kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Ağustos 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

'Geleceğin Kısa Tarihi'

ERGUN BABAHAN
Yeni Haber
"At, Mezopotamya karşısında iktidarı Orta Asya'ya verdi; dolaplı gemi dümeni, iktidarı Avrupa'ya taşıdı; yelkenli ve kürekli tekneler Venedik'in Brugge'e üstün gelmesine imkân verdi; matbaa Anvers'in utkusunu sağladı; karavela türü tekneler Amerika'nın keşfini mümkün kıldı; buhar makinesi Londra'yı utkuya taşıdı.
Yeni bir enerji kaynağı (petrol), yeni bir motor (patlamalı motor) ve yeni bir sanayi ürünü (otomobil) iktidarı Amerika'ya taşıdı."
"Geleceğin Kısa Tarihi" isimli kitabında Jacques Attali, insanlığın kısa tarihini böyle özetliyor.
Attali, İmge Yayınları'ndan çıkan kitabında dünya tarihine, imparatorların öyküsünü bir kenara bırakarak yaklaşıyor.
Tarihi, piyasanın yazdığının altını çiziyor. "Piyasa aslında demokratik gelişimin de motoru" diyor.
Ekonomik büyümenin demokrasinin alanını genişleteceğini vurgulayan Attali, "Yeryüzünde hiçbir yetkeci rejim, bolluk karşısında asla sürgit direnememiştir" yorumunu yapıyor.
General Franco'dan General Suharto'ya, General Pinochet'den General Marcos'a kadar tüm baskıcı rejimlerin hızlı ekonomik büyüme karşısında siyasi iktidardan pay isteyen orta sınıflar karşısında direnemediğine işaret ediyor.
Piyasa geliştikçe ülkedeki hükümetlerin, kurumların, idare, polis ve yargı organlarının tek parti yetkesi veya teolojik yetkililere değil, seçilmiş parlamentolara itaat edeceği vurgusu yapıyor.
Elbette bu hızlı gelişimin başta ormanlar, su kaynakları olmak üzere doğayı hızla tüketeceği, dünyanın özellikle yoksullar için gittikçe zor bir mekan haline geleceği hatırlatması da yapıyor.
Amerikan İmparatorluğu'nun sonunun da yaklaştığını iddia ediyor Attali.
Bu yıkımı internetteki Amerikan egemenliğinin sona ermesine bağlıyor.
"Yedinci kıta" dediği sanal alemin bir gün Amerikan hakimiyetinden kurtulup özerkliğine kavuşacağını savunan Attali, "Yeni finans, enformasyon, eğlence, eğitim erkleri burada Amerika'nın siyasi ve kültürel egemenliğine karşı devreye gireceklerdir" diyor.
Bu yolla Amerika'nın piyasa ekonomisi üzerindeki egemenliğinin sona ereceği ve yeni bir hiper imparatorluğun yolunun açılacağını savunuyor.
Hiçbir imparatorluk ne kadar güçlü olursa olsun, ölümsüz değildir.
Güç, piyasa koşullarını takip ederek nasıl Akdeniz'den Amerika'nın Pasifik kıyılarına ulaştıysa, tekrar bir yolculuğa çıkması kaçınılmazdır.
İnsanoğlunun bilinen tarihi bunun bir göstergesi.