kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Asli Aydintasbas @ SABAH
 

Reagan'ın önemi

Yıllar önce Türkiye'den bakıldığında Ronald Reagan'ın ben ve çevremdeki herkes tarafından nasıl küçümsendiğini hatırlıyorum. Reagan'ın imajı, Avrupa'nın bir çok yerinde olduğu gibi "cahil kovboy"du. Söylendiğine göre ABD Başkanı, Readers Digest dergisi dışında kitap okumazdı. Silahsızlanmada Sovyetler'den daha nazlı görünüyordu. Star Wars projesiyle dünyayı ürkütmüştü. Afganistan ve Nikaragua'da "özgürlük savaşçıları" dediği milisleri desteklerken, Avrupalılar "kirli savaş" diye haykırıyordu.
Sovyetler'e hodri meydan
Oysa dün ölen Reagan (93) birçok anlamda Soğuk Savaş'ı bitiren adamdı. İyi ki de öyle. Birçok Batılı aydından farklı olarak kafası karışık olmayan biriydi. Komünizmin ne pahasına olursa olsun savaşılması gereken karanlık bir güç olduğuna inanıyordu. Dünya görüşü netti: Siyah-beyaz. Bugün revaçta olan düşünce tarzına göre dünya meselelerine "siyah-beyaz" bakmak fazlaca basit, hatta tehlikeli. Oysa tam ter- sine, 11 Eylül'le farkına vardık ki her konuda "ahlaki görecelilik" kavramını kabul ederseniz, farkında olmadan ciddi batağa saplanma riskiniz var. Bazı meseleler net tavır, doğru ve yanlış arasında kesin çizgi gerektiriyor. Hiçbir kitap ya da üniversite eğitiminin öğretemediği liderlik vasıflarının başında, doğruları saptayabilme içgüdüsü geliyor. İmaj uzmanları ve kamuoyu yoklamaları tarafından yönlendirilen günümüz siyasetinde, Reagan belki de bunu yapabilen son ABD Başkanı'ydı. İki Dünya Savaşı ve iki totaliter ideolojiyle savaşmış kuşağın en iyilerinden.
Dünya solu açısından Reagan'ı küçümsemek hâlâ popüler bir spor. Kimileri Sovyetler'in zaten kendi ağırlığı altında çökmekte olduğunu, Soğuk Savaş'ın Gorbaçov sayesinde bittiğini iddia ediyor. Bu fantaziden ibaret. Reagan zamanında sıkıntıda olan Sovyet ekonomisine "nefes aldırmadı." Star Wars'la Rusya'ya hodri meydan dedi. Sovyetler, Afganistan'da ağır bir darbe yemeseydi ve Reagan gibi "basit fikirleri olan" bir adam çıkıp "Şer İmparatorluğu" ilan ettiği Sovyet rejimine her anlamda muhalefet etmeyi aklına koymasaydı, bu çöküş uzun ve acılı olabilirdi.
Reaganomics ve küçük devlet
Reagan'la ilgili en sevdiğim hikayelerden biri, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın uyarı ve düzeltmelerine rağmen Avrupa gezisinde yapacağı konuşmasında Sovyetler'den "şer imparatorluğu" diye söz etmesi. İfade, Dışişleri Bakan ve bürokratları tarafından konuşma metninden tam 7 kere çıkarılıyor. Her seferinde Reagan "Haa o lafı da koyalım" diyerek sonunda söylemek istediğini söylüyor. Reagan'ın Berlin'deki Branderburg kapısında Gorbaçov'e seslenerek "Mr. Gorbaçov, bu duvarı yıkın artık!" diye haykırması da Batı Avrupa tarihinin dönüm noktalarından. Duvar o haykırıştan kısa bir süre çöktü zaten.
Reagan ve kuşağı, özünde Sovyet deneyiminin "insan doğası"na aykırı olduğu inancından yola çıkmıştı. Bugün de benzer biçimde birçok kişi, başta Ortadoğu olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerine yayılmış "anti-demokratik" diktatörlüklerin, doğamıza aykırı olduğunu, halklar tarafından reddedileceğine inanıyor. Özünde insan unsuruna güven var. Bugünkü mücadele de çok farklı değil.
Kuşkusuz onun görevde olduğu dönemde dünyanın çehresi inanılmaz değişti. Garip olan, Sovyetler'in çöküşüyle kendini yenileyen "sol" değil, Batı'daki muhafazakârlık oldu. Bunda da Reagan-Thatcher ikilisinin rolü vazgeçilmez. "Küçük devlet" ve Reaganomics adlı ekonomik reformları da popülerleştiren Reagan, devletin insanların özgürce yaşamaları, ticaret yapmaları, para kazanmaları önünde engel olmaması gerektiğini kabul ettirdi. İyi ki de öyle.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Reagan'ın önemi   / 07-06-2004
 G-8 gündemi   / 31-05-2004
 Neden Çelebi?   / 24-05-2004
 YÖK   / 17-05-2004
 Banal kötülük   / 10-05-2004
 Tel Aviv gerçeği   / 03-05-2004
 Bağdat günleri   / 12-04-2004
 B Planı   / 05-04-2004
 Seçimin yansımaları   / 29-03-2004
 Hamlet Serdar Denktaş   / 22-03-2004
ASLI AYDINTAŞBAŞ
Zana'dan sonra
Leyla Zana ve beraberindeki eski DEP'li...
Ordu geliyor
Ordu geliyor
1989’da Bulgaristan’dan göçen Hatipoğlu, sprint yıldızları...
Yanal sıkı takipte
Yanal sıkı takipte
A Milli Takım'ın hocası 2006 Dünya Kupası elemelerindeki rakibimiz...
En azından altı ay daha bu ateşkes bozulmamalı
En azından altı ay daha bu ateşkes bozulmamalı
Cezaevinden çıkan DEP'li eski milletvekilleri Diyarbakır halkıyla...
DEP'lilerin hepsine farklı oy kullandım
DEP'lilerin hepsine farklı oy kullandım
Gül, 91 yılında DEP'lilerin bazıları için 'hayır' oyu kullandığını...
Ne camiye ne kiliseye yaranabildik
Ne camiye ne kiliseye yaranabildik
Hıristiyan dünyasının Türkiye'de kilise yapılması konusunda inanılmaz...
Demirel'in ajan suçlaması partimi çok rahatsız etti
Demirel'in ajan suçlaması partimi çok rahatsız etti
Hiç kimse ne Ecevit'in ne de Demirel'in böyle reaksiyon vereceğini...
İki canı boşuna kaybetmedi
1995'te çıkan yangında eşi ve kızını kaybeden baba, 9 yıllık hukuk...
12 yıldır sürdürdüğü mücadeleyi kaybetti
Fazla kiloları nedeniyle Uşak'ın Eşme ilçesinden tedavi olmak...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.