cumhurbaşkanlığı seçimlerinin iki turu arasında ülkenin en büyük hiciv gazetesi Canard Enchaine, Papon'un geçmişini ortaya döktü. Aralık 1981'de Gerard Boulanger'nin Papon hakkında "İnsanlığa karşı suç işlediği'' iddiasıyla yaptığı suç duyurusunu yenileri izledi. 1998'de 6 ay süren mahkemenin sonunda Papon bu suça ortaklıktan mahkum olup 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Aynı dönemde Cumhurbaşkanı Chirac da ülkesinin 2. Dünya Savaşı'nda, Yahudi soykırımındaki mesuliyeti için özür diledi. Papon mahkum olduğunda 88 yaşında ve hastaydı. Yaşı ve sağlığı sebebiyle bir süre sonra serbest bırakıldı. Vichy hükümetinin sembolü niteliğindeki bu memurunun, memuriyetinin devamında sakınca görmediği gibi onu ödüllendirmekte, daha yüksek makamlara taşımakta da sakınca görmeyen Fransız devleti, gün geldi, resmi otoriteye itaat eden Papon'u, insanlığa karşı suç işlemekten yargıladı. Devlet, mahkumunun 40 yıllık kariyerini paylaşmakta hiç sakınca görmemişti, şimdi ona kendini hatırlatan minnacık bir rozeti dahi görmeye tahammül edemiyor. Papon'un avukatı ise "Bu nişanı ona De Gaulle verdi, o da mezara kadar taşıyacak" diyor! Maurice Papon, Fransa hükümetindeyken farklı portreler çizdi.
Belkıs Kılıçkaya
|