| |
|
|
Kıbrıs'la, bir yarım yüzyıl da Avrupa Birliği uğraşsın artık!
Girne'de, Kale'ye uzanan yol üzerinde, marinaya bakan lokantalardan birine oturdum. Türkiyeli garsonlar koşuşup duruyordu... Hepsi yıllardır burada, ama hiçbiri KKTC pasaportu alamamış. Belli ki Denktaşgiller'le bir tanışıklıkları yok. Kıbrıs Hava Yolları'nın İstanbul'dan kalkan uçağındaki turistlere de rastladım. Ellerindeki dijital fotoğraf makineleri ile, tezgahlardaki çipuraları kopyalıyorlardı. Acaba, evlerine dönünce, bu fotoğraflardaki balıkları yiyebilecekler mi, diye düşündüm. KKTC'nin ille de Mercedes taksilerinde şoförlük yapan Türkiyeliler, son 10-15 yılda ne kadar çok Adalı Türk'ün Kıbrıs'tan, İngiltere'ye, Avustralya'ya, Kanada'ya göç ettiğini anlatıyorlardı. NTV'nin "Basın Odası" programına katılmak için, Türkiyeli Ülkücüler'in parmaklarını kurt başına benzeterek gösteri yaptıkları "Hayırcı"ların mitinginin arasından geçerek bir otelin lobisine girdim Lefkoşe'de. Sonra, İnönü Meydanı'nda da "Evetçiler"in mitingi başladı. Hava soğuk... Yağmur çiseliyor. Devlet Bahçeli de, Doğu Perinçek de, Kıbrıs'taymış. Program bitiyor. Geceyi delen, "Casino" reklam panoları var. KKTC kumar cenneti olmuş. Giriyorum Girne'deki bir tanesine. 10 milyonluk fişlerden alıyorum. "21" denilen oyunun masasına oturuyorum. Müthiş uykuluyum. "Fişler bitse de kalksam" diyorum. Bitiyor fişler. Gündüz gördüğüm yaşlı turistler kumar salonunda, hiç uyumazlarmış havasında ve cin gibi, oynayıp duruyorlar. Biri uyarıyor beni: "Kumar, elindeki fişleri bitirmek için değil, çoğaltmak için oynanır" diyor. Sanki, Rus ruletini şarjörlü tabancayla oynamışım gibi bakıyorlar bana.. Çıkıyorum.. "Sabah olsa da, uçağa binip dönsem İstanbul'a" diye iç geçiriyorum. Her zamanki gibi, yine sabah da oluyor. Havaalanında bir Kıbrıslı Türk, "Yeter artık. Evet çıksa da, kendi kaderimize hakim olsak" diyor. Havaalanındaki bir Türkiyeli Türk, "Bunların Avrupalı olmak için yapmayacakları şey yok" diye Adalılar'ı çekiştiriyor. Biri geliyor yanıma, anlatıyor: - Rum kesimindeki Rus mafyası, Putin'i ikna etti. Kıbrıs karar tasarısını bu yüzden Rusya veto etti Birleşmiş Milletler'de... Asil Nadir'in "Kıbrıs" gazetesinde bir düğün ilanı var... "Davetiye gönderemediğimiz dostlar da düğüne davetlidir" diyor damat ve gelin. Evetlerin ve hayırların uçuştuğu bulutların arasından, uçak yükseliyor. Uçağın penceresinden aşağıya, Kıbrıs'a bakıyorum. 1 Mayıs'ta, bu Ada'nın yarısı Avrupa Birliği üyesi oluyor. Ama AB üyesi olan yarı, hem AB'nin, hem ABD'nin, hem de BM'nin projesi olan "Annan Planı"nı, Rusya'nın desteği ile dinamitliyor. "Oh olsun" diyorum içimden. Yarım yüzyıl, Türkiye ve Yunanistan'ı, savaşın eşiğine getirerek sürükledi Kıbrıs... Bir yarım yüzyıl da, Avrupa Birliği uğraşsın artık. Ben, Kıbrıs'ı geride bıraktım. Şimdi İstanbul'dayım ve mutluyum.
|