kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
26 Mart 2009, Perşembe
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

'İlham perilerimiz, İsrail askerleri'

MURAT KARPUZ - SABAH
25.03.2009
Filistinli Rap üçlüsü DAM, Ceza ile aynı sahnede yer almak istediğini söylüyor. DAM üyeleri, İsrail pasaportu taşıyıp, İsrail'de yaşamakta bir çelişki görmüyor. Onlara göre 'her yer Filistin'..
Filistin'in ilk hip hop grubu DAM, kendini ifade biçimi olarak müziği seçmiş. Bölgedeki sonu ve başı belirsiz savaşın isimsiz kurbanlarından üçü, 1998'de kurdukları müzik gruplarıyla öfkesini de, sevgisini de, sevincini de, umudunu da notalara ve hip hopun büyülü dünyasına yansıtıyor. SABAH, barış için hâlâ umudu olanların tarafında yer alan DAM üyesi Suhell Nafar'a şarkı sözlerine yansıttıkları öfkeyi, umudu özetle çatışmaların ortasında yaşamı sordu.

- Filistin için mücadelede neden Amerikan hip hop müziği duyuyoruz?
Suhell Nafar:
Grubu önce kardeşim Tamer ve arkadaşı kurdu. Kudüs yakınlarında oturuyoruz. Yaşadıklarımız, sadece Arap olduğumuz için bize İsrail polisinin yaptığı ayrımcılık duygu dünyamızda öyle bir birikim oluşturdu ki, grup kurmaya karar vermeye vaktimiz olmadı. Hissettiklerimizi yazdık, yazdıklarımıza beste yaptık. Eğer tepkimizi ortaya koyabileceğimiz müzik türü klasik müzik olsaydı o zaman klasik müzik yapardık. Hip hop'un Amerikan müziği olması belki ilk planda garip gelebilir ama Rap olsun, Hip Hop olsun; doğdukları ülkelerde yine isyankâr doğmuştur. Evrensel müzik, köken tanımaz adamım.

- Peki kim dinliyor sizi? İsrail'de yaşıyorsunuz sonuçta?
- Konserlerimize barıştan yana o kadar çok İsrailli genç geliyor ki. Yahudi hayranlarımızın kurduğumuz bir Facebook fan grubumuz bile var. Batı Şeria da defalarca kez konser verdik. Gazze'de tabii ki şu durumda konser vermemiz mümkün değil; ama müziğimizin orada yaşayan insanlara da ulaştığını duydum.

- İsrail'de yaşamanız, İsrail pasportuna sahip olmanız, bir yandan da 'işgalci' İsrail yerleşkeleri ve polisine karşı çıkmanız bir çelişki değil mi?
- İsrail pasaportuna sahip olmamız bizim tercihimiz değil ki. Biz bugün yaşadığımız yeri atalarımızın toprakları olarak görüyoruz. Bizi zamanında alıp 'siz burada yaşayacaksınız' diye buraya sürüklemişler. Biz nerede yaşarsak yaşayalım, kendimizi Filistinli görüyoruz. Gazze'de yaşayan da, Batı Şeria'da yaşayan da, İsrail'de yaşayan da Filistinli. Zaten verdiğimiz mücadele kötü muameleyi yapana. Eğer öyle olmasaydı biz İsraillilerle birlikte yaşamazdık. Bu yüzden ben bir çelişki göremiyorum. Değerlerimiz ortak olduğu sürece kimlik kartlarımızın önemi yok.

- Size kalkıp da İsrail ajanı diyenler çıkıyor mu meselâ? Ya da Hamas'tan tehdit yağıyor mu?
- Biz kimseye tehdit değiliz ki onlar bizi tehdit etsin? Hamas'ın işgalle uğraşırken bizi dinleyerek şarkı sözlerimizi inceleyecek, bize tehditler savuracak zamanı olduğunu sanmıyorum.

- Şarkı sözlerinizden bazıları, ABD İsrail'i eyaleti yaptı/ İsrail polisini günde 50 kez görmekten bıktım. Bu sözler ABD'ye ve İsrail'e ağır eleştiriler taşıyor? ABD'de konser verip, İsrail'de yaşıyorsunuz? Bu nasıl oluyor?
- Nasıl Filistin'le İsrail'in bir sorunu varsa ABD'ye karşı da Filistinliler'in İsrail'e hissettiklerinin aynısını düşünen İsrailliler var. İsrail hükümetinin Filistin'e insanlık dışı müdahalesine, ABD'nin dünya üzerindeki hegomonik etkisine karşı çıkan herkes bizi dinliyor. Savaş karşıtı Amerikalılar'dan da dinleyicimiz var. Ama şarkı sözlerimize yasaklama gelmedi. Belki de anlamıyorlardır (gülerek).