Ekranda buzul çağı ilkelliği

RTÜK kaygısıyla ekranlardaki "buzlama" efektleri giderek yaygınlaşıyor. Ekranlarda adeta "buzul çağı ilkelliği" yaşanıyor. RTÜK cephesinden esen kuzeyli rüzgarlar, ekranlardaki ısıyı sıfırın altına çekerken, otomobillerin kaportasındaki marka logoları bile artık buzlanmaya başlandı. Bu konudaki en sıra dışı uygulamaya ise geçen hafta Avrupa Yakası dizisinde rastladım. Tahsin Bey'in elinde tuttuğu Sabah gazetesinin "bir bölümü" buzlanmıştı. Gazetenin tamamı ya da logosu değil, sadece dörtte birlik bir bölümünde buzlama efekti kullanılmıştı. Kareyi dondurup, dikkatlice baktığımda bunun bir "ilan" olduğunu fark ettim. Aman ki ne aman!.. İzleyici gazeteyi fark edecek, oradaki dört sütunluk ilanı görecek, hatta okumayı başaracak ve bu da "gizli reklam" olacak!.. E pes yani!.. Bu arada, Gülse Birsel için adını kullanmak yerine "O dişi" diyen, dizinin eski oyuncusu Vural Çelik sonunda vetoyu yedi. Çelik'in jenerikte yer alan "Biri bizi durdursun canım" şeklindeki repliği kaldırılıp, yerine Ata Demirer'in rahmetli Zeki Müren tonlamasında söylediği repliği geldi. Bu haftaki bölümün yıldızı ise Ata Demirer'di. Rock Bar'da okuduğu "Arap Saçı" ve "Kaçak"taki performansı müthişti. Yaprak (Hale Caneroğlu) zaten İstanbul Gelişim'in vokalisti, Tanrıverdi deseniz (Sarp Apak), sıkı bir rock solisti. Gülenay'ın (Vural Çelik) patlattığı doğaçlama arabesk şarkılar ise hâlâ kulaklarımızda çınlıyor. Hümeyra'yı soracak olursanız, şarkıcılığını anlatmaya kelimeler yetmez. Eh, Ata'nın "Fındık Fıstık" bestesi de haftalarca listelerde kaldığına göre şöyle hep birlikte "Avrupa Yakası Beraber ve Solo Şarkılar" albümü çıkarsalar da dinlesek... Bu haftaki Avrupa Yakası ile ilgili muhalefet şerhimi ise acımasız kedi sahnelerine koyuyorum. Her ne kadar mizahi bir unsur olarak kullanıldıysa da, benim gibi kedi dostlarına dakikalar boyu ıstırap çektirdiler.