Tabii bize de dersler çıkar bu işlerden.
Kimimiz,
"Ordu eleştirilemez" sandı...
Kimimiz,
"İktidar eleştirilmez" belledi.
Kimimiz onu ya da bunu, bazen her ikisini birden,
"Devlet meselesi, devlet sırrı, devlet yararı" bildi ve bildirdi.
Oysa komutanlar da iktidar mensupları ve bürokrasi de, atanarak, kıdemle veya seçimle,
"devlet görevlisi, millet hizmetlisi" olmuş kişiler.
Birileri; Silahlı Kuvvetler'i sevk ve idare ediyor; belli sürelerle belli görevlerde. Diğeri, seçildiği sürece, Silahlı Kuvvetler de dahil, devleti sevk ve idare ediyor.
Ama hiçbiri devlet değil! Hiçbiri milletin, halkın nihai amiri değil. Hiçbiri, kurumlarında o süre için görev yapanlar dışında, kimseye emir verme, buyurma makamı değil.Hiçbiri mutlak iktidar ve sonsuz imtiyaz sahibi değil. Bu ülkede cumhuriyet ve demokrasi buradan başlarsa doğru yerlere gidebilir.
Yok, berikinin dayatmasından hoşlanmayıp ötekininkine yamanarak
"cumhuriyetçilik ve demokratlık" taslanırsa...
Taslayan toslar da!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 3 Nisan 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/03//haber,319A9D5295404472BF26EA48188FB559.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.