kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Nisan 2009, Perşembe
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

"Ege'de 2 bin kişiyi daha alacaktım"

Giriş Saati : 09.04.2009 14:18
Güncelleme : 09.04.2009 23:16
Yeni Haber
Özel Yetkileri alınan Cumhuriyet Savcısı Murat Gök, "Eğer görevime devam etseydim Ege'de 2 bin kişi hakkında yasal işlem yaptıracaktım" dedi..
İzmir'de son 2 yılda birçok organize suç örgütü ve belediyeye yönelik yaptığı 'yolsuzluk' operasyonlarıyla kamuoyunun gündemine oturan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Murat Gök, 'soruşturma ve operasyon yapma yetkisi' elinden alınarak İzmir mahkemelerinden birine duruşma savcısı olarak atanmasının ardından yaptığı açıklamada, "Eğer görevime devam etseydim Ege'de 2 bin kişi hakkında yasal işlem yaptıracaktım" dedi.

Savcı Murat Gök, Yeniasır gazetesinin sorularını yanıtladı ve önemli açıklamalarda bulundu. Gök, görevden alınmasının ardından Yeniasır Yayın Grubu Başkanı Şebnem Bursalı'nın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

- Ne zaman görevden alındınız?

- Salı günü saat 17.30 sıralarında, Başsavcı Vekili Mehmet Doğar imzasıyla, görevli bir arkadaş odama evrak getirdi. Evrakta "Soruşturmalardan alındınız. Artık bundan böyle sadece duruşmaya çıkacaksınız" yazıyordu.

- Başka ne yazıyordu?

- Bundan başka bir açıklama yok. Ayrıntı da yok. Sadece görevden alındığım ve duruşmalara çıkan diğer savcı arkadaşla yer değiştirdiğim yazıyordu.


- Siz bu tebligattan sonra Başsavcı veya vekili ile bir görüşmede bulundunuz mu?

- Kesinlikle kimseyle görüşmedim, görüşmem de... Bu benim etik anlayaşıma yakışmaz.

- Peki tebligatı aldığınız an ne hissettiniz?

- Çok üzüldüm, yıkıldım. Resmen kendimi gol yemiş gibi hissettim.

- Görevden alındıktan sonra ilk kimi aradınız?

- İlk aradığım kişi, Adana'da bulunan teyzem Nazik Hanım oldu. Annemi kaybettiğim için o anne yarımdır. Onu aradım, dertleştim.


- Nazik teyzenize ne dediniz peki? O size ne dedi?

- Lütfen bu teyzemle bizim aramızda kalsın.


- Bu beklediğiniz bir görevden alınma mıydı? Yetkilerinizin alınmasında sizi en çok ne üzdü?

- Tabii ki yapacağım ve yöneteceğim operasyonlar için üzüldüm.

- Daha önce, 'asıl seçimlerden sonra operasyonların artacağını' söylemiştiniz. Biraz da bunların engellenmesi için mi oldu bu durum?

- Evet görevden alınmam tammen bunun için oldu.

- Peki bu operasyonlar nerelerle ilgiliydi?

- Bu operasyonlar öncelikle bazı kamu kurumları ve belediyelerle ilgiliydi.

- İpucu verebilir misiniz?

- Yok ipucu veremem.

- Daha önceki röportajlarınızda, İzmir'in üzerine çöken bazı kesimlerden insanların hesap ödeme zamanı geldiğini ve bu kişilere oparasyonun kapıda olduğunu söylüyordunuz.

- Evet, bu kişiler için hesap verme zamanıydı.

- Peki sayın Savcım, bundan sonra bu operasyonlar duracak mı, yapılacak mı?

- Bu denize taş atmak gibi bir olay. Eğer denize siz atarsanız, taş muhtemelen on metre gider. Eğer denize ben atarsam taşı, muhtemelen yüz metre gider.

- Şimdiye kadar yapılan operasyonlarda 2 bin 500'e yakın kişi hakkında işlem yaptınız. Eğer operasyonlara devam etseydiniz kaç kişi daha alınacaktı.

- Evet devam etseydim, yetkilerim alınmasaydı, Ege Bölgesi'nde 2 binin üzerinde kişi hakkında yasal işlem yaptıracaktım.

- Görevden alınmanızın siyasi bir karar olduğu yönünde saptamalarınız olduğunu söylüyorsunuz. Biraz daha açar mısınız?

- Bana öyle söylendi. Nedenini hiç bilmiyorum.

- Peki nedenini soracak mısınız?

- Hayır düşünmüyorum.


- Görevden çekildikten sonra 20 gün rapor aldınız. Dinlenmek için mi?

- Sadece karar vermek için aldım. Dinlenmek için değil.


- Karar vermek için rapor aldığınız süre içinde, alternatiflerinizden biri de istifa etmek anladığım kadarıyla. Çok gençsiniz ve mesleğinizin en verimli dönemindesiniz.

- Şu an düşünme aşamasındayım. İstifa kararı verirsem, birincisi herkesin merak ettiği gibi asla siyasete girmeyeceğim. İkincisi, asla avukatlık yapmayacağım. Bu bana yakışmaz. Üçüncüsü de Murat Gök olarak ne yapabilirim onu düşüneceğim. Ticaret yapamam, görev yaptığım İzmir'de yaşayamam. Bundan sonra ya İstanbul'da ya da memleketim Adana'da yaşarım.

- Peki siz İstanbul'da ne yapabilirsiniz?

- İstanbul'da avukat kardeşim var. Yanına giderim belki.

- Peki neden avukatlık yapmazsınız?

- Bu kadar operasyon yaptıktan sonra avukatlığa geçersem bana çok kişi gelir. Onları dün suçlamışken bugün savunmak bana yakışmaz.


- Bir kırgınlığınız var mı?

- Hem de çok kırgınlığım var.


- Kimlere?

- Bürokrasiye...

- Bu kadar operasyon sonrası bir yandan da halk kahramanı oldunuz. İnternette yapılan yorumlardan da bunu görüyoruz. Hesap sorulabilirliği gösterdiniz. Çok emek verdiğiniz bir şeyi bırakmak zorunda olmak gücünüze gidiyor mu?

- Çok gücüme gidiyor. Çok...


- Beklemediğiniz tepkiler aldınız mı?

- Pek çok kişiden destek aldım. Hiç ummadığım kişilerden de telefonla destek aldım ve şaşırdığım isimler de oldu.

- Peki kim bunlar?

- Söylemem doğru olmaz.

- Anafor Operasyonu İddianamesi kabul edilmemiş. Bundan sonra davayla ilgili değişen bir şey olur mu?

- Yok, değişen bir şey olmaz. Dosyada bir takım eksiklikler varmış. Mahkeme eksiklikleri söyledi, onlar tamamlanıp yeniden gönderilir.