Başbakan Erdoğan, Devlet Bakanı Ali Babacan ve Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti'nin de katıldığı Merkez Bankası'ndaki toplantıda, banknot ve madeni Yeni Türk Liralarının (YTL), fiziki görünüm ve güvenlik özellikleri tanıtıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Yeni Türk Lirası (YTL) ile hepimizin güçlü bir Türkiye, güçlü bir ekonomi özlemi sona ermiştir'' dedi.
Başbakan Erdoğan konuşmasına, tanıtımı yapılan YTL bonknotları ve yeni kuruşların, ülkeye ve Türk milletine hayırlı olmasını dileyerek başladı. Gerek halkın gerekse medyanın, uzunca bir süredir yeni banknotlarla ve yeni kuruşlarla tanışmayı sabırsızlıkla beklediğini kaydeden Erdoğan, ''Bugün burada Türkiye'nin adeta büyük bir rüyası gerçekleşiyor. Bugün Türkiye'deki istikrar ve güven ortamı en açık biçimde tescillenmiş oluyor'' dedi.
Başbakan Erdoğan, kısa zaman önce yola çıkarken, Türkiye'ye güven ve istikrar ile kalkınma ve adalet vaadini yaptıklarını hatırlatırken, ''Ekonomiden uluslararası ilişkilere kadar her alanda ülkemize güç kazandıracağımıza, itibar kazandıracağımıza dair söz vermiştik. İşte bu hedef için harcadığımız emeklerin ve alınterinin semeresi ortaya çıktı'' diye konuştu.
Bugün Türkiye'nin 30 yıllık özleminin sona erdiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''YTL nihayet şekil olarak, bugün halkımızla buluşmuş oluyor. Aslında bugün YTL ile ülkemizin on yıllardır süre gelen düşük enflasyon özlemide sona eriyor. YTL ile paramızın yeniden itibar kazanma özlemi sona ermiştir. YTL ile halkımızın istikrar ve güven özlemi de sona ermiştir. YTL ile hepimizin güçlü bir Türkiye, güçlü bir ekonomi özlemide sona ermiştir. YTL'na geçiş, asla şekilsel bir operasyon değildir. Eğer öyle olsaydı bugüne kadar gelmiş geçmiş iktidarlar mürekkebi alır, kağıdı alır, matbaa makinelerini darphanenin baskı makinelerini çalıştırır, sıfırı atılmış paraları basıp, tedavüle sürerdi.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son iki yıl içinde ekonomide önemli iyileşmeler sağlandığını ifade ederken, ''Türkiye'nin, rotasını şaşırmış gemi gibi avare dolaşması, artık asla söz konusu olmayacak'' dedi. Toplantıda yaptığı konuşmada, ekonomide yaşanan olumlu gelişmelerin, çok çetin ve zorlu bir sürecin ardından sağlandığını söyledi. ''Nedir bu çetin ve zorlu süreç? Türkiye'de ne değişmiştir? Türkiye hangi safhalardan geçmiştir? Ekonomimiz hangi noktadan hangi noktaya gelmiştir de güvenle gururla içimize sinerek paramızdan 6 sıfır atılmasına karar verilmiştir?'' diyen Erdoğan, bunun için Türkiye'de öncelikle güven ve istikrar ortamının tesis edildiğini ve bugün Türkiye'de, güçlü, projeleri olan, samimi, ufuk ve vizyon bir iktidarın iş başında olduğunu söyledi.
Artık ekonominin tüm aktörlerinin ayaklarının yere sağlam bastığını, kararlarını çok daha cesur aldığını ve bunları da güvenli uygulayabildiğini belirten Erdoğan, vatandaşların ''acaba yarın bir siyasi kriz olur mu? Acaba yarın ekonominin dengeleri değişir mi?'', işveren ve sanayicilerin de ''döviz alıp başını gider mi, faizler fırlar mı?'' gibi kaygılarının sona erdiğini vurguladı.
ENFLASYONDA 2005 HEDEFİ Konuşmasına, ''Türkiye'nin, rotasını şaşırmış gemi gibi avare dolaşması, artık asla söz konusu olmayacaktır'' sözleriyle devam eden Başbakan Erdoğan, bu durumun, azimli ve kararlı bir yönetim anlayışıyla tarihe gömüldüğüne inandığını kaydetti. İstikrar ve güvenin sağlanmasıyla, makro ekonomik dengelerin hızla düzeltildiğini ve ekonomide tertemiz bir sayfanın açıldığını vurgulayan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: ''Bunun en önemli göstergesi de, yüksek ve belirsiz enflasyonun kalıcı olarak düşürülmüş olmasıdır. 2001 yılı sonu itibariyle yıllık TÜFE yüzde 68.5 iken, 2003 yılında bu oran yüzde 18.4'e düşürülmüş, 2004 yılı sonu itibariyle de şu andaki tahminlere baktığımızda artık tek haneli rakam konuşulur duruma gelmiştir. Yılsonu için hedefimiz aslında yılbaşında 12 olarak belirlenmişti. Bu oranı tutturabileceğimiz, artık çok daha net olarak görülmektedir. Bunun yeterli olmadığını, enflasyonun hala yüksek olduğunun farkındayız. Enflasyonla mücadelemiz sabırla ve kararlılıkla devam edecek, 2005 yılında yüzde 8, sonraki yıllarda da daha düşük oranlara mutlaka ulaşılacaktır.''
