Fayton sefasının cefakâr atları
Adalar'da ulaşımı sağlayan faytonları çeken atlar, sağlıksız koşullarda çalıştırılıyor. Sayıları bini aşan 'Ada atları'nın Avrupa standartlarında ahırları var, ama onlarla ilgilenecek tek bir veteriner hekim bile yok..
İLİŞKİLİ HABERLER
Fayton sefasının cefakâr atları
Hiç Adalar'da fayton sefası yaptınız mı? Ada'nın görkemli köşklerine dikkat kesilmişken, arabayı çeken atların ne durumda olduğu aklımıza bile gelmez. Aç mı, susuz mu, yorgun mu, hasta mı diye düşünmeyiz pek?
Evet, Anıtlar Kurulu tarafından SİT alanı ilan edilen Adalar'da ulaşımın büyük bir bölümü faytonlarla sağlanıyor. Yaz aylarında 250'ye yakın fayton, binin üzerinde at çalışıyor. Sıcak yaz günlerinde, zorlu şartlarda sessiz sedasız görevlerini yerine getirmeye çalışan atların durumu hiç de iç açıcı değil. Hayvan hakları için mücadele eden bir sivil toplum kuruluşu olan HAYVİST (Hayvan Aktivistleri Derneği), buradaki atların yıllardır süregelen dramına bir son vermek için harekete geçti. Derneğin kurucularından, kendisi de bir Adalı olan Sultan Gülyar şunları söylüyor: "İstanbul'un ortasında yaşanan bu drama bir son verilmeli. Atlar çok sağlıksız olduğu halde bütün gün koşturuluyorlar. Bir başıboşluk hakim. Ne denetleyen var, ne sağlık kontrolü yapılıyor." Adalar'daki atların kötü durumuna çok sık tanık olduğunu belirten Sultan Gülyar için 23 Ağustos 2008 gecesi yaşadığı bir olay bardağı taşıran son damla olmuş: "Gece 22.00 sularında gelen telefonla hemen olay yerine gittim. Dört kişilik faytona sürücü beş kişi almış ve hasta olan hayvanı koşmuştu. Olay yerine gittiğimde at yolun ortasında düşmüş, baygın bir şekilde yatıyordu. Hemen Adalar Belediyesi Veteriner Hekimi Fahri Dal'ı aradım. Kendisi yorgunluk, ateş ve güneş çarpması olabileceğini söyledi. Hayvanın ateşi çok yüksekti. Hemen Nizam Mahallesi sakinlerinden bir çarşaf, başının altına yastık, su ve bol miktarda buz istedim. Bütün mahallelilerle birlikte tam dört saat boyunca atın kendine gelmesi için uğraştık ve başardık. Atın öyle bir bakışı vardı ki... Gözünden de bir damla yaş geldi. Herkes hüngür hüngür ağladı." Sonrasında atın tamamen kendisini toparladığını söyleyen Gülyar, atların sağlığının tamamen faytoncuların insafına kaldığını belirtiyor: "Binin üzerinde at var ama onlarla ilgilenecek tek bir uzman veteriner yok. Adalar Belediyesi'nin veterineri yetişemiyor. Atların tedavilerini faytoncular kendileri yapıyor. Bir hayvana boynundan iğne yapmışlar, enfeksiyon kapmış ve çürüme başlamış durumda. Açlıktan bir deri bir kemik kalmış atlar ormanın içinde dolaşıyor. İşe yaramadıkları için ormanda ölüme terk ediliyorlar çünkü." İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Adalar'daki atların barınması için son derece modern, Avrupa standartlarında at ahırları yaptırmış. Ancak 2008 başında hizmete açılan ve 4 milyon YTL'ye yakın bir bütçeyle inşa edilen bu ahırlar çok da işe yaramamış. Daha öncesinde Büyükada'da bir çöplükle iç içe, derme çatma barakalarda yaşayan atlar ve at sahipleri uzun süre bu yeni modern tesislere geçmemiş. Şu an ise bir bölümü geçmiş ancak bir bölümü hala eski iptidai şartlarda kalmayı tercih ediyor. İBB'ye bağlı İspark yönetimindeki yeni tesislere geçmeyen atçılar, yeni ahırlarda birçok eksik olduğunu öne sürüyor.
BAKIMLI AT BULMAK ZOR
Motorsuz Kara Taşıt Vasıtaları Esnaf Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin Çülban maddi imkansızlıklardan şikayetçi; "Bize verilen ücret tarifeleriyle bundan sonra bakımlı at ve bakımlı fayton bulmak giderek zorlaşacak," diyor ve sorunlarını şöyle anlatıyor: "Yaşam şansımız yok. İki ay çalışıyoruz. 10 ay canlı hayvanlara bir ebeveyn gibi bakıyoruz. Maliyeti çok yüksek. Bunun farklı bir statüye getirilmesi gerekiyor. Faytoncu esnafı sahipsiz bırakılmış durumda. Yeni yapılan ahırlar çok güzel ancak eksiklikler var. Bir veteriner istiyoruz. Hayvanların sağlık sorunu olduğunda kendi imkanlarımızla gidermeye çalışıyoruz. Kocakarı yöntemlerini kullanıyoruz. Ama tabii bu yeterli olmuyor. Jokey Kulübüne bağlı, atla ilgisi olan, çok iyi eğitim almış uzman veteriner lazım bize. O veterinerin de ahırlar bölgesinde görev yapması gerekiyor. Biz yılda aldığımız yüzde 9 zamla canlı atları ve ailelerimizi geçindirmek zorundayız." İspark Genel Müdürü Kadir Gurbetçi ise topu faytoncuların bağlı olduğu odaya atıyor: "Burası İBB'nin bir sosyal projesidir. Bize de 10 ay önce işletmek için verildi. Biz oradaki faytoncuların esnaf odasıyla çalıştık. Çok zorladılar bizi. Esnaf kesimi biraz dağınık. Oradaki 14 bloğun ve seyislerin kaldığı yerlerin temizliği odaya aittir. Yaptığımız sözleşmede her bir esnaf için aylık 25 YTL istedik. Veteriner hekim konusu da onların sorumluluğunda. Biz orada gözcülük yapıyoruz. Çok iyi bir proje, hakkını vermek lazım. Aslan yattığı yerden belli olur. Yazık oluyor." Adalar Belediye Başkanı Coşkun Özden ise faytoncular ve atlarla ilgili sorunların çözülmesi için bayramdan sonra masaya oturacaklarını söylüyor: "Buradaki sorunun çözümü bizi aşıyor. Yakın bir tarihte İBB yetkilileri, faytoncular ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelip ortak bir çözüm arayacağız." Sultan Gülyar yeni ahırlarla ilgili olarak İspark yönetiminin yetersiz kaldığı görüşünde: "At ahırlarında bir düzen yok. Faytoncular ve seyisler bilgisiz. Bu kişilerin acilen eğitilmesi gerekiyor. Bazen 14-15 yaşındaki çocukların fayton kullandıklarını görüyorum."
İLİŞKİLİ HABERLER
Fayton sefasının cefakâr atları
Yayın tarihi: 20 Eylül 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/20/ct/haber,CDA5D2EB20A04EDB9F1C6F1BE8B72099.html
Tüm hakları saklıdır.