| |
|
|
Azrail bazen unutturur, bazen hatırlatır
Dünkü Milliyet'te, Sadi Nergizdal ve Hatice Çetinkaya imzalı bir DHA haberi vardı. Haber şu: "Alanya'da turistleri gezdiren kaptan Nadir Baysal (35) yönetimindeki 'Mert 2' adlı tekne 13 Temmuz'da Fuğla Koyu açıklarında demirledi. Rehber Ufuk Ölmez ve Alman sevgilisi Nansy Schubert de turistler gibi denize atlayıp yüzmeye başladı. Bu sırada güvertedeki bir turist güneş çarpması sonucu rahatsızlanınca tekne kaptanı Baysal, denizdeki turistleri alarak Alanya'ya dönüşe geçti. Biraz uzakta bulunan Ölmez ise unutuldu. Schubert de sevgilisinin turistle ilgilendiğini düşündü. İskeleye yanaştıklarında da Ölmez'i göremeyen Schubert, otele döndüğünü sandı. Ancak sevgilisini hiçbir yerde bulumayan Schubert ve Ölmez'in rehber arkadaşı Deniz Eroğlu kayıp başvurusunda bulundu. Ertesi gün aynı bölgede tura çıkan bir tekne, Ulaş Plajı'nın beş mil açığında beyaz şortlu, esmer ve uzun saçlı bir erkeğin cesedini buldu. Eroğlu tarafından teşhis edilen Ölmez'in boğularak öldüğü tespit edildi." Arkadaşının geçen yıl tanıştığı Schubert'e aşık olduğunu kaydeden Deniz Eroğlu ise şunları söyledi: "Neşe dolu biriydi. Kaptan müşterisi tam mı, eksik mi bilmeden neden hareket etti?" Emre Aköz hatırlattı. Birkaç yıl önce, bir Yunan adası kıyılarında deniz dibinde gezen bir dalgıcın yanmış cesedi, adadaki söndürülmüş orman yangını kalıntıları içinde bulunmuştu. Meğer yangına atmak için denizden su alan helikopterin kepçesi, dalgıcı da alıp, yangının ortasına sularla birlikte boşaltmış. Yazgı diye bir şey var yani. Bazen unutulmak, bazen olmadık yerde hatırlanmak da, Azrail'in işleri arasında.
|