| |
Dikkat! Bu bir Aşk yazısıdır!
Uzun zamandır huzursuzum. Denemek istediğim bir şey var ama cesaretim yok. Her geçen gün omuzlarıma bindirdiği baskı acı veriyor ve galiba dayanamayacağım. Bu gün üzülerek aşk yazmak istiyorum. Tüm riskleri göze aldım. Babamın yüzünü ekşiltmesini, annemin taş doğaydın temennileri umurumda değil. Yapabilirim ve yapacağım galiba. Başlıyorum! Evime çöktüğünde Süper Lig'in 19'cu haftasıydı. Soğuk ve yağışlı bir kış gecesi geldiğinde Erman Toroğlu'nu izliyordum. Yanı başıma gelip kıvrıldı. Annesinin parfümünü kullanıyordu. Tenine uymuştu ama büyük kadın kokuyordu. Siz hiç küçük olduğu halde büyük kokan kadın tanıdınız mı? Ben tanıdım. Adı....ne fark eder... Uzun olsa da ben onu 19'uncu Hafta Gelen Kadın olarak anıyorum. Siz Ayşe, Fatma olarak takılabilirsiniz. Bal rengi gözleri isyan ederdi ama sesi çıkmazdı. İstemezdim onu hırpalamayı. İstemezdim ruhunun önümde diz çökmesini. Bilmezdi ki kalbimin dikenli tellerle çevrildiğini. Her adım attığında saplanır kanardı kalbi. Bal rengi gözleri neden diye sorardı, ben Telegol'e bağlanırdım. Oysa birikmiş pizza kutularından ona kulübe yapmak isterdim, yağmurlu günlerde sığınsın diye. Tenim tenine deydikten sonra televizyonu açardım, bal rengi gözleriyle bana öküzmüşüm gibi bakardı. Sonra uzaktan kumandayı ona vermek isterdim ıhlamur kokusunun loş ışıkla dans ettiği yaz gecelerinde. İsterdim ama veremezdim. Dikenli tellere takılırdım. Çello çalmayı bilmezdi. Çello çalan çıplak kız fantezimiz hiç olmadı. Blok flüt de bizi kesmedi. Denedim... Aşkın aşk olabilmesi için bir üçüncü gerek denklemini dahi denedim. Olmadı, yapamadım. Oysa bir murabbanın murabba olabilmesi için dahili zaviyelerinin yekününün 360'a tekabül etmesi gerektiği gibi somut bir denklem olduğunu söylemişlerdi bana. İstemezdim onu hırpalamayı. İstemezdim ruhunun önümde diz çökmesini ve kaçardım. Giderdim uzaklara... Karadeniz'e... Siz hiç Rize deplasmanını bilir misiniz? Nereden bileceksiniz ki?.. Belki bir gün yazarım. Aşk ya inanmaktır ya da kabullenmektir. O inandı ama kabullenmedi. Suların kesik olduğu bir gün gitti. Faturayı ödemeye gittiğini sandım ama bir daha gelmedi. Adını 33'üncü hafta giden kadın olarak değiştirdim. Ve kıvrıldığı köşeye pizza kutularından orta sehpa yaptım... Son Biliyorum çok iyi olmadı ama denemek zorundaydım. Yani kariyerime bir aşk yazısı eklemeden duramazdım.Belki de amirlerim yazıyı okuduktan sonra kariyerimin bundan sonraki kısmını anlatmak için çağırırlar. Aşk göze almak değil midir?
|