kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Ağustos 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Akaretler'in gizli bahçesi

Osmanlı ve Türk mutfağının en iddialı adreslerinden Konyalı, Akaretler'deki dördüncü şubesi '1897'de açık hava keyfi sunuyor..
Osmanlı ve Türk mutfağının bir numaralı adresi Konyalı'nın ilk şubesi 1897'de Sirkeci'de açılıyor; Konyalı aşçı Ahmet Doyuran tarafından. Şu an Maslak ve Levent nasıl iş dünyasının kalbiyse Sirkeci de o dönem öyle. Anadolu'dan gelen ve Sirkeci garında inen Anadolulular ilk iş, bu lezzet durağını keşfediyor. Sadece dört masa, 16 sandalye ile o dönemin en iyi Türk lokantası kabul ediliyor. Bakmayın geçmiş zamandan bahsetmemize, hala İstanbul'un en iyi esnaf lokantalarından biri olarak servise devam ediyor Konyalı Sirkeci. Aile için yeri çok özel çünkü Konyalı'nın yolculuğa başlama yeri burası... Özellikle sulu yemekler ve zeytinyağlıları bir yiyen, bir daha yemek istiyor. Üstelik mutfak açık; isteyen yemekleri tenceresinden görüp öyle veriyor siparişini. Masalar kolalı örtülü, garsonlar beyazlar içinde. Devlet adamları, bürokratlar akın ediyor; herkesin bir masası var. Onlar akın ettikçe de işler büyüyor, mekan genişliyor...

* * *
Seneler sonra Topkapı Sarayı'ndan teklif geliyor. Sirkeci'deki lokantanın kurulmasından tam 72 yıl sonra ikinci Konyalı açılıyor; yıl 1969. Krallar, kraliçeler, üst düzey devlet adamları, başbakanlar ve cumhurbaşkanları, tabii milyonlarca turist Türk ve Osmanlı yemeklerini Konyalı sayesinde tanıyor. Konyalı Topkapı Sarayı'nın açılmasının üzerinden tam 40 yıl geçtikten sonra; bu kez Konyalı Kanyon açılıyor. Hem geleneksel özellikleri koruyalım hem modern mimarinin içinde olalım geçmişten geleceğe bir köprü kuralım' gerekçesiyle. Yani çağa ayak uyduruluyor, ortama göre dekorasyon değişiyor ama lezzet aynı; o hiç değişmiyor. Burada da kazanılan başarının ardından dördüncü şubenin kararı veriliyor. Dikkat edin; lokasyon çok manidar: Geçmişi 1800'li yıllara dayanan, Akaretler'deki Sıraevler! Konyalı'nın tarihine en uygun mekan belki de... Bu yıl nisan ayında restore edilen ve İstanbul'un yeni çekim merkezi olan Sıraevler'deki Konyalı '1897' adıyla anılıyor. Ve birbirine bağlı üç odanın adına 'Dün', 'Bugün', 'Yarın' diyorlar her şeyi özetlercesine... Osmanlı'nın son dönem mimarisinden çizgiler taşıyan mekanın tasarımı iç mimar Sinan Erül imzalı. Modern ve yalın tasarımlar içiçe... Arkasındaki, yeşillikler içindeki bahçesi çölde vaha gibi üstelik. Çoğu insan arkada böyle bir bahçe olduğundan habersiz. Keşfedenler de büyük şaşkınlık yaşıyor, şok geçiriyorlar içeriye girince. Sonraki şube mi? "Hayat ne gösterir bilinmez" diyorlar...

* * *
Sindire sindire büyümelerinin; 40 yılda, 70 yılda bir şube açmalarının tek sebebi şu: Mekanları bizzat kendileri yönetmek, bütün sorumluluğu üstlenmek, markayı herhangi bir kalitesizlikle kesinlikle özdeşleştirmek istemiyorlar. "Bu mekanda yemek, gıda, kalite bir numaradır, her şeyden önce biz lezzetçiyiz. Lezzetçi olduğumuz için de müşteri lezzete geliyorlar" diyorlar özetle. Ve mutfak sanatlarını ileriki nesillere aktarabilmek için bir okul kurmak üzere kolları sıvamışlar. Seneye start verilecek projeyi, sosyal sorumluluk kampanyası olarak görüyorlar. Nasıl olmasın? Şubelerde çalışan şeflerin, aşçıların çoğu 40-50 yıllık ustalar.