kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
4 Nisan 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
ELVAN DEMİRKAN

Bu şehirde sevmedi kimseler beni

Kayboldu yüzün İstanbul'da/ Kayboldu her caddesinde/ Kabul et beni yüksekten düşüyorum/ Terkedilmelerden döndüm mü üşüyorum/ Çözemiyorum, çözemiyorum, yeniliyorum.../ Önce kendime bir ev yapmalıyım/ Sonra içinde sensiz yaşamalıyım/ Bu şehirde sevmedi kimseler beni/ Bu şehirde sevmedi, kimseler beni... Mekan; Fahir Atakoğlu'nun Washington DC'deki evi...

CENNETTE GİBİYİM!
Demir Demirkan gitarda, Fahir piyanosunun başında, Sertab mikrofonun önünde, yukarıdaki sözlere beste yapıyorlar. Sertab'ın yeni Türkçe albümü için uzun süre dillerden düşmeyecek bir şarkı daha doğuyor. Sertab çok mutlu. "Bir yanımda Demir, bir yanımda en iyi arkadaşım Fahir, ilk kez hep birlikte şarkı yazıyoruz. Cennette gibiyim!" Bu yaz çıkması planlanan albümde genç ve henüz duyulmamış yeteneklere de yer verilmiş. "Gencinden yaşlısına herkesi kavrayacak bir albüm olacak" diyor. Demir ve Sertab, üç aydır New York'ta yaşıyor. Manhattan'da bir ev tuttular. Bundan sonra Bodrum, İstanbul ve New York arası gidip, gelecekler. "Neden New York?" diye soruyorum. Demir cevaplıyor: "Dünyanın her bir yanından bu şehire gelip, sanatını icra eden sanatçılar var. Hiç planlamadan sanata ulaşabilmek gibi bir lüksün var New York'ta..." Sertab devam ediyor: "Çok güzel bir çevre edindik, dostluklar genelde endüstri içinde olduğu için yeni müzikler üretiyoruz. Demir'in ailesini ziyaret ediyoruz."

ÇOK EMEK VERMİŞLER
Demir ve Sertab'ın Amerika'da kurdukları yeni grubun adı 'Painted on Water'. Roxette, Eurythmics gibi iki kişiden oluşan bir grup... Şarkılar sadece İngilizce sözlü olacak ve albüm Amerika'dan çıkıp, dünyaya yayılacak. Grup olarak ilk albümleri olduğu için albümün adını da 'Painted on Water' koymuşlar. Albümde, Anadolu melodilerinden esinlenerek dünya müziği- caz-blues füzyonu oluşturmuşlar. 16 Haziran'da önce Amerika'da piyasaya çıkacak albüm için eylül ayında Amerika'da turneye çıkıyorlar. Şarkıların tümünü dinledim, ciddi bir emek vermişler bu albüme... Prodüktörlüğü Demir ile beraber Nora Jones'un ilk albümünü yapan Jay Newland yapmış. Al Dimeola ve Mike Stern gibi müzisyenler albüme eşlik etmiş. Daha şimdiden Skope, Billboard gibi saygın müzik dergilerinde 'Painted on Water' yorumları çıkmaya başlamış bile... Sertab'ın caz müzikte yeni 'Sade' olabileceğini ve hatta 'Sade'den daha iyi olduğunu yazmışlar. Şarkıları isteyenler i-Tunes'dan indirebilecek. Şimdi anladım, Grammy hakkında neden bu kadar iddialı konuştuklarını... Albümün tanıtımı için çok disiplinli çalışıyorlar. Aynı disiplinleri ilişkileri için de geçerli. Sizlerle daha önce de paylaştım onların bu yönünü...

SİNERJİ VAR
Birbirleri ile sinerji oluşturabilen seyrek çiftlerden... Yalnız olmaktan hoşlanıyorlar. Kalabalık içinde yaşanılan yalnızlığın daha kötü olduğuna inanıyorlar. 'Lost' ve 'Hero'yu kaçırmıyorlar. Beraber yağsız ve tuzsuz (nasıl oluyorsa lezzetli) yemekler pişiriyorlar. Çoğumuz için partneri ile rekabete girmeden yaşamanın neredeyse imkansız olduğu bir dünyada nasıl mı bu kadar arkadaş kalabiliyorlar? Sertab şöyle söylüyor: "Karşındaki yerine kendi üzerine yoğunlaşmaya başlayıp, kendinde değişim yarattığın zaman her şey değişiyor." 'Painted on Water' ile ilgili daha fazla bilgiye www.paintedonwater. com ve www.myspace. com/paintedonwaterband sitelerinden ulaşabilirsiniz.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın