| |
Bisküvinin çaya doyduğu an!
Uzun süredir belgesellere verdim kendimi. Diğer kanalları izlediğimde dayak yemiş gibi oluyorum çünkü. Enik encik, tosbağa, züreyfa... Tank, top, çıkarma, mumya... Kennedy, Gandhi, Hitler... Bu kanallar huzur dolu. Diğerlerini izlediğimde ya birilerinin gırtlağını kesesim geliyor, ya yeni bir araba alasım.. Oysa huzur dolu bu mecrada, dünya tarihinin iki büyük kruvazörü Bismarck ve Hood'un kapışmasını kızışarak izliyorum. Ya da Berlin üzerine yapılan bir pazarlıkta Kruşçev'in Kennedy'yi nasıl perişan ettiğini ama buna karşın yine Kruşçev'in Jacqueline Kennedy'ye nasıl yamulduğunu gülerek izliyorum. Dünyanın en hızlı yaratığının kırk ayağa benzer bir böcük olduğunu olgunlukla karşılıyorum. Bilim adına yapılan tüm araştırmalar ilgimi çekiyor. Çocukluktan gelen merak herhalde. Mahallenin çocukları kedinin kuyruğuna teneke bağlarken, ki bu çok klasiktir ve hiç yaratıcı değildir, bendeniz kedinin ayaklarına ortasından özenle ikiye bölünmüş ceviz kabuklarından ayakkabı giydirip, mermer zemin üzerinde atletik yapısını incelerdim. Bu kanallar içimdeki bilim adamının hortlamasına neden oluyor. Hayır, yine kadınlar üzerine bilimsel bir makale yazmayacağım. Bu daha somut! Gerçek fizik, gerçek matematik ihtiva ediyor. Belki dünyanın en hızlı teknesinin aerodinamik hesaplarını bulamayacağım, belki minimum enerjiyle maksimum ivme yakalama formülünü de bulamayacağım. Benimki çok basit, hayatın içerisinden ve çok faydalı... Kesin bir sonuca ulaşamadım henüz. Biraz vakit alacak gibi gözüküyor... Bisküvinin çaya daldırıldığında dağılmadan çıkarılması süresi üzerinde çalışıyorum. İlk notlarım... 12.05.04 Farklı bisküvilerin farklı dirençleri var. Yulaflıların direnci daha fazla (kırılma noktası ortalama altı saniye)... 18.05.04 Çayın ısısını sabit tutmam gerekiyor mu? 20.05.04 Saçmalıyorum galiba. Başaramayacağım... Çubuk krakerleri kim getirdi? Tuzun etkisini denkleme nasıl ekleyeceğim... 21.05.04 Termodinamik çalışmalıyım. 13.06.04 Parametreleri buldum ama bir formüle dönüştüremiyorum. Kırılma süresi eşittir çayın ısısı, bisküvinin yoğunluğu, sürtünme çarpı veya bölü bir şeyler ama ne? Anlaşılan daha zamana ihtiyacım var. Şimdi bir sürü sorun varken bununla mı uğraşıyorsun diye sorabilirsiniz. Güzide Duran'ın sevgilisinden ayrılması, NATO istilası, memura ne kadar zam geleceği, otomobil vergileri... Bütün bunlar bilimle kıyaslandığında gelip geçici günlük kaygılardır sadece. Çok mu belgesel izliyorum acaba?
|