kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Avrupa hukukuna saygı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) türban ile ilgili kararı, özellikle muhafazakar kesimde ciddi bir rahatsızlık yarattı. Öncelikle belirteyim ki, türbanlı kızların üniversiteye girme hakkını savunan biriyim.
Ancak DEP'lilere yeniden yargılanma hakkı tanıyan AİHM kararını alkışlayanlar, üniversitelerde türban yasağını destekleyen kararı "çifte standart" örneği olarak yorumladı.
AİHM, Avrupa Konseyi'ne üye devletlerin Dışişleri Bakanları'nın 11 Nisan 1950'de imzaladığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) temelinde görev yapıyor. Bu sözleşme yaşam hakkı, işkence yasağı, kölelik yasağı, kişi özgürlüğü, din özgürlüğü, ifade özgürlüğü vb. gibi temel hakları koruma altına almayı hedefleyen tarihi bir metindir.

Hava tersten esiyor

Bu konunun ülkemizdeki önde gelen uzmanlarından Prof. Dr. Mehmet Semih Gemalmaz'a göre, AİHS'nin kurumsallaştırdığı denetim mekanizması ve usulleri, düzenlediği haklardan daha önemlidir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde düzenlenen haklar ve özgürlüklerin ihlallerinin denetiminde işlev görmek üzere, Strasbourg'ta bulunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kurulmuştur.
Bu mahkeme bugüne kadar Türkiye aleyhine birçok karar vermiştir. Köy yakmalardan işkence iddialarına kadar pek çok olayda Ankara suçlu bulunmuş ve milyarlarca lira tazminata mahkum edilmiştir.
Türkiye'nin önde gelen aydınları da bu kararları saygıyla karşılamış, hatta desteklemiştir. Şimdi ise tersi bir hava esiyor.
Türban kararı nedeniyle neredeyse mahkemenin varlık nedeni tartışılıyor. Bizce burada da bir çifte standart var.
Birincisi, bu mahkemeyi oluşturanlar, keskin laiklik standartı olan insanlar değil, farklı ülkelerden gelen yargıçlar.
İkincisi, AİHM her davayı kendi özgün koşulları içinde ele alıp değerlendiriyor. Leyla Şahin'in başvurusu üzerine yapılan değerlendirme de böyle olmuştur.
Hiçbir yargı kararı o dönemin koşullarından, gelişmelerinden farklı değerlendirilmemelidir. Türban kararı da başta Türkiye'deki iç gelişmeler, sonra da dünyadaki olaylar kapsamında ele alınmalıdır.
Mahkeme, görünen o ki, Türkiye'deki gelişmelerin ışığı altında türbanın sadece inançla ilgili olmadığını, aynı zamanda siyasi bir simge olduğunu kabul etmiştir.

Avrupa düzeninin temeli

Unutmamak gerekir ki, mahkemenin temel varlık nedeni demokrasinin içeriğini oluşturan temel hak ve özgürlükleri korumaktır. Mahkeme, gerekçesi henüz açıklanmayan kararında bu hükmü özgürlüklerin "başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması için zaruri olan tedbirlerle ve kanunla" kısıtlanabileceği ilkesine dayandırmıştır.
Bu mahkeme bizim parçası olmayı hedeflediğimiz Avrupa düzeninin temel kurumlarından biridir. Bu mahkemenin kararlarını tartışma konusu yapmak en başta hak ve özgürlükler alanının genişletilmesini savunanları yaralayacaktır. Mahkemelere sadece bizim hoşumuza giden kararlar verdiği zaman saygı duyarsak, hukuk sisteminin temelini oyuyor oluruz. Son olarak şunu ekleyeyim, gerekçesini okumadan bir mahkeme kararını eleştirmek de çok doğru değildir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Demokratik olgunluk   / 05-07-2004
 Avrupa hukukuna saygı   / 02-07-2004
 Alkışlanacak karar.   / 01-07-2004
 Irak'ta oldu-bitti   / 30-06-2004
 Kamusal aforoz   / 29-06-2004
 Kronik Medya ve hukuk   / 28-06-2004
 Şiddetin dili   / 25-06-2004
 Bir Sabah çok şeyi değiştirir   / 24-06-2004
 O köy sizin köyünüz.   / 23-06-2004
 Yanlış bir yöntem.   / 22-06-2004
ERGUN BABAHAN
İşe saygı duymak.
Türkiye'de özel sektör veya devlet...
ERDAL ŞAFAK
Heybeliada bilmecesi
Fener Rum Patriği Bartholomeos'un...
AHMET HAKAN COŞKUN
Son günlerde
Saddam'ın karizması:
Artık denge...
MANSUR FORUTAN
"Lizbon çok sıkıcı be Atam"
Portekiz'in diğer...
MEHMET BARLAS
Gündoğan'da yaşanan "Dolar" krizi
Chrysler'in...
ALİ KIRCA
Avrupalılar'ın bayramı
Hiç kuşkusuz bundan yirmi yıl,...
REFİK DURBAŞ
Üfürme üzerine...
Hıncal Uluç'u severek okuyorum.
ÖMER LÜTFİ METE
Çocuk pişiren Batı
Şimdiki anın içinden geriye ve...
SAVAŞ AY
Hülya'nın Zaman filminde tatsız zamanlar!..
Hülya...
HINCAL ULUÇ
TRT Spor A'dan Z'ye yenilenmeli..
Pazar akşamı TRT1'in...
Bir başarı öyküsü
Bir başarı öyküsü
Şampiyonluğun arkasında Rehhagel yatıyor. Bir de yurtdışına giden...
Bir kaos hikayesi
Bir kaos hikayesi
Futbolumuz kaosun içinde... Hem Federasyon hem de Merkez Hakem Kurulu...
Elçiler DEP'lileri uyardı
Elçiler DEP'lileri uyardı
Eski DEP'lilerin yemeğine 9 ülke büyükelçisi katıldı. Gül'ün...
CIA tartışması CHP'yi karıştırdı
CIA tartışması CHP'yi karıştırdı
Baykal'ın muhalefeti CIA ile işbirliği yapmakla suçlamasına sert...
Meşaleyi, 'yeni enerji mucidi' taşıyacak
Meşaleyi, 'yeni enerji mucidi' taşıyacak
ABD Savunma ve Enerji bakanlıklarının ortak projesiyle dünyanın en...
Olimpiyat ateşi İstanbul'da
Olimpiyat ateşi İstanbul'da
Atina 2004 Olimpiyat Meşalesi Koşusu'nun İstanbul etabı bugün...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.