kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
20 Ekim 2008, Pazartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
NAZLI ILICAK

Feveranın sebebi

Medya-siyaset ilişkilerinde gerginlik sürüyor. Bu defa, taraflar, Başbakan Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ve Uğur Dündar. Tartışma konusu: Aktütün'deki okul meselesi.
Uğur Dündar, "Aktütün'de okul yok" demedi; sadece, eğitimin, diğer okullarla birlikte başlamadığını söyledi. Ama, ekrandaki görüntü, özellikle küçük Çiçek'in kurşunu göstererek, "Biz kalem tutmak istiyoruz" diye konuşması, Aktütün'de okul bulunmadığını çağrıştıran bir senaryoydu. Ortaya, Star haberin maksadını aşan bir mesaj çıktı. "Güneydoğu ihmal ediliyor" iddialarına destek verebilecek bir mesajdı bu. Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı bu yüzden feveran ettiler.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile konuştum. Çelik, "Aktütün'deki okul, 8 Eylül'de açıldı. Daha sonra 26 Eylül'de araya 9 günlük bayram girdi. Saldırı olduğunda, zaten okullar henüz açılmamıştı. Saldırıyı takiben, güvenlik sebebiyle bir iki gün öğretmen işe gidemedi. Mesele bundan ibaret. Hükümetimiz, Şemdinli'ye, Köy-Des projesi kapsamında yol ve su olarak 20 trilyon lira, eğitim için de ayrıca 20 trilyon lira yatırım yaptı. Bu eller kurşun tutmasın, kalem tutsun mesajını içimize sindiremiyoruz."
Televizyonda bazen bir görüntü, binlerce lâfın önüne geçiyor. Uğur Dündar, "Hiçbir şey yapılmadı" demek için değil, gazetecilik adına bu yayını gerçekleştirmişti. Üstelik, bir de eğitime destek amacıyla kampanya da açtı. Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı ise, "Kasıt var" düşüncesine kapıldılar.
Herkes, teröre karşı elbette devletin yanında yer alıyor. Ama terör öyle büyük bir felâket ki, baksanıza, aynı cephede olanları bile birbirine düşürüyor.