Cinayeti kör balıkçı gördü
Bilinen fıkradır: Bir Hıristiyan, kilisede vaaz veren papazdan, Hazreti İsa'nın Museviler tarafından katledildiğini öğrenmiş, kiliseden çıkar çıkmaz da sokakta gördüğü yakın arkadaşı Musevi'nin yakasına yapışmış ve "İsa Efendimizi siz katlettiniz, şimdi hesap vereceksin" diye bağırmış. Canını kurtarmaya çalışan Musevi, "Yahu ne yapıyorsun, o olayın üzerinden iki bin yıl geçti!" diye bağırınca, Hıristiyan'ın yanıtı "İyi ama ben yeni öğrendim" olmuş. Bu fıkra, Mel Gibson'ın fırtınalar koparan "İsa'nın Istırabı" adlı filmin gündeme gelmesinin ardından sık sık anlatılır oldu. Fıkrayı anlatanlar, filmde Hazreti İsa'nın Yahudiler tarafından öldürüldüğü tezinin vurgulu ve çarpıcı bir şekilde işlenmesinin, özellikle bilinçsiz Hıristiyanlar'ın "Yahudi karşıtı" fikirlere kapılmasına neden olacağını belirtiyorlar. Filme karşı çıkan Musevi çevrelerinin yaklaşımlarının özeti bu. * * * Hıristiyanlar ise bu konuda ikiye ayrılmış durumda.. Bazıları filmi hararetle desteklerken, bazıları filme karşı mesafeli. Filmi destekleyen Hıristiyan din adamları, Hıristiyanlık düşüncesinin Hazreti İsa'nın çarmıhta öldürülüşünü temel aldığını belirtiyorlar ve ekliyorlar: "Böylesine önemli bir olayın bir sinema filmiyle yeniden insanlığın gündemine getirilmesi bizim açımızdan çok önemli. Museviler'in alınmasına gerek yok. İki bin yıl önce olmuş bir olay nedeniyle kimse Yahudiler'i suçlamaz. Bu zamana kadar Almanlar'ın Yahudiler'i katlettiğine dair sayısız film çekildi ama kimse gidip Almanlar'ı öldürmeye filan kalkmadı." Bu yaklaşıma bazı Hıristiyan din adamları şiddetle karşı çıkıyorlar. Mesela Vatikan'ın Türkiye'deki bir numaralı sözcüsü, filme en az Museviler kadar tepki gösteriyor. Söyledikleri özetle şöyle: Hıristiyanlık sevgiyi esas alır. İşkencenin, zulmün, kanın ön planda olduğu bir filmle sevgiye gidilmez. Bu filmle Hıristiyanlık propagandası yapıldığı öne sürülüyor. Biz böyle propagandayı kabul etmiyoruz. Bu kanlı, işkenceli film, sevgiyi değil nefreti öğretiyor. Katolik Sözcü ayrıca, Hazreti İsa'nın bir oyuncu tarafından canlandırılmasına da karşı çıkıyor, Müslümanlık'ta Hz. Muhammed'in canlandırılmasının yasak oluşunu örnek göstererek, bunun Hz. İsa için de geçerli olduğunu vurguluyor. * * * Gelelim bir Attila İlhan dizesinden esinlenerek attığımız "Cinayeti kör bir balıkçı gördü" başlığına.. İsa'nın öldürülüşü olayına Müslüman din adamlarının yaklaşımına bakıldığında, karşımıza "kör balıkçının gördüğü bir cinayet öyküsü" çıkıyor. Çünkü Müslüman din adamları, öncelikle Hz. İsa'nın öldürülüşüne hiç kimsenin tanıklık etmediğine dikkat çekiyorlar. Müslüman din adamları, bir tanığın olayı çok uzaktan gördüğünü, onun da öldürülen kişinin İsa olup olmadığından emin olmadığını vurguluyorlar. Müslümanlar'ın İsa'nın sonuyla ilgili iki farklı yaklaşımı var: Bazıları çarmıha gerilerek öldürülen kimsenin İsa olmadığı görüşünü savunurken, bazıları da bu olayın Hıristiyanlar tarafından yanlış anlaşıldığını belirtiyorlar.
|