kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat

Eski köye yeni 'âdet'

SONAT BAHAR
17.10.2008
Dün Ankaralı bir kadın, kızının ilk reglisi için parti düzenledi ve konuşması ayıp olanı konu.mak için fırsat doğdu. işte her yönüyle kadınların regl olayı.....
"Bu ülkede neden erkeklerin sünneti düğünlü dernekli kutlanır da, kızların regl olduğu gün kutlama yapılmaz?" Duygu Asena 21 yıl önce Kadının Adı Yok isimli romanında bu cümleyle eleştiriyordu toplumun regl haline bakışını...
Yıllarca regl saklanacak, utanılacak, hatta bir tokatla kendine hakim olma duygusu yerleştirecek kadar önemli bir olguydu bu ülkede. Ama bu olgu hep sırdı, ifşa edilmesi hep ayıptı ta ki bu hafta sonuna kadar... Ankaralı iki çocuk annesi Şule Akdağ çıktı; kızının ilk reglini kutlamak için davetiyeler bastırdı, parti organize etti... Tam da Duygu Asena'nın dile getirdiği fikirden yola çıkarak bunun saklanacak bir şey olmadığını, en az sünnet kadar kutlamayı hak ettiğini söyledi.
Peki Şule Akdağ'ın bu sıra dışı tavrı kızının ruh halini, moda deyimiyle okuldaki imajını acaba nasıl etkileyecek? Ebeveynlerin bile bu kadar farklı tepki verdiği regl kutlama hadisesine Ezgi'nin okuldaki, mahalledeki arkadaşları ne denli olgun yaklaşacak? Biz bu durumu Prof. Dr. Bengi Semerci'ye sorduk. Semerci olaya farklı bir bakış açısıyla yaklaştı: "Âdet başlamasını gizlemek ve kirlendiğini söylemek ne denli travma yaratırsa, herkese kanamanın başladığından bahsetmek de aynı oranda travma yaratır. Çocuğu utanmaya, arkadaşlarından kendini soyutlamaya yöneltebilir. Ya da arkadaşları onu soyutlayabilir, farklı bir konuma koyabilirler. Oysa ergenlikte farklı olmak değil, yaşıtlarla benzer olmak ve yaşıtlar tarafından kabul görmek önemlidir." Şule Hanım'ın Duygu Asena'dan etkilenip etkilenmediğini bilmiyorum ama konunun uzun süre tartışılacağı kesin. Durumu yadırgayanlar da olacak, örnek alanlar da... Hatta işi geyiğe sarıp "Kıza hediye olarak ped mi alacağız?" diye alay edenler de çıkacak. Ama tepkiler nasıl olursa olsun bundan böyle kitleler halinde olmasa bile regl kutlaması haberlerini duyacağımız kesin. Çünkü bu parti, bir anlamda kapanmamak üzere bir kapının açılması anlamına geliyor.

BU KUTLAMA İLK DEĞİL
Aslında haber, basına yansıması noktasıyla yeni ama uygulanma açısından bakınca tek değil.
Bundan iki buçuk yıl önce KAMER (Kadın Merkezi) Van temsilcisi Gülay Ertunç tıpkı Şule Akdağ'ın yaptığı gibi kızı Yekbun'un ilk reglsini evinde verdiği bir davetle kutlamış. Üstelik bunu Van'da belli bir gelenek görenekle yetişen ailesini de dahil ederek yapmış. Gülay Ertunç, KAMER sayesinde aldığı eğitimlerden yola çıkarak, bunun bir genç kız için son derece önemsenmesi gereken bir gün olması gerektiği fikriyle hareket etmiş. Gerisini onun ağızından dinleyelim: "Ben regl olduğumda annem 'Sakın kimseye söyleme,' diye bana sıkı sıkı tembih etmişti, ben de korkmuştum.
Kızıma bu korkuyu yaşatmayacaktım, kızım Yekbun 10 yaşında regl oldu. Beklediğimizden erkendi ama yine de o gün tüm akrabaları ve kızımın arkadaşlarını eve topladım, pasta kestik." Türkiye'de şimdilik bilinen iki regl kutlaması örneği var, rakam olarak düşünüldüğünde parlak sayılmaz ama bunu ülkemiz gelenek göreneklerine bağlamak da mümkün değil.
Haberin fotoğrafları