Çankaya'da da 'estetik' ironisi yaşanıyor

- Cumhuriyetin 85. yıldönümünde, İslamiyetin demokrat ve Müslüman Türkiye'de tecrübe edilme sürecinin nasıl bir evrim geçirdiğini söylersiniz?
- Örneğin Vedat Dalokay'ın Kocatepe Camii projesi reddedildi; ama Pakistan aldı, yaptı. Ne ironik bir durum bu. Ne yaptılar? Selimiye Camii'nin betonarme bir kopyasını. Onları ilgilendiren, kaloriferli, minarelerinde asansörün çalıştığı bir camii oldu. Öte yandan, bu banka yayınları, Fuat Bayramoğlu gibi kimseler, uzun zaman kimsenin okumayacağı, Osmanlı camcıları, Osmanlı halıları ve minyatürleri, çinileri vb. gibi konular üzerine yayımlar için çalıştılar. Çünkü resmi ideoloji, "Padişah geri gelir" gibi bir anlayışla, tüm bunları topyekun reddetmiş vaziyetteydi ve istemiyordu. Sonuçta Türkiye'de burjuvazinin de bir geçmişi var. Burada güzel şeyler var; onları da öne çıkaralım diyenler oldu; bu biraz daha ortaya çıktı ama kolay olmadı. Diğer yandan Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya'ya yerleştikten sonra, bugün köşkün konut olarak kullanılan kısmının, yani Avusturyalı Holzmeister'in yaptığı kısımla ilgili olarak, bazı mimarları çağırdı ve "Bunu ne yapacağız?" sorusuna yöneldi. Çünkü orada daha önce oturan cumhurbaşkanlarından biri, az önce anlattığım camiide olduğu gibi, iki yandaki iki balkondan birini 'camla kapatır' gibi yapmıştı. Bir başkası, kokteyllerin verildiği havuzlu bölgenin üzerini kapattırıp, orayı yüzme havuzu haline getirmişti. Bunları yapanlar, Kemalist, seküler cumhurbaşkanları. Burası ne olacak diyen ise, Cumhurbaşkanı Gül. Dolayısıyla Türkiye'de ironik, çelişkili durum arıyorsanız, bunun sonu yok.