|
|
'Altaylı'yı neden aradın?'
Dün Fatih Altaylı, kendisine üç gün önce aradığımı yazmış. Pek çok arkadaşım "Fatih Altaylı'yı neden aradın" diyerek eleştirdi. "Yakında yemek de yersiniz" diye takılan bile çıktı. Güldüm. Altaylı yazısında "Semerci'nin telefonu çok hoşuma gitti doğrusu" demiş. Bence bu ifade bile, bizleri basın kavgalarının uç beyleri gibi görenlere anlamlı bir mesaj. Ortada bir skandal ve bir yanlış anlama vardı... Skandal, Roche olayında ortaya dökülen iddialar. Ben bir ucundan tuttum. Altaylı ise konuya, denizcilik deyimi ile "bodoslama" daldı. Altaylı'yı aradım, çünkü o günkü köşe yazısında "Sabah Gazetesi'nde bazı meslektaşlarım benim haber kaynaklarımı deşifre etmeye çalışıyor. Roche firmasına destek çıkıyorlar" diyerek isim vermeden beni eleştirmişti. Köşemden yanıt verip, gereksiz bir polemik yaratmanın anlamı yoktu. Altaylı'yı arayarak, haksızlık yaptığını söyledim. Hayata bakışları, olayları değerlendirme tarzları farklı olsa da iki meslektaş gibi konuştuk. Roche olayının aydınlanması için fikir birliğine vardık. Birbirimizi anladık sanırım. "Telefon ettin, telefon etti" işin gereksiz ayrıntıları.
|