kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Kasım 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Gül’den "Irak Filistin’e Benzemesin!" uyarısı

Yeni Haber
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Irak'taki sorunların kronikleşmesi ve derinleşmesi halinde Filistin'e benzeyebileceği uyarısında bulundu. Gül, Irak'la ilgili problemlerin derinleşmesinin ve kronikleşmesinin önlenmesinin büyük önem taşıdığını ve önlenememesi halinde ise bunun bölge ve dünya için bir risk oluşturacağını dile getirdi. Davetlilere "Lokal gibi gözüken; ancak kronikleşen ihtilafların tedricen uluslararası ortamı nasıl bozduğu malumunuzdur" diye seslenen Gül, bunun en bariz örneğinin de "Filistin meselesi" olduğunu kaydetti.

Abdullah Gül, Genişletilmiş Irak'a Komşu Ülkeler Toplantısı çerçevesinde gerçekleşen toplantıda bir konuşma yaptı. Konuşmasının başlangıcında Çırağan Sarayı'nın tarihinden, öneminden, nasıl bir süreç geçirdiğinden bahseden Abdullah Gül, konuşmasına iyimser başlamak için Çırağan'dan bahsettiğini belirtti. Gül ardından, "Irak'ın ve bölgemizin geleceği konusunda da iyimser olmak istediğimi söylemeliyim" ifadelerini kullandı. "Beş yıl kadar önce T.C Başbakanı olarak yaptığım öneri üzerine Irak'a komşu Ülkelerin Dışişleri Bakanları bu salonda ilk kez bir araya gelmişlerdi" diyen Gül, bu toplantıda Irak meselesinin barışçıl yollarla çözülüp çözülemeyeceğinin ele alındığını kaydetti. Müteakip toplantıların da bu amaç doğrultusunda gerçekleştiğini belirten Gül, "Memnuniyetle görüyorum ki; bu girşimlerimizi başlangıçta tereddütle karşılayan taraflar dahil herkes ve uluslararası camia, bugün bu sürece sahip çıkmaktadır" dedi

"BÖLGEYİ ÇOK İYİ BİLEN BÖLGE ÜLKELERİ, SORUNLARI ÇÖZME CESARETİNE SAHİP OLMALI "

Bölge ülkelerinin bölge kültürünü, sosyal alışkanlıklarını ve siyasi geleneklerini daha iyi bildiğini ve değerlendirdiğini vurgulayan Abdullah Gül, "Ancak bölge ülkelerinin sorunları kendi kendilerine çözme cesaretine de sahip olmaları gerekmektedir" diye konuştu. Bugün Irak'ta varılan noktada hala karışık bir tablo ile karşı karşıya olduklarını kaydeden Gül, "Hem kendi halklarına, hem de bölge halklarına en büyük zararı vermiş bir rejim ortadan kaldırılmıştır" dedi. Son 40 yılda yaşanan kargaşalardan çok sayıda Iraklı'nın hayatını kaybettiğini dile getiren Gül, bugün de masum Iraklılar'ın, gazetecilerin, insanyardım görevlilerinin ve askerlerin can vermeye devam etmekte olduğunu ifade etti.

Abdullah Gül, Irak'taki durum nedeniyle bugün Ürdün ve Suriye gibi ülkelerin mülteci sorunu yaşadığını ve bu ülkeye uyuşturucu ve silah kaçakçılığının girmesine sebep olduğunu dile getirdi. Gül, "En vahim türünden şiddet dalgalarının Irak'ı sarmış olduğunu" ifade ederek, Irak'taki terörizmin sadece Irak halkına zarar vermekle kalmadığını belirtti. Irak'ın artık komşularının, bölgenin ve uluslararası toplumun sorunu haline geldiğini kaydeden Gül, Irak'ta istikrarın sağlanmasına yönelik girişimler olduğunu ve bunu takdirle karşıladığını kaydetti. "Gösterilen bu gayretlerin henüz ideal sonucu vermemiş olması, belki hayal kırıklığı yaratmaktadır" diyen Gül; ancak bu durumun cesaretleri kırmaması gerektiğini dile getirdi. Gül, aksine geride bırakılan yılların tecrübesinden istifade ederek "Bu gayretlerin tazelemeliyiz" şeklinde konuştu.

Açıklamasında, "Irak'la ilgili problemlerin derinleşmesinin ve kronikleşmesinin önlenmesi büyük önem taşımaktadır" diyen Gül, bu sorunların kronikleşmesi ve derinleşmesi halinde ise bunun bölge ve dünya için bir risk oluşturacağını dile getirdi. Davetlilere "Lokal gibi gözüken; ancak kronikleşen ihtilafların tedricen uluslararası ortamı nasıl bozduğu malumunuzdur" diye seslenen Gül, bunun en bariz örneğinin de "Filistin meselesi" olduğunu kaydetti. Abdullah Gül, Filistin meselesinin 60 yıldır adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulmamış olmasının, tahmin edilemeyen psikolojik, siyasve güvenlik sorunlarına, can kaybına, kaynak israfına yol açmış olduğuna dikkat çekti. Gül, bu açıdan da herkesi önümüzdeki günlerde gerçekleşecek Ortadoğu Konferansı'na katılmaya çağırdı.

"Türkiye'nin yanı başında mürefffeh, kendisiyle ve komşularıyla barışık bir Irak istemektedir" diyen Abdullah Gül, böyle bir komşunun da Türkiye için huzur kaynağı ve avantaj olacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, "Bu vesileyle Türkiye'nin, Irak'ın toprak bütünlüğü ve siyasbirliği, Irak halkının istisnasız bütün kesimlerinin refahı ve esenliği konusunda azami hassasiyet gösterdiğini vurgulamak isterim" dedi. "Komşu Ülkeler Platformu'nun oluşturulmasındaki öncülüğümüz ve Irak hükümeti ile süren işbirliğimiz bunun kanıtıdır" diyen Abdullah Gül, 1990'lı yıllarda Irak'ın kuzey bölgesinin Saddam'ın baskısından kurtulmasının, güvenlik, huzur ve refahın, dış dünya ile bağlantılarının Türkiye üzerinden sağlanmış olduğunun da altını çizdi. Gül, bu bölgede savaş sonrasındaki göreli istikrarın yine Türkiye'nin sağladığı ekonomik olanaklarla ve güvenlik şemsiyesine boçlu olduğunun unutulmaması gerektiğini vurguladı. Abdullah Gül, "Ancak bu bölgede üslenen teröristlerin ısrarla Türkiye'yi hedef alması, halkımızda hayal kırıklığı ve derin bir tepki yaratmaktadır" diye kaydetti.

AA