| |
|
|
"Hızlı tren şovu"nun aktörleri istifa etmelidir!..
Teknik alt ve üstyapısı hazırlanmadan yola çıkarılan "Hızlı Tren", ne yazık ki, bir "Skandal"ın değil, bir "Facia"nın konusu şimdi. Sözü uzatmadan, toplumun beklentisini hemen seslendirelim. Bu facianın siyasi ve idari baş sorumluları olan Ulaştırma Bakanı ile TCDD Genel Müdürü hemen istifa etmelidirler. Açılan soruşturmadaki gelişmeler ve bulgular, dakikası dakikasına kamuoyuna açıklanmalı ve faciaya ilişkin hiçbir karanlık nokta kalmamalıdır. Eğer bunlar yapılırsa, tüm kamu kurumlarının yetkililerine ders olur ve bir daha kimse, şov yapmak için Con Ahmet gösterileri ile, "Kara Tren"leri, "Hızlı Tren" diye sunmaya kalkmaz. Bir de hiçbir yetkili ağzın, bu faciayı "Allah'tan" diye sunmaması gerekiyor. Kulların hatalarından doğan sorumlulukları Allah'a yıkarak, ne bir kimse, ne de bir toplum, herhangi bir yere varabilir. Artık "Fatalizm" ile "Determinizm" arasındaki farkları herkesin bilmesinin zamanı gelmiştir, geçmektedir. Aksi halde her faciayı, her başarısızlığı "Allah böyle istedi" diyerek kabullenir ve aynı hataları her gün tekrarlarız. Hızlı Tren Şovu'nun böyle bir facia ile noktalanacağını kim bilebilirdi demek de imkansız. Göz göre göre gelen bu kaza konusundaki uyarının yapıldığını da, artık hepimiz öğrendik. Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aydın Erel, 6 Temmuz'da Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın da katıldığı 10'uncu Ulaştırma Araştırma Konferansı'nda "Hızlandırılmış trene binmem, sevdiklerimin binmesine de izin vermem!" diye konuşmuştu... Prof. Dr. Erel, demiryollarının altyapısının hızlandırılmış trenlere uygun olmadığına dikkat çekerek şunları söylemişti: - Hız yüzünden, raylar bozulacak ve hızlı trenler masraf çıkaracak. Rayların doğrultusu ve hat genişliği bozulacak, yol eğrileşecek, tren yolunda çökme olacak. Önlemler acilen alınmazsa, trenin yoldan çıkması şeklinde kazalar olacaktır. Böyle bir durumu olan trene asla binmem! Prof. Dr. Erel, hızlandırılmış tren seferlerinin durdurulmasını isterken, Ulaştırma Bakanlığı'na önerilerini şöyle sıralamıştı: - Demiryolu hatlarımız ve bu hatlarda kullanılan lokomotif ve vagonlar acil kontrol edilsin. - Uygun olmayan lokomotif ve vagonlar, bu raylarda kullanılmasın, kullanılacak taşıtlar ise sürekli denetim ve kontrol altında tutulsun. - Yol trafiğe kapanmadan altyapı iyileştirmesi mümkün olmadığından, altyapının olumsuzlukları üstyapıda uygulanacak çözümlerle azaltılsın. Bütün bu uyarılara rağmen olay bir facia ile noktalandığına göre, şimdi zaman, sorumluların saptanıp, cezalandırılmaları zamanıdır. Gündemde bir de "Siyasi Skandal" var aslında. Anayasa Mahkemesi, TBMM'de usule aykırı oylandığı için, Özkan ve Önal'ın Yüce Divan dosyalarını iade etti önceki gün. Herhalde TBMM Başkanı Arınç'ın günlük polemiksel uğraşlarının yanında, bu tür konulara da ilgi duymasının zamanı geldiğinin işaretidir bu olay. Ama neticede bu bir facia değil, sadece bir "Siyasi Skandal" olarak hatırlanacaktır.
|