Bir başka kökten dincilik

"Büyük Ortadoğu" gibi projeler, özellikle 11 Eylül sonrasında topyekun savaş açıldığı söylenen "Terörizmi besleyen İslam kökten dinciliği"ni yeterince konuşturuyor ama, bizzat projenin merkezi ABD'deki "din" etkisine pek bakılmıyor.
Elbette, dünya, bölge koşulları, ABD'nin konumu ve niyetleri söz konusu olduğunda, "daha seküler" olgular dikkate alınır.
Hem bu tavırları onaylayan "demokrasi, özgürlük, terörizmle mücadele" tezlerinde; hem de eleştiren "hegemonya, emperyalizm, enerji hakimiyeti" gibi tezlerde.
Ancak, "din meselesi" de bu süreç içine oturuyor.
Özellikle de, Bush'un 40 yaşında "İsa ile yüzleşerek yeniden doğmuş Hıristiyan" olarak uç beyi haline geldiği "Evanjelikler".
* * *
Akşam'da Serdar Turgut da Hollywood'un "din piyasası"ndaki filmlerine dikkat çekerken, "Artık bir değişiklik vardı. Kötülükle savaş için omuz omuza verenler sadece Hıristiyanlar değildi. Artık Yahudiler de iyiler saflarındaydılar ve kardeşleriyle yan yana savaşıyorlardı. Bu tavır değişikliğinin nasıl oluştuğunu öğrenemedim. Bu yeni iyiler tanımının Katolik müşterileri hiç memnun etmediği kesin" diyor, Mel Gibson'ın "İsa'yı Yahudiler öldürdü" iddiasını işleyen filmi için "farkında olmadan öylesine güçlere çelme attı ki" tespitini yapıyordu.
ABD'nin geleneksel stratejik İsrail desteğinin yanı sıra, "bu tavır değişikliği"nin önemli bir nedeni, "Evanjelikler"in ABD'de ve yönetimde artan gücü.
Fransa'nın ciddi dergilerinden "Le Nouvel Observateur" de geçen sayısında, "Dünyayı fethetmek isteyen tarikat" başlığıyla "Evanjelikler"in artan gücünü, inançlarını ve ihtiraslarını kapak yaptı.
"O değişiklik"in birçok nedeninden biri, ama önemli biri olan "Evanjelik gücü" şu inanca sahip:
"Mesih'in dönüşünün temel şartı Yahudiler'in kutsal topraklara dönüşüdür. Bu yüzden, o dönüşün simgesi olan İsrail devletine, onun Kudüs'teki egemenliğine sahip çıkılmalı, Yahudiler'in İsrail'e göçü teşvik edilmeli, koloniler desteklenmeli, ABD Büyük İsrail projesini savunmalı."
İnanç, "Mesih'in dönüşü ve bin yıllık hükümranlığının başlamasından sonra, Yahudiler'in de kendilerine katılacağını" da öngörüyor, ama o epey uzun vadeli!
* * *
Bugün için "dünyada her dört Hıristiyan'dan biri, 500 milyon kişi; ABD'de her dört kişiden biri, 70 milyon; Cumhuriyetçi seçmenin üçte biri" gibi sayılar veren dergi, her gün binlerce kişinin bu inanca "döndüğü"nü, "Evanjelik"liğin "2. Dünya Savaşı'ndan beri, dünyada, Katolik Kilisesi, tarihi Protestan kiliseler hatta İslam aleyhine en hızlı büyüyen dini akım olduğunu" belirtiyor.
Papa'dan, Katolik kilisesinden nefret eden Evanjelikler, dünyayı kurtaracak ve yönetecek "Hıristiyan Amerika", kötülerle (genellikle İslam dünyası) nihai hesaplaşma, Bush'u Tanrı'nın seçtiği gibi inançlara, telkinlere sahipler.
Kimi yerde, onların "inançlı Müslümanlar"ı, "Tanrı'ya bağlılık" açısından kendilerine yakın gördükleri belirtilse de, "Bush'u döndüren adam" Rahip Billy Graham'ın oğlu Franklin, "İnsanlığın bu şeytani dinden kurtarılması" gibi görüşleri yayıyor.
O yüzden de, hem mücadele, hem misyonerlik açısından "Büyük Ortadoğu"yu en ciddi hedef görüyorlar.
Başta Başkan, kimi bakanlarla, Marvin Olavski gibi Bush'un akıl hocası bir "eski Yahudi-komünist" şahsiyetle ve bu inancı İsrail ve kendi amaçları açısından "müttefik" kabul eden Richard Perle gibilerle ciddi bir güç bunlar.
Yarın: Neden tek yönden bakalım?