kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
AYŞE ÖZYILMAZEL

Anneciğim beni izlemesen olmaz mı?

Olmaz! Valla hatırları kalır! Bir yerleri şişer annelerin... Sebep? Çünkü anne kısmının bünyesinde çocuğunu 7/24 takip etme huyu vardır. Huyu kurusundur. Sen 30 yaşına gelsen de anne imkanı varsa ille de seni gölge misali takip edecektir. (Tamaaam! Anne olunca anlarım, biliyorum!) Annelik işte. Hep koruma, yönetme, "Aman yavrucuğum hata yapmasın" saplantısı vardır. Misal salsan benim anneyi ABG (Annem Beni Gözetliyor) hesabı evime kamera koyup, 24 saat beni izleyebilir.

BİR ÖMÜRLÜK MESAİ

Kahvaltımı ettim mi, yüzüme kremimi sürdüm mü, o arabasına at diye koşmayacağı adam geldi mi, gelmedi mi? Yine aynı adam bana nasıl davrandı? "Mutluyum" diye anlattıklarım doğru mu, yalan mı? Öksürüp duruyorum da acaba ilaçlarımı alıyor muyum? Evden çıkarken yanaklara allık sürdüm mü, yoksa mezardan izinli gibi mi görünüyorum? Ayy kadının stresine bakın hele! Annelik bir ömürlük mesai. Tabii ipin ucunu kaçırmazlarda biz daha rahat edeceğiz. Kontrol, kontrol nereye kadar! Sıkılıyoruz, istediğimiz gibi olamıyoruz, yaşamda kendi rolümüzü kendimiz yazamıyoruz (Hep beraber söylüyoruz: eveeet! Anne olunca anlarım!) Peki bu konu nereden çıktı? Hayırdır inşallah mı? Değil. Hayır olmuş valla. Milli Eğitim çok yerinde bir hareket yapmış ve okul öncesi eğitim kurumlarında, ki biz kendilerine yuva, kreş falan diyoruz- kamera sistemini kaldırmış.

NEDEN ISPANAK YİYOR?

Neydi o sistem? Diyelim yuvanın dört bir yanına kameralar döşeniyordu, anneler çocuklarını bütün gün gözetliyordu. Ne yedi, ne içti, hocalar ne etti, ne resim çizdi, kimin çocuğuyla Lego dizdi... Tabii işin suyu tez vakitte çıkmış. İzlendiğini bilen çocuk annebabaya şov yapmaya başlamış. Yani çocuğumu yuvaya gönderdim sosyalleşmeyi öğrenecek diye bir şey yok. Annenin nefesi yine ensede... Bizim anneler işi öyle bir ele almışlar ki, yuvayı arayıp "Çocuğumu göremiyorum, başka yere oturtun" çekmeye başlamışlar. Pesss! Ya da evde ıspanak yemeyen çocuk orada hapur hupur ıspanağı mideye indirince çileden çıkan anneler varmış!

BUGÜN ÇOK ŞIKSINIZ...

Şok! Şok! Evde yemiyor yuvada neden yiyor bu velet? Belki sen kötü pişiriyorsun ya da orada arkadaşlarıyla ne verseler yiyor çocuk. Allah Allah! Bunun için yuva yönetimine neden şarlarsın ki? Bi derin nefes lütfen. Artık hadise o kadar amacından sapmış ki, telefonla öğretmenleri arayıp "Bugün çok şıksınız öğretmen hanıımm" diyen veliler bile varmış. Yuh! Eh bu gözetim altında ne çocuk olduğu gibi davranabilir, ne de öğretmenler eğitim verebilir. Allah aşkınıza bütün gün birilerinin sizi kamerayla izlediğini düşünün. Üşenmeyin sevgili okur, hadi hadi düşünün. Ne eteğinizi çekiştirebilirsiniz, ne rahatça esneyebilirsiniz, ne yüzünüzü asıp oturabilirsiniz, ne mutlu olunca kalçayı sağa sola kıvırabilirisiniz. Şimdi rica edeceğim anneler ayaklanmasınlar. Biz sizi çok seviyoruz. İyi ki varsınız. Elbette bizim için en iyisini siz bilirsiniz. Ana gibi yar olur mu hiç? Olmaaaz! Ama biraz da çocuklara nefes aldırmalı. Bir terslik varsa zaten siz bizim gözümüzden çakarsınız değil mi? Kameraya, gözlemeye, 24 saat sorguya çekmeye, 30 yaşına gelsek de yönlendirmeye çalışmaya gerek yok! Siz bizi sevin gerisi gelir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın