kapat
30.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
'İyi idare' üzerine

Öğrencileri Konfüçyüs'e bir devletin ne zaman iyi yönetilmiş olacağını sordular. Şu cevabı aldılar:

"Yakındakiler sevinir, uzaktakiler oraya gelirse..."

O sırada bir beyin yanında memur olarak çalışan bir öğrencisi "doğru yönetmek nedir" diye sordu. O da şu cevabı aldı:

"Çabuk başarılar beklememeli ve küçük kazançlar aramamalı. Eğer çabuk başarılar beklenecek olursa asıl büyük başarılara erişilemez. Eğer küçük kazançlar aranacak olursa büyük bir eser meydana getirilemez."

Konfüçyüs "kazanç" kavramını açıklamak için şunları da söyledi:

"Seçkin insan, adam olmuş insan ödev içindir, bayağı insan ise sadece kazanç içindir... Bir insan, özellikle yöneten insan, yaptığı her işte hep kendi kazancını, kendi kârını kolluyorsa çok düşmanlık kazanır."

Hükümdar tarafından bir eyaleti yönetmesi için atanan bir öğrencisi geldi Konfüçyüs'ten öğüt almak istedi. Konfüçyüs o eyaletin insanlarının nasıl insanlar olduklarını sordu. "Şehirde idareleri çok zor, güçlü insanlar var" diye cevap verdi yeni yönetici.

Konfüçyüs ona şu öğüdü verdi:

"Ciddiyetle ve titizlikle en cesur ve asi insanlar el altına alınabilirler. Yüksek kalplilik ve adaletle güçlüler kendi yanına çekilebilirler. Sevgi ve saygı ile darda olanlara yardım edilebilir, fakirlerin sevgisi kazanılabilir. Entrikacılar ise biraz tatlılık ama kesin kararlılıkla yola getirilebilir. Eğer bunları uygularsan yönetim zor bir şey değildir."

Kendisinden akıl soran, öğüt isteyen yöneticilere Konfüçyüs şunları söyledi: "Kim ki devletini ahlâkla yönetebiliyorsa, ona ne olabilir? Ama kim devletini ahlâkla yönetemiyorsa ahlâk ona ne verebilir...

Bir insanın kendisi doğru ise emir vermesine gerek yoktur. Onun kurduğu düzen içinde her şey kendiliğinden yürür. Eğer o insanın kendisi doğru değilse, istediği kadar emir versin dinleyen kimse çıkmaz...

Devlet yönetimine gelen üstün insan kendine iş yükler, devlet yönetimini ele geçiren bayağı insan ise hep başkalarından iş bekler..."

Bir bey Konfüçyüs'e nasıl insanları devlet yönetimine getirmesi gerektiğini sordu. Şu cevabı aldı:

"Kendi kendisini yönetebilen için devlet yönetiminde bir güçlük yoktur. Kendi kendini yönetemeyen insanın, başkalarının başına geçmek nesinedir?"

Si eyaletinde büyük bir kuraklık ve kıtlık olmuştu, halk oldukça kötü durumdaydı. Konfüçyüs o sırada bölgeden geçiyordu. Eyaleti yöneten kişi Konfüçyüs'ün yanına gitti, ne yapması gerektiğini sordu. Şu cevabı aldı:

"Kötü yıllar olabilir. Bu kötü yıllarda yöneticiler az at kullanmalı, angaryaları bıraktırmalı, devletin büyük posta caddeleri bir süre onarılmamalı. Yöneticiler ayinlerde ipek kumaş ve mücevher sunmayı bırakmalı, atalar için yapılan kurban törenlerinde musiki olmamalı, kurban edilen hayvan sayısı pek aza indirilmeli. İyi bir hükümdar halkını kurtarmak için töreleri bozmaktan bile çekinmemeli."

Konfüçyüs'e bir hükümdarın yanında çalışanların nasıl davranmaları gerektiği soruldu. Konfüçyüs şu cevabı verdi:

"Onu hiçbir zaman aldatmamakla ve yanlış kararlarında ona direnmekle..."



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır