kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
24 Mart 2009, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

'Ormanı yakarsın altından yine çıkar'

ÖZGÜR ÇAKIR
23.03.2009
Bu yılki Berlin Sanat Ödülü'ne layık görülen Emine Sevgi Özdamar, gelecek kuşaktan 'çok umutlu'..
Berlin Eyaleti'nin her yıl başarılı sanatçılara altı yılda bir de edebiyatçılara verdiği Berlin Sanat Ödülü'ne bu yıl değer görülen yazar, oyuncu ve yönetmen Sevgi Özdamar'la ödül ve Türkiye'deki kültürel iklimin Almanya'dan nasıl göründüğü üzerine sohbet ettik.

Almanya'da yaşayan, kitapları Hayat Bir Kervansaray ve Haliçli Köprü, geçen yıl Turkuvaz Kitap tarafından yayımlanan yazar, Berlin Sanat Ödülü'nü Alexander Kluge, Helmut Lachenmann ve Nobel edebiyat ödülü sahibi yazar Günter Grass gibi sanatçıların almasından gurur duyduğunu belirterek şunları söylüyor: "Jürinin üç üyesinin yazar olması beni daha da mutlu etti. Ayrıca bu ödül çok sevdiğim Alman yazar Theodor Fontane adına veriliyor.

Türkçe'ye de daha önce çevrildiğini hatırlıyorum. Bu da önemli benim için." Eserlerini Almanca yazan birkaç Türk yazardan biri olan Özdamar, Türkiye'de daha dar bir çevre tarafından tanınmasıyla ilgili çok da üzülmediğini, dünyada kendisi gibi çok sayıda yazar olduğunu ve bu tip yazarların yıllar sonra daha iyi anlaşılıp kabul edildiğini ifade ediyor.

KÜLTÜR İKLİMİ 'İYİYE GİDİYOR'
Türkiye'nin kültürel ikliminin Almanya ve Avrupa'dan giderek daha olumlu bir şekilde görülmeye başladığını da belirten Özdamar ekliyor: "Türkiye yıllarca sağır dilsiz okulu gibiydi. Ama yeni gelen kuşaklar çok dinamikler. Hani ormanı yakarsın alttan gene çıkar ya öyle işte. Haksızlığa karşı direnmeye başlayan güzel bir kuşak çıktı.
Bunu gören Avrupalı dostlarım çok hoşlanıyor." Yazar Özdamar, Orhan Pamuk'un aldığı ödülün önemine de değindi. Pamuk'un aldığı ödülle yolların açıldığını ve Türkiye'nin dinamizmine âşık olup Türkiye'de yaşamak, oturmak ve üretimlerini sürdürmek isteyen Avrupalı kültür insanlarının sayısının her geçen gün arttığına dikkat çekiyor. 2004'te Almanya'nın en önemli sanat ödüllerinden Kleist ödülünü de kazanan ve aynı zamanda oyuncu olan sanatçı, Yasemin ve Dogum Günün Kutlu Olsun Türk filmlerinde oynadığı rollerle öne çıkmıştı.