kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 11 Kasım 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Sinemada güzellik kesinlikle önemli... Bazı yüzler sinemaya uygundur. Güzel diye anılan oyuncular kendilerini çirkinleştirecek rollerde olmak istiyorlar. Bence bu, onların kendilerine aldıkları risklerdir.

Şu anda kendi hayatımın filmini izliyor gibiyim

ÖZLEM AVCI MAGAZİN
Oynadığı film Altın Portakal alan, kendisi de umut vaat eden oyuncu seçilen Saadet Işıl Aksoy oyunculukta rüştünü ispat etti. 'Senden Başka' dizisinde de ekrana gelen Aksoy, yaşadığı mutluluğu şöyle özetliyor: Filmimi izliyor gibiyim, sonunu merak etmiyorum..
Bu yılki Uluslararası Antalya Film Festivali'nde Nejat İşler'le başrolleri paylaştığı 'Yumurta', 'En İyi Film Ödülü'nü aldı. Bu filmdeki oyunculuğuyla da umut vaat eden genç oyuncu seçildi. atv'de yayınlanan dizisi 'Senden Başka' da çok sevildi. Genç oyuncu Saadet Işıl Aksoy, şu sıralar sanki bir filmin içinde yaşadığını söylüyor ve "Sonunu merak etmiyorum, karenin keyfini çıkarmaya çalışıyorum" diyor.

* 'Yumurta' filmindeki rolünüzle Uluslararası Antalya Film Festivali'nde 'Umut Vaat Eden Genç Oyuncu' ödülünü aldınız... Bu ödül size nasıl sorumluluklar getirdi?
Bu benim için çok güzel bir duygu... Kariyerim açısından iyi olmasının yanı sıra o filmde yer almak benim hayalimdi. Filme de çok güzel ödüller geldi. Bu film benim için başlı başına bir ödüldü. Bir yandan da bu durumu çok abartmamaya çalışıyorum. Tabii ki çok mutluyum. Bu ödül ne kadar doğru yolda olduğumu gösterdi.

* atv'de yayınlanan 'Senden Başka' adlı dizide oynuyorsunuz ve bu sizin ilk başrolünüz. Bu teklif nasıl geldi, dizi nasıl gidiyor anlatır mısınız?
'Esir Kalpler' adında bir dizi vardı daha önce, onda yer aldım. Haftada en fazla 2-3 günümü alıyordu ve ben de okulla birlikte götürebiliyordum. 'Senden Başka' proje aşamasındaydı, içinde yer almayı istemiştim ve onlar da bana teklifte bulundular. Ben rolün çok naif ve güzel olduğunu hissettim. Dizide seyirciyi pek çok sürpriz bekliyor. Dizideki hayatımda çok değişimler oldu. Annemi kaybettim, hayata tutunmaya çalışıyorum. İşe başladım. Orhan ve Elif arasındaki aşk bitebilecek gibi değil.

HERKES RÖPORTAJ İSTEDİ

* Diziyle birlikte daha fazla tanınır oldunuz. Ne tür tepkiler alıyorsunuz? İnsanlar sizi tanıyor, şöhret oldunuz diye imza istiyorlar mı?
Şöhret olmuşum gibi gelmiyor. Ünlü olmak nasıl bir duygu bilmiyorum. Çünkü ben ünlü değilim. Bence ünlü olmak, sokakta yürüyememek, herkesin size bakmasıdır. Tabii ki beni tanıyanlar oluyor. Ben çok rahat bir insanım ve insanlarla iletişime geçerim. Sokakta, otobüste insanlarla konuşabilirim. Bunu en yoğun olarak Altın Portakal'da yaşadım. Herkes benimle röportaj yapmak istedi. Fotoğraflarım çekildi. Bir anda önemli olduğunuzu hissediyorsunuz.

* Ünlü olmak biraz korkutucu gelir. Genç yaşta sizi şöhret korkutuyor mu?
Şöhret olurken saflığımı kaybetmek istemem. Tamamen aynı heyecanla bakıp, güzellikleri görebiliyorum. Hayatın içinde özümü kaybetmeden yoğrulmak istiyorum. Mutlaka beni de aşağıya çekmek isteyenler olacaktır. Ama bildiğim doğru yolda, kendi kişiliğimden tavizler vermeden ilerlemek tek hedefim.

SAKİNLİĞİMİ KORURUM


* Önümüzdeki günler için planlarınız nelerdir?
Sinema benim en büyük hayalim. Şu anda kendi hayatımın filmini izliyor gibiyim. Film izlerken sonunu merak etmem. Hep o karenin keyfini çıkarmaya çalışıyorum. Kendi hayatım için de aynı şey geçerli... Sinema benim için çok önemli bir yerde duruyor. İnandığım bir filmin parçası olmak benim için çok gurur verici. Bundan sonra yapacağım işlerle, aldığım ödüllere layık olmam lazım. Bunları iyi değerlendirmem gerekiyor. Sakinliğimi koruyacağım. Bu durumlara takılınca işiniz geri planda kalıyor. İşim benim hayatımdaki en önemli şeydir.
Haberin fotoğrafları