kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
24 Eylül 2008, Çarşamba
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat

Pınar artık kutsal bir varlık ben de 'dev'im!

MEHMET ÇALIŞKAN
23.09.2008
Yağmur Atacan eşi Pınar Altuğ'un hamile kalmasıyla kutsal bir varlığa, kendisinin ise eşine ve çocuğuna gelebilecek zararları engellemek için bir 'dev'e dönüştüğünü söyledi..
Bugüne kadar üç sinema filmi ve dört televizyon dizisi ile kamera karşısına geçen Yağmur Atacan hem son filmi 'Avanak Kuzenler'in gösterime gireceği 26 Eylül'ü hem de baba olacağı günü sabırsızlıkla bekliyor. Atacan ile, oyunculuğundan gelecek planlarına, babalıktan askerliğe kadar her şeyi konuştuk.

*ÇİFTİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ...

* Rol aldığınız filmler eleştirmenler tarafından alaşağı ediliyor. Bu durumdan nasıl etkileniyorsunuz?
Kaliteli yapımlar deyince insanlar, edebiyat eserlerinin sinemaya uyarlanmış halini veya en fazla 20 bin kişinin izlediği festivaller için çekilmiş filmleri algılıyor. Biz 'Avanak Kuzenler'i komedi olarak çektik ama kalite tavanda! Nedense eleştirmenler popüler film, özellikle de komedi filmi olduğu zaman yapılan işin kalitesiz olduğu yönünde bir önyargıya sahipler. Benim 'kaliteli yapım' deyince anladığım, 'Avanak Kuzenler' ve dengi filmlerdir. Eleştirmenleri geçin. Adamlar en azından işlerini yapıyor. Ya ukala oyunculara ne demeli?

TV'Yİ UZAYLILAR MI İZLİYOR?
* Kim bu ukala oyuncular?
Bazıları bir televizyon dizisinde rol alabilmek için yapımcının kapısında ağlıyor sonra da çıkıp, "Ben para kazanmak için dizide oynuyorum" diyor. Bu nasıl bir iki yüzlülüktür! Televizyonu kimler izliyor, uzaylılar mı?

* Kariyerinizi tamamen popüler filmler üzerine mi planladınız?
Benim rol aldığım filmlerin ortalaması bir milyonun üzerinde. 'Avanak Kuzenler' ile bu rakam daha da artacak. Ben her filmde 1 milyon kişi tarafından izlenmenin keyfini yaşıyorum. 3 tane ödül almışım ama 20 bin kişi tarafından izlenmişim... Beni tabii ki bir milyon kişi tarafından izlenmek tatmin eder.

İVEDİK'TE MESAJIN KRALI VARDI
* Komedi filminde mesaj verilebilir mi?
Kanımca mesaj en iyi şekilde komedi filmleriyle verilir. Örneğin 'Recep İvedik'te mesaj yok muydu? En kralı vardı. Ne diyordu mesaj? "İyi kalpli bir insanın eğitimsiz hali budur. O halde kimse eğitimsiz kalmamalı. Herkesin eğitileceği bir sistem mutlaka olmalı..." Peki eleştirmenler ve kendilerini bu dünyadan soyutlayan, hangi dünyadan oldukları belli olmayanlar ne yaptı? Yok neymiş, memlekete kıroluğu aşılıyormuş! Kim diyor bunu? Sözüm ona kültür abideleri. Yok daha neler!

* Rol aldığınız filmler festivallere katılmıyor. Bu sizi üzüyor mu?
Altın Portakal'a popüler filmler de kabul ediliyordu. Şimdi edilmiyor. 'Recep İvedik' 4 milyon 300 bin gişe yapmış. Şimdi bu kötü bir film mi? Kötü bir filmi o kadar insan izler mi? Ayrıca para verip izler mi? Popüler olup da gişede batmış birçok film var. İşte onlardır kötü film. Bu kadar çok izlenen filmi kötü olarak tanımlamak bilimadamlarının Kaf Dağı'nda Anka Kuşu'nu aramasına benzer. Zaten kim o filme acayip kamera açıları, acayip özlü laflar, acayip ışık tekniği olduğu için gitti ki? Herkes gülmek için gitti. Zaten yapımcısı da, oyuncuları da güldürmenin ötesinde bir vaatte bulunmadı. 'Avanak Kuzenler'de izleyiciye verilen tek söz, güleceklerine yöneliktir. Elbette bizim de vereceğimiz mesajlar olacak. Üstelik bu mesajlar bu dünyaya ait olacak. Sanat filmlerinde olduğu gibi, mesajlar bilinmeyen bir dünyaya ait olmayacak.

* Popülerliğinizin Pınar Altuğ ile olan beraberliğinizden sonra başlaması hakkında nasıl bir yorum yaparsınız?
İnanın bu konuda hiç ama hiç eziklik hissetmiyorum! Pınar'dan sonra popüler olduğum doğru. Bundan gocunmuyorum. Sanki memleketimizde yaptığın işten dolayı popüler olma yönünde bir sistem var... Ayrıca kimin sayesinde popüler olmuşum? Sevdiğim kadının, çocuğumuzu doğuracak kutsal bir varlığın. Daha ne isteyeyim?

KÖTÜLÜK YAPANI AFFETMEM

* Pınar Altuğ da, siz de, yaş farkından dolayı oldukça eleştirildiniz. O günlerde neler yaşadınız? Hiç, "Acaba ben ne yapıyorum" psikolojisine girdiniz mi?
Hayır, ne ben ne de Pınar öyle bir psikolojiye girdik. Zaman zaman canımızı acıttılar ama bir süre sonra birbirimize olan sevgimiz bize atılan oklara kalkan oldu; sonra da o oklar oyuncağımız... Ayakta kalmamız, birbirimize olan aşkımızın en güzel göstergesidir. İyi insanlar bu aşka saygı duydu. Kötü insanlar ise kıskandı. Kimin iyi, kimin kötü olduğunu en iyi şekilde gördük. Bugüne kadar sesimi çıkarmamış olmam, zayıflığımdan değildir. Bugüne kadar sesimi çıkarmamış olmam bundan sonra da özellikle benim sesimi çıkarmayacağım anlamına gelmez. Çünkü Pınar, benim eşim olmasının dışında anne adayı olarak artık kutsal bir varlıktır. Ben de bir dev! Boyuma posuma bakmam, bize zarar verenleri affetmem. Herkesin bir sevgilisi veya eşi olmayabilir ama herkesin mutlaka bir annesi vardır ve onun için kutsaldır. Pınar'a atılacak okların aslında kutsal bir varlığa atılacağını ve buna sessiz kalmayacağımın unutulmamasını diliyorum.

* Nasıl affetmezsiniz?
Vereceğim tepki elbette fiziki olmayacak. Yasal olacak. Elbette gerekirse fiziki de olur ama dilerim kimse bize zarar vermek için o kadar ileri gitmez.

* Ne gibi zararlar gelebilir?
Öyle acımasız eleştiriler oluyor ki cidden insanın canını acıtıyor. İnsanın ruhsal dünyasına büyük zararlar verebiliyor. İşte ben bu tür zararlardan endişe ediyorum.
Haberin fotoğrafları