| 2 Kasım 2008, Pazar |
Victoria Beckham’ın yer aldığı reklam kampanyalarına olumlu etkisi var. Bu nedenle şimdi bir iç çamaşırı markasının yüzü oldu.
Victoria: Bir dünya markası
AYŞE FERHANGİL
31.10.2008
Yanda resmini görmeseniz de kimden bahsedildiğini anlardınız değil mi? Victoria Beckham artık ne bir futbolcu eşi ne de kıro bir şarkıcı. O, paketlenmiş, Armani'nin bile sırtını yasladığı bir dünya markası..
Madonna boşanma davasıyla, Britney Spears depresyonuyla uğraşa dursun, en beklenmeyen kadın dünyanın en büyük markasını yarattı bile: Victoria Beckham. İngilizlerin kıro diye burun büktükleri, sanat dünyasının yeteneksizliğini eleştirdiği, elitlerin 'futbolcu eşi' diye dışladığı kadın artık 'Persil Otomatik' kadar ünlü. Tam Victoria'nın hedeflediği gibi. Reklam gurusu Paul Arden'in Türkçeye Mesele Ne Kadar İyi Olduğun Değil, Ne Kadar İyi Olmak İstediğin adıyla çevrilen kitabının başlangıcı da bu: Victoria'nın ne kadar iyi olduğu değil, ne kadar iyi olmak istediği onu zirveye taşıdı. Çünkü emin olun bu kadın ortalamanın hiç de üzerinde değil, hem de hiçbir konuda.
AMERİKA'YA TAŞINDIKTAN SONRA...
İngilizlerin yıllar yılı 'chav', bizim değişimizle 'kıro' olarak adlandırdıkları bir kadını moda köşeme niye taşıyorum? Ama elden ne gelir, moda dünyası kendisini baş tacı etmişken, bana söz hakkı düşer mi? Zaten kişisel fikrim de Amerika'ya taşındıktan sonra bu kadının ciddi bir 'stil'i oturtmuş olduğu. Victoria'nın (Vicky denilmesinden nefret edermiş) 2006 senesinde piyasaya çıkardığı 'moda' kitabı That Extra Half an Inch'de (Ekstra Bir Buçuk Santim) görüşüne yer verilen Roberto Cavalli, "Victoria'nın kredi kartına yakın olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum," diyor. Aradan geçen üç yılda Victoria, modacılar için limitsiz bir kredi kartından çok daha fazla anlam taşımaya başladı.
Kendisinin deyimiyle 'avaraj' (ortalama) bir fiziğe sahip olan bu kadın Rock&Republic adlı jean firmasının satışlarını tavan yaptırdı. Bu yetmedi, DVB adıyla kendi high-end koleksiyonunu hazırladı, parfüm çıkardı. Christian Louboutin'in kırmızı tabanlı ayakkabılarını fena halde sattırdı ve en son geçen yıl Marc Jacobs'ın kendi adını taşıyan markasının reklam kampanyasının yüzü olarak 'en yükseğe' oynadığını gösterdi. Hem de ne pahasına olursa olsun! Jacobs ve markasının fotoğrafçılığını üstlenen Juergen Teller, Victoria'yı bir alışveriş torbasının içine oturttular, yüzünü kapattılar, onu tam bir palyaçoya çevirdiler ve "Victoria kendisiyle dalga geçeceğimizi bilerek teklifimizi kabul etti," dediler. Biz kendi kendimize gülerken, 'Aman ne güzel rezil oldu,' derken son gülen Victoria oldu.
KOCASINDAN GERİ KALMAYACAK
Geçtiğimiz hafta İtalyanların en sofistike, ayakları yer basan, 'şık ve alımlı kadını' temsil eden modacısı Giorgio Armani, Victoria Beckham'ı markasının reklam kampanyasının yüzü yaptı! Hem de iç çamaşırı koleksiyonunun. İşin ciddiyetini size şöyle anlatayım: Calvin Klein'ın iç çamaşırlarını Natalia Vodianova, Victoria's Secret'ınkini ise Doutzen Kroes tanıtıyor. Agent Provocateur'ün yüzü ise bir dönem Kate Moss'tu. Bu kadınlar dünyanın en çok arzulanan, en güzel kadınları. Şimdi bunlara Victoria Beckham eklendi. Ne dersiniz, hak ediyor mu? Fiziki olarak hak etmediği kesin, bunu kendisi de üstüne basa basa söylüyor zaten, ama sizce de Giorgio Armani'nin de bir bildiği yok mudur?
Bu adamın ve dişiyle tırmağıyla kurduğu krallığındaki profesyonellerin gözleri kör müdür? Değildir, bakın kimsenin yapamadığını yapıp, sadece dergilerin reklam sayfalarına değil, moda köşelerine de konu oluyorlar. Zaten bildiğim bir şey varsa o da Victoria'nın markanın erkek iç çamaşırlarını tanıtan kocası David Beckham'dan aşağı kalmayacağı. Eminim hepimiz fotoğraflara hayran kalacağız. Ne diyebilirim: Başarı hikâyelerine bayılırım. Victoria'nınki kişisel favorilerimden.
AMERİKA'YA TAŞINDIKTAN SONRA...
İngilizlerin yıllar yılı 'chav', bizim değişimizle 'kıro' olarak adlandırdıkları bir kadını moda köşeme niye taşıyorum? Ama elden ne gelir, moda dünyası kendisini baş tacı etmişken, bana söz hakkı düşer mi? Zaten kişisel fikrim de Amerika'ya taşındıktan sonra bu kadının ciddi bir 'stil'i oturtmuş olduğu. Victoria'nın (Vicky denilmesinden nefret edermiş) 2006 senesinde piyasaya çıkardığı 'moda' kitabı That Extra Half an Inch'de (Ekstra Bir Buçuk Santim) görüşüne yer verilen Roberto Cavalli, "Victoria'nın kredi kartına yakın olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum," diyor. Aradan geçen üç yılda Victoria, modacılar için limitsiz bir kredi kartından çok daha fazla anlam taşımaya başladı.
Kendisinin deyimiyle 'avaraj' (ortalama) bir fiziğe sahip olan bu kadın Rock&Republic adlı jean firmasının satışlarını tavan yaptırdı. Bu yetmedi, DVB adıyla kendi high-end koleksiyonunu hazırladı, parfüm çıkardı. Christian Louboutin'in kırmızı tabanlı ayakkabılarını fena halde sattırdı ve en son geçen yıl Marc Jacobs'ın kendi adını taşıyan markasının reklam kampanyasının yüzü olarak 'en yükseğe' oynadığını gösterdi. Hem de ne pahasına olursa olsun! Jacobs ve markasının fotoğrafçılığını üstlenen Juergen Teller, Victoria'yı bir alışveriş torbasının içine oturttular, yüzünü kapattılar, onu tam bir palyaçoya çevirdiler ve "Victoria kendisiyle dalga geçeceğimizi bilerek teklifimizi kabul etti," dediler. Biz kendi kendimize gülerken, 'Aman ne güzel rezil oldu,' derken son gülen Victoria oldu.
KOCASINDAN GERİ KALMAYACAK
Geçtiğimiz hafta İtalyanların en sofistike, ayakları yer basan, 'şık ve alımlı kadını' temsil eden modacısı Giorgio Armani, Victoria Beckham'ı markasının reklam kampanyasının yüzü yaptı! Hem de iç çamaşırı koleksiyonunun. İşin ciddiyetini size şöyle anlatayım: Calvin Klein'ın iç çamaşırlarını Natalia Vodianova, Victoria's Secret'ınkini ise Doutzen Kroes tanıtıyor. Agent Provocateur'ün yüzü ise bir dönem Kate Moss'tu. Bu kadınlar dünyanın en çok arzulanan, en güzel kadınları. Şimdi bunlara Victoria Beckham eklendi. Ne dersiniz, hak ediyor mu? Fiziki olarak hak etmediği kesin, bunu kendisi de üstüne basa basa söylüyor zaten, ama sizce de Giorgio Armani'nin de bir bildiği yok mudur?
Bu adamın ve dişiyle tırmağıyla kurduğu krallığındaki profesyonellerin gözleri kör müdür? Değildir, bakın kimsenin yapamadığını yapıp, sadece dergilerin reklam sayfalarına değil, moda köşelerine de konu oluyorlar. Zaten bildiğim bir şey varsa o da Victoria'nın markanın erkek iç çamaşırlarını tanıtan kocası David Beckham'dan aşağı kalmayacağı. Eminim hepimiz fotoğraflara hayran kalacağız. Ne diyebilirim: Başarı hikâyelerine bayılırım. Victoria'nınki kişisel favorilerimden.
Haberin fotoğrafları
Yayın tarihi: 2 Kasım 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/02/pz/haber,7A7B06BD563A49B49DB1CDC19FFE3E07.html
Tüm hakları saklıdır.
Hobi Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|