Türkiye ekonomisinin makro ekonomik göstergelerinde elde edilen tarihi başarıların, sadece enflasyonun düşürülmesinden ibaret olmadığının altını çizen Erdoğan, faiz oranlarında, büyümede, dış ticaret hacminde, kamu borç yükünün GSMH'ye oranında ve benzer birçok göstergede rekor düzeylere ulaşıldığını, 2 yıl gibi bir zaman diliminde Türkiye'nin çok sevindirici gelişmeleri art arda yakaladığını söyledi.
HEDEF, TÜRK İNSANIN DAHA MUTLU YAŞAMASI Başbakan Erdoğan, makro ekonomik göstergelerdeki iyileşmelerin, diğer tüm alanları da olumlu yönde etkilediğini, başta işsizlik, yatırım ve üretim olmak üzere, birçok alanda da artık sorunların tek tek çözüm yoluna girdiğini anlattı. Ekonomide elde edilen tüm başarıların tek bir hedefe, ''Türk insanının daha mutlu, daha müreffeh yaşaması'' hedefine dönük olduğunu anlatan Erdoğan, ''biz göstergelere, grafiklere, istatiktiklere takılıp kalmak, Türkiye'ye ilişkin afaki yorumlar yapmak niyetinde asla olmadık, olmayacağız. Biz kağıt üzerindeki iyileşmelerin sokağa yansıması, üretime, yatırıma, işsizliğe yoksulluğa yansıması için azami gayret içindeyiz. Bu amaçla da gördüğümüz tüm aksaklıkları tüm engelleri aşmak, Türkiye'nin önünü her alanda olabildiğince açmak konusunda son derece kararlıyız'' diye konuştu.
''TÜRKİYE'Yİ, HAK ETTİĞİ YARINLARA ULAŞTIRACAĞIZ' Türkiye'yi, hak ettiği yarınlara ulaştırmayı hedeflediklerine belirten Erdoğan, şöyle konuştu: ''Türkiye'nin ayağına her ne dolaşıyorsa, onu söküp atmakta kararlıyız. Türkiye'nin yoluna hangi engel çıkıyorsa, onu yoldan süpüreceğiz. Türkiye'nin ilerlemesine, gelişmesine, kalkınmasına kambur olan ne varsa ondan kurtulacağız. Bütün bunları yaparken de iki yıldır yaptığımız gibi diyalog, uzlaşma, istişare, toplumsal mutabakat gibi hayati unsurları asla ihmal etmeyeceğiz. Allaha şükür, bizim korkularımız yok, çekincelerimiz yok. Hele komplekslerimiz hiç yok. İktidarı ile muhalefeti ile sivil toplum örgütleri ile devletin tüm kurum ve kuruluşlarıyla el ele, omuz omuza mevcut sorunların üzerine cesaretle gideceğiz.''
Erdoğan, YTL'nin, ''Türkiye'nin bu yeni sürecinin en bariz göstergesi, Türkiye'nin aslında değişen çehresinin, güçlenen ekonomisinin, yeniden kazandığı güven ve iktidarının artık kayıt altına alınması'' olduğunu da vurguladı. ÖZEL SEKTÖRE VE VATANDAŞLARA ÇAĞRI YTL ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının hazırlıklarını hızlı şekilde sürdürdüğünü, planlandığı şekilde düzenlemelerini yaptığını kaydeden Erdoğan, özel sektöre ve vatandaşlara şu çağrıda bulundu: ''Enflasyonun düşürülmesi, paramızdan sıfırların atılması elbette zorlu bir sürecin neticesidir. Daha da önemli olan, bu sürecin korunmasıdır. Bu noktada herkesin sorumlulukları bulunmaktadır. Gelin hep birlikte bu sorumluluğu yüklenelim. Paramızın yeniden elde ettiği itibarını, gelin hep birlikte koruyalım. Paramızın değerini yeniden kaybetmemesi için, enfalsyonun yeniden dirilmemesi için işbirliği yapalım.''
YTL'nin Türkiyeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, bu süreçte emeği geçen başta iktidarı ve muhalefeti ile TBMM'nin tüm üyelerine, bakanlara, Merkez Bankası'nın başkan ve yönetimine, mensuplarına, Hazine Müsteşarlığı mensuplarına teşekkür etti.
Bu arada ''Allah bu millete, bol sıfırlı günleri bir daha göstermesin'' diyen Erdoğan, 1922 yılında Almanya'da 1 trilyon 300 milyar markın 1 dolar, bir doların 1.5 Türk Lirası yaptığını hatırlatırken, ''bu karar ile biz adeta, 82 yıl öncesine dönüyoruz. Hayırlı olsun'' dedi.
YTL görücüye çıktı 
