Metiner'e neden tepki gösterildi?
Mehmet Metiner özeleştiri yaptı ve ortalık karıştı. İslami kesimin önde gelen yazarları, Metiner'i çok ağır biçimde eleştirdiler. "Dönek" dediler, "kendi adına konuş" dediler, "itirafçı" dediler. Oysa Metiner, İslami kesim içinden gelip de "özeleştiri" yapan ilk ve tek isim değildi. Başta Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere birçok isim özeleştiri sayılabilecek açıklamalar yaptı, yapıyor. O halde neden, mesela Erdoğan'a gösterilmeyen tepki Metiner'e gösterildi? Bence günlerdir yapılan tartışmada bu sorunun doğru yanıtı bulunamadı. Söylenen şu: "Metiner özeleştiri yaptı ama İslami kesim içindeki yazarlar, değişime kapalı, özeleştiriden hoşlanmayan ve demokrasiyi hazmedememiş kişiler oldukları için buna tepki gösterdiler." Bu yaklaşımı doğru kabul edersek, İslami kesimin içindeki yazarların Başbakan Erdoğan'daki değişime de itiraz etmelerini beklememiz gerekmez mi? "Başbakan Erdoğan'ı eleştirmenin çeşitli riskleri var, bu nedenle eleştiriler Metiner gibi 'daha kolay bir hedef'e yöneldi" denilebilir ama bu yaklaşım, Metiner'e eleştiriler yönelten birçok isme haksızlık olur. Çünkü başta Ahmet Taşgetiren olmak üzere birçok yazarın, sırası geldiğinde Erdoğan'ı da eleştirdiğine birçok kez tanık olduk..
*** İşin aslı bana göre şu: Metiner'e yönelik güçlü itirazların arka-planında her şeyden önce onun kişisel gel-gitleri rol oynuyor. Radikal İslamcıyken Refah Partisi'nde danışmanlık yapmış, sonra HADEP genel başkan yardımcısı olmuş ve en sonunda bugünkü çizgiye gelmiş Metiner, İslami kesim içinde 'tutarlı' bulunmuyor. Hadi daha açık söyleyeyim: Nedenlerini benim de tam olarak anlayamadığım bir antipati söz konusu Metiner'e karşı. Antipatiye bir de Metiner'in "aşırı genellemeci üslubu" eklenince tepkinin dozu arttı. "Biz eskiden şöyle düşünürdük" yerine "Ben eskiden şöyle düşünürdüm" deseydi, belki bu kadar büyük tepki almazdı. Yani işin içinde biraz da üslup sorunu var.
*** Üslup ve kişilik.. İşte bu iki unsur, Metiner tartışmalarında rol oynadı. Söylemek istediğim bu.. Bu tür tartışmalarda üslup önemlidir, bu yüzden üslup konusunda titizlenmek gerekir, bunu kabul ediyorum. Ama kişiliklerin söz konusu edilmesine de aynı oranda karşı çıkmak gerekir. Çünkü bir tartışmada kişilikle değil, söylenen sözle ilgilenilmelidir. Ve artık bu olayı da Metiner bağlamından çıkarmanın sırası geldi.. Çünkü "28 Şubat'tan önce İslami kesim içinde, Metiner'in abarttığı kadar olmasa da, her açıdan çok büyük sorunlar yok muydu?" sorusu, öyle kolay yoldan geçiştirilecek bir soru değildir!
|