...Ve Ankara
Amerika'da yedi yıl süren heyecanlı bir dönemden sonra, yaz sıcağında, herkesin tatile kaçmaya çalıştığı, sessiz, nispeten habersiz, yaz rehavetiyle kravatını biraz olsun gevşetip ayaklarını uzatmış bir Ankara'ya ayak bastım bu hafta. Geride bıraktığım ABD, Irak savaşıyla, 11 Eylül'le, internet devrimi ve hemen ardından gelen ekonomik krizle yalnız bir süper güç değil, her hareketiyle dünyanın ücra köşelerine kadar etkisini hissettiren bir tsunami. Bunu izlemek, oradaki karar vericileri tanımak, trend'leri okuyabilmek önemliydi. Ama bir gazeteci için, Avrupa'ya yelken açan, iç ve dış politikada Cumhuriyet tarihinin en radikal reformlarını gerçekleştirmeye çabalayan bugünün Ankara'sını izlemek de öyle. Coğrafyamızdaki her şey yeniden şekilleniyor. Bundan 15 yıl sonra ne Avrupa, ne de Orta Doğu şu anki kalıplarında kalabilecek. Peki ya Türkiye nereye gidiyor? SABAH'ın Ankara temsilcisi olarak başladığım yeni görevimde, enerjik bir büro ve yepyeni bir haber anlayışıyla bu sorunun cevabını arıyor olacağız. Ankara gazeteciliğinin tatlı rekabet ortamında, haber atlatmak, okuyucuya başka yerlerde göremeyeceği haber ve analizleri sunabilmek tabii ilk hedefimiz. Her gazete gibi. Ama bunun kadar önemli ikinci misyonumuz, Avrupa'ya beş dakika kala Türkiye'de gazetecilik ve habercilik standartlarını el birliğiyle yükseltmek. Malumunuz: "Türkiye'de New York Times çıksa, ne kadar satar?" sorusunun cevabı pek parlak değil. Ama Türk gazetecilik geleneğinin kendine has o popüler üslubuyla, evrensel gazetecilik standartlarının en iddialısını evlendirmek de mümkün. SABAH Ankara büronun misyonu da bu olacak. SABAH, 90'lı yıllarda Gümrük Birliği sürecinden beri editoryal olarak Türkiye'nin Avrupa'yla entegrasyonunu destekledi. Ankara büro olarak önümüzdeki dönem özellikle Avrupa Birliği sürecini ve Türkiye'nin Avrupalılaşması yolunda bir nefeste çıkardığı yasalardaki uygulamanın takipçisi olacağız. Eylül'den itibaren Meclis gündemine gelecek Kamu ve Yerel Yönetim Yasaları, devletin yeniden yapılandırılması yolunda Cumhuriyet tarihinin en köklü ve iddialı çalışmalarından. Bu yasalar, aslında toplumun kat kat gerisine düşen Ankara'nın, son dakikada Türkiye'yi yakalama çabaları. Bunları sabır ve titizlikle izlerken geleceğin Türkiyesinin nasıl şekillendiğini de dakika dakika göreceğiz. Kadınların bürokrasi ve siyasetteki yeri konusunda tarafız. Daha çok kadının hükümette, mecliste, orduda, iş yerinde, daha yukarılara tırmanmasını istiyoruz. Ankara büro olarak kadınların varlığını (çünkü yok değiller!) ve yükselişini mercek altına koyuyoruz. Ve en önemlisi, dilde klasik Ankara üslubu, haberde beklenen bakış açısının dışına taşmak istiyoruz. Ayaklarınızı uzatıp zevkle okuduğunuz keyifli Türkçe, yalnız köşe yazılarında kalmasın, sorgulayan ilginç bakış açıları manşetle sınırlı kalmasın diyoruz. Bunu yaparken en büyük güvencemiz, İstanbul çıkışlı SABAH gazetesinde, ilk gününden beri böyle bir geleneğin varoluşu. İşte bu ideallerle bu hafta Ankara SABAH bürosuna adım attım. Kabuk değiştiren Türkiye'nin fotoğrafını yakalamak için.
|