CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gerçekleştirilen gözaltıların toplumda korku imparatorluğu yaratmaya yönelik olduğunu iddia ederek, ''Amaç, bundan sonra kimse çağdaş eğitime yönelik çalışmasın, 'Haydi Kızlar Okula' kampanyası düzenlemesin, üniversite öğrencilerine burs vermesin'' dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Baykal başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.
Alınan bilgiye göre, toplantıda, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un dün yaptığı konuşma, ''Ergenekon'' soruşturması, bazı hakim ve savcıların dinlendiğine dair iddialar ile ekonomideki gelişmeler ele alındı.
Baykal, yaptığı konuşmada, Orgeneral Başbuğ'un dünkü konuşmasında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) dine karşı olmadığını vurguladığını anımsatarak, ''Hiçbir kurumun dine karşı olamaz. Ancak bazı çevreler, bu iddiaları TSK ve CHP'ye karşı silah olarak kullanıyor'' diye konuştu.
''Türkiye'de belli etnik gruplar vardır. Bu gruplar, etnik kökenleriyle iftihar edebilirler ama hepimiz Türk milletinin parçasıyız'' düşüncesini CHP'nin 20 yıl önce ortaya koyduğunu ifade eden Baykal, Orgeneral Başbuğ'un da konuşmasında bunu vurguladığını söyledi. Baykal, ''Burada yeni olan, 'Türkiye halkı' ifadesinin TSK tarafından kullanılmasıdır'' dedi.
Baykal, bir süredir Türkiye'nin gündeminde yer almayan ''Ergenekon'' soruşturmasından ''12. dalgayla'' yeniden söz edilmeye başlandığını, halkın soruşturma sürecindeki ''haksızlıklara, hukuksuzluklara yeniden dikkat etmeye başladığını'' kaydetti.
Soruşturma kapsamında son olarak Prof. Dr. Türkan Saylan ile birlikte çağdaş eğitim için uğraş veren birçok ismin gözaltına alındığını ifade eden Baykal, bu çerçevede sorunun sadece Saylan'ın sağlığına indirgenmesinin doğru olmadığını vurguladı. ''Asıl sorunun çağdaş eğitime karşı tutum olduğunu'' ileri süren Baykal, şunları kaydetti:
''Gözaltılar toplumda korku imparatorluğu yaratmaya yöneliktir. Amaç, bundan sonra kimse çağdaş eğitime yönelik çalışmasın, 'Haydi Kızlar Okula' kampanyası düzenlemesin, üniversite öğrencilerine burs vermesin. Tarikat eğitimi dışında çağdaş eğitime yönelik faaliyet yapmak suç haline gelmiştir. Bu, bütünüyle siyasi bir dava haline gelmiştir. AKP lehine sindirme davasıdır. Buna karşı herkesin ses çıkarması lazım. Bu gidiş faşizme gidiştir. Buna karşı birlikte mücadele etmeliyiz.''
''Ergenekon'' davası konusunda, yurt içinde ve yurt dışında çeşitli platformlarda düşüncelerini ifade edeceklerine işaret eden Baykal, Avrupa Birliği elçileriyle yemekte bir araya gelerek bu süreçte yapılan ''haksızlıkları'' anlatacaklarını bildirdi. Baykal, ''Bütün dünyanın burada olup bitenleri görmesi lazım. Biz, üzerimize düşeni yapacağız'' dedi.
HAKİMLERİN DİNLENDİĞİ İDDİASI
Adalet Bakanlığının, bazı hakim ve savcıların dinlenebilmesine yönelik ilgili yönetmelikte yeni bir düzenleme yaptığını öne süren Baykal, CHP olarak, dinlenen hakim ve savcıların kimler olduğu, neden dinlendiklerine ilişkin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'den açıklama beklediklerini söyledi.
Baykal, tüm hakim ve savcıların tedirginliğinin giderilmesini ve dinleme iddialarına son verecek tedbirlerin Şahin tarafından açıklanmasını istedi. Baykal, ilgili yönetmeliğin yürürlüğünün durdurulması için yargıya gidebileceklerini belirtti.
Ekonomide yaşanan gelişmelere de değinen Baykal, CHP olarak Türkiye'nin küresel mali krizden daha az etkilenmesi için daha önce açıkladıkları tedbirlere ilave olarak yeni bir çalışma yaptıklarını, ilerleyen günlerde alınabilecek yeni tedbirlerle ilgili düşüncelerini kamuoyuyla paylaşacaklarını bildirdi.
Bu arada, Baykal'ın, Azerbaycan'ın, Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'yi temsil edecek olan Hadise'ye tam puan vermesi için kulis yaptığı ifade edildi